Asgari ücret, yoksulluk sınırının 1/5'i

ANKARA (İHA) - Hükümetin, mevcut asgari ücreti, yüzde 10 zam yaparak net 318 milyondan 350 milyon liraya yükseltmesi ve 1 Ocak 2005'ten itibaren uygulamaya koyacak olmasıyla ilgili tartışmalar devam ederken, bazı Doğu Avrupa ülkelerinde asgari ücretin Türkiye'ye göre daha düşük olduğu bildirildi. Sosyal ücret uygulamalarının geçerli olduğu bu ülkelerde asgari ücret düşük; ancak çalışanlar sağlık, eğitim, ulaşım, konut ve enerji gibi yardımlar alıyor.

Asgari ücretin Türkiye'ye göre düşük olduğu Doğu Avrupa ülkelerinde, işçilerin ortalama yüzde 7'si asgari ücretle çalışırken, Türkiye'de bu oran yüzde 36 dolayında. Bir başka ifadeyle Doğu Avrupa ülkelerinde her 14 işçiden 1'i asgari ücretle çalışırken, Türkiye'de her 3 işçiden 1'i asgari ücretle geçiniyor. Asgari ücretin bu kadar yaygın uygulanması Türkiye'de hakim ücretin en az ücret olduğunu gösteriyor. Asgari ücret bu haliyle, bireysel ve toplu iş sözleşmeleriyle belirlenen ücretleri de etkiliyor ve ülke genelinde ücretleri geriye çeken bir etki doğuruyor.

Reklam
Reklam

Ancak Batı Avrupa ülkeleriyle yapılan karşılaştırmalarda, Türkiye'deki asgari ücretin çok düşük olduğu görülüyor. 25 Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkenin 18'inde uygulanan asgari ücretin en yüksek olduğu ülkeler Lüksemburg, Hollanda ve Fransa. Türkiye'de çalışan bir asgari ücretli Fransa'da çalışan bir işçinin beşte biri kadar ücret alıyor. Asgari ücretin uygulanmadığı Almanya ve İsveç gibi ülkelerde toplu iş sözleşmeleriyle belirlenen en düşük ücretler, yine Türkiye'deki asgari ücretin çok üzerinde.

4 KİŞİLİK BİR AİLEDE 5 KİŞİNİN ÇALIŞMASI GEREKİYOR

1994 yılından bu yana son 10 yıllık sürede, net asgari ücretin reel olarak dalgalı bir süreç izlese de arttığı görülüyor. 1999 yılına gelindiğinde yüzde 51'leri bulan artışın ardından ciddi bir düşüş yaşandı. Yaşanan ekonomik krizlerin sonrasında gelinen 2004 yılında ise, 1999 yılının biraz üzerine çıkan bir artış kaydedildi. 2005 yılı için ise, 2004'teki 318 milyonluk asgari ücretin, yüzde 10 artış yapılarak 350 milyon lira olarak uygulanması kararlaştırıldı. Gerçekleşen bu artışa rağmen yapılan hesaplamalar, asgari ücretin yoksulluk ve açlık sınırının altında olduğu gerçeğini değiştirmiyor.

Reklam
Reklam

Devrimci İşçi Sendikası Konfederasyonu'nun (DİSK) hazırladığı rapora göre, asgari ücret hala çalışanların en az gereksinimlerini dahi karşılamaktan uzak. Raporda, asgari ücret belirlenirken gözetildiği ileri sürülen gıda, konut, sağlık, giyim, ulaşım ve kültür giderleriyle ilgili hesapların, milyonlarca işçinin yaşadığı gerçekle bağdaşmadığı kaydedildi. Raporda şu ifadeler yer alıyor:

"Çalışan işçinin gereksinimleri gözetilerek tek kişi için belirlenen asgari ücret, bir kişinin geçimine yeterli olmadığı gibi, bakmakla yükümlü olduğu aile bireyleri söz konusu olduğunda, Devlet İstatistik Enstitüsü'nün (DİE) 4 kişilik bir aile için belirlediği 'yoksulluk sınırı'na bile yaklaşamamaktadır. Türk-İş tarafından 4 kişilik bir aile için yapılan yoksulluk sınırı araştırmasına göre, asgari ücret yoksulluk sınırının beşte biri kadardır. Bir başka deyişle, yoksulluk sınırını aşabilmek için 4 kişilik bir ailede asgari ücretle çalışan 5 kişinin bulunması gerekmektedir. Bu ücret, asgari gıda harcamaları için de yetersiz kalmaktadır. Asgari Ücret Tespit Komisyonu asgari ücreti belirlerken işçi çocuklarını ve işçinin çalışmayan eşini görmezden gelmektedir."

Reklam
Reklam