İşte o mektup... Sivrialan, 08 Ekim 1952
Sayın Bedri Bey,
Parayı aldım. Mektup yazamadığımın sebebi elimden gelmeyişidir. Filmciler köyden kırgın ayrılmışlar diye yazıyorsunuz. Ben elimden geleni yaptım. Sonra bir para meselesiyle Ali İzzet'in filmde yer alma meselesi oldu. Tabii ben buna razı olmadım. Arkadaşlar benden memnun olarak ayrıldılar sanıyorum. Tabii size niçin kırıldıklarının sebebini anlatmışlardır. Sebahattin Bey İsviçre'den geldi mi? Geldiyse selamlarımı söyleyin. Yaşar Kemâl Bahri muhite mi karıştı. Eğer meydana sağ olarak çıkmış ise selamlarımı söyleyin. Beybabamın ve annemin ellerinden öperim. Eren Hanım'a ve size sonsuz selamlar yollar, şu arzumun yerine getirilmesini candan arzu ederim.
Köyümüzde başöğretmen olan Mustafa Kâmil Doğanay da benim bir parçamdır. Filmciler geldiğinde izinde bulunuyordu. Şimdi ise 3 adet resim yolluyorum, mümkünse filmin münasip bir yerine konulması... sonra, kendisini çok severim. Birinci resim yalnız kendine ait, ikinci resim öğrencileri ve öğretmenleri, üçüncü resim de Mustafa Bey; ortadadır. Bu arzumu yaparsanız beni çok memnun edersiniz. Tekrar selam ederim. Küçük Veysel de bütün tanıdıklara selamlar yollar. Bu resimlerin kabul edilip edilmeyeceğine dair cevap beklerim.
Âşık Veysel Şatıroğlu