Asgari Ücret Tespit Komisyonunun 2017 yılında geçerli olacak asgari ücreti belirleme çalışmaları kapsamındaki ilk toplantısı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’nun başkanlığında başladı.Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığındaki toplantıda işçi tarafını Türk-İş temsil ederken, işveren tarafını ise Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) temsil ediyor. Toplantı öncesinde yapılan basın açıklamalarında işçi tarafı asgari ücrette tatmin edici bir artışın olması gerektiğini vurgularken, işveren tarafı geçen yıl yapılan asgari ücret zammının ancak 2 yılda tolere edilebileceğini, bu yüzden asgari ücrette zam yapılmaması gerektiğini ifade ediyor.Türk-İş Genel Eğitim Sekreteri Nazmi Irgat, 2017 yılında geçerli olacak asgari ücreti belirlemek üzere Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının çağrısı üzerine toplandıklarını kaydetti. Temmuz ayında yayınlanan Bakanlık istatistiklere göre Türkiye’de 13 milyon çalışanın olduğunu ve bunların 1.5 milyonunun sendikalı olarak göründüğünü belirten Irgat, "Toplu iş sözleşmesinden yararlananlarsa yüzde 70’i civarında. Yani 1 milyon kadar insan toplu iş sözleşmesinden yararlanıyor. O nedenle çalışanların yarısından fazlasının bu asgari ücretin belirlenmesinde umutlu beklentileri var. Umuyorum bu beklentilere gereken cevap verilir. Belirlenen asgari ücretin çalışanlarımızın da onurla yaşayacak bir yaşam seviyesinin belirlenmesi konusunda etkin yararları var. Çünkü biz ürettiğimiz kadar tüketim içinde de bulunuyoruz" diye konuştu."Bu yıl asgari ücrette artış olmaması konuşuluyor"Irgat, işveren tarafının asgari ücretin arttırılmasına olumsuz baktığını dile getirerek, "Belirleyeceğimiz ücret asgari ücrettir. Ancak son yakın zamanda kamuoyunda asgari ücretle ilgili geçen yıl oranın biraz yüksek gibi görünmesinden dolayı bu yıl asgari ücrette artış olmaması konuşuluyor. Ekonomimizin içinde bulunduğu durumun faturası asgari ücrete mal ediliyor. Bizim belirlediğimiz asgari ücretin çok yüksek olduğu iddia ediliyor. Bu gerçek dışı bir iddiadır" şeklinde konuştu.Irgat, milyonlarca işçi ve ailesinin asgari ücretin sağlıklı belirlenmesi yönünde bir beklentisi olduğunu ifade ederek, geçen yıl asgari ücrette atılan olumlu adımın devam etmesini ümit ettiklerini söyledi. Irgat, "Geçen yıl asgari ücreti belirlediğimizde 447 dolar olan asgari ücret tutarının şuanda 368 dolara indiğini görüyoruz. Yani çalışanların alım gücü gerilemiştir. Bu saydığım hususların dikkate alınmasını sosyal taraf olarak beklemekteyiz. Taraflar sadece bir ücret politikasını değil bir bütün olarak gelir politikasını da gözden geçirmelidir. İşveren yükünü elbette düşünürken uygulanan maliyet politikasını ve teşvik politikalarını bir arada ele almamız gerekir. Tüm bu hususlarda işsizlik bahane edilerek asgari ücretin düşük belirlenmesi gerçeğini elbette kabul edemeyiz. Asgari ücretin belirlenmesinde çalışanların insanca yaşayabilecek seviyeye ulaşması bizim temel beklentimiz" dedi."Asgari ücretteki bu ani yükseliş istihdamı ve ihracatı olumsuz etkiledi"TİSK heyetine başkanlık eden Yönetim Kurulu Üyesi Metin Demir ise, geçen yıl asgari ücrette yapılan artışın işverene enflasyondaki maliyetinin yüzde 7,7’den yüzde 26,2’ye çıktığını ve bunun 3.5 yıllık enflasyon oranına tekabül ettiğini kaydetti. Asgari ücretteki ani yükselişin istihdamı ve ihracatı olumsuz etkilediğini belirten Demir, "Özellikle son zamanlarda yaşadığımız 15 Temmuz krizi, Rusya krizi ve Suriye’deki savaş ortamı ülkemizi maalesef küresel piyasalardaki dengesizliklerle beraber olumsuz noktalara getirmiştir. Bu olumsuz durumdan tekrar güç alıp daha yukarıya hep beraber çıkmamız lazım ki 2023 hedeflerini yakalayabilelim" ifadelerini kullandı."Geçen yıl asgari ücrette yapılan artış ancak 2 yılda tolere edilebilir"Türkiye’nin içinde bulunduğu şartlar göz önüne alındığında 2017 yılında asgari ücrette bir artış yaşanmasının dengesizliğe neden olacağını söyleyen Demir, "Bu da hepimizi etkileyecek diye düşünüyoruz. Çalışanlarımızın herhangi birinin işini kaybetmemesi gerekiyor, aksine ilave istihdam yaratmamız gerekiyor. Bu noktada asgari ücret tespitinde biz geçen yıl bu yüksek orandaki artışın 2 yılda ancak tolere edilebileceğini vurgulamıştık. Aynı şeyi tekrar ediyoruz. Bu hepimizi için önemli. Hep beraber gülümseyebilmemiz için özellikle çalışanlarımızın mutluluğu için 6.5 milyon asgari ücretli çalışan varken 3.5 milyon civarında da dışarı da iş bekleyen vatandaşlarımız var. Özellikle bunların arasındaki yüzde 20’lere varan genç işsizlerimizin evde oturmasını biz istemiyoruz. Onların iş yerlerinde olmasını istiyoruz. Dolayısıyla genç işsizlerimizin de işe ulaşmaları noktasında onlara pozitif ayrımcılık yapabilir miyiz diye komisyonumuza öneriyoruz. Bizim gibi ülkelerin birçoğunda 21 yaşındaki gençlere farklı asgari ücret uygulanarak, iş yerlerinde 21 yaş altındaki gençlerin istihdam edilmesi teşvik ediliyor. Bunu komisyonumuza biz de öneriyoruz" değerlendirmesinde bulundu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz