Aşiret duruşmasında geniş güvenlik

GÜMÜŞHANE (İHA) - Bingöl'ün Solhan İlçesi'nde 12 Ekim 2005 tarihinde aşiretler arasında yaşanan ve 5 kişinin ölümü, 13 kişinin de yaralanmasıyla sonuçlanan çatışmayla ilgili davanın duruşması, Gümüşhane Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapıldı.

Güvenlik gerekçesiyle Gümüşhane Adliyesi'ne alınan dava için Özel Harekat Timleri ve jandarma ekipleri Adliye binası ve çevresinde geniş güvenlik önlemleri aldı.

Gümüşhane Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada tutuklu sanıklar Mahmut Karadağ, Nazım Karadağ, Behçet Karadağ ve Nihat Karadağ hazır bulundu. Tutuklu sanık Mahmut Karadağ, verdiği ifadede, "Olay günü teravih namazı sonrası Yaşar Çavuşoğlu, Bedirhan Çavuşoğlu ve yanımızda yaklaşık 15 kişi ile Cihan Bayır'a ait çay oçağında buluştuk. Burada Behçet Karadağ ve Zeki Mollaoğlu arasında bulunan 9 bin Euro'luk alacak verecek meselesini çözmeye çalışıyorduk. 9 bin Euro'nun 3 bin Euro olarak ödenmesine ve bu işin kapatılmasına karar verdik. Daha sonra bulunduğumuz yerden çıkarak dükkanımın ışıklarını söndürmek için dükkanıma giderken yolda üzerimize saldıran bir grupla karşılaştık. Üzerimize saldıran kişilerin ellerinde şiş, sopalar vardı. Biz kendimizi Japon Pazarı diye tabir edilen bir dükkana attık. Bu sırada dışarıda silah sesleri duydum. Oğlum Behçet, Nihat ve kardeşim Nazım birbirlerine destek çıkarak kendilerini dükkana attı. Bu sırada oğlum Behçet ve kardeşim Nazım Karadağ'ın vurulduğunu gördüm. Bu atmosfere dayanamayanak şeker hastası da olmamdan dolayı bayılmışım. Daha sonra polisler gelerek bizi bulunduğumuz yerden alarak üzerimizi arayarak polis otosuna bindirdi. Burada yapılan aramalarda bizde silah olmadığı zaten anlaşıldı. Biz olayı gerçekleştirmedik" dediği öğrenildi.

Reklam
Reklam

Sanıklar asıl mağdurun kendileri olduğunu öne sürerek, karşı taraftan şikayetçi olduklarını beyan etti.

Olayda tutuksuz yargılanan Bingöl'ün Solhan İlçesi'nin DYP'li Belediye Başkanı Niyazi Çavuşoğlu, verdiği ifadede, "Beni çay ocağındaki alacak-verecek meselesinde konuşmam için çağırdılar. Ben de kendilerine babam varken benim konuşmam yersiz olur diyerek gitmedim. Kendime ait eczanede Türkiye Milli Takımı'nın maçını izlerken silah seslerini duydum. Olay yerine giderken yolda Selami Azat'ı gördüm, bana, 'Mahmut Karadağ bana sıktı' dedi. Ben de telaşla olay yerine gittiğimde babam Yaşar Çavuşoğlu, Mahmut Karadağ'ın elinde silah bulunduğundan ateş etmemesi için engellemeye çalışıyordu. Bu sırada Mahmut Karadağ'ın sol elindeki silahı tutmaya çalışırken, silah sesi duydum. Bu sırada babam Yaşar Çavuşoğlu sendeledi. Beni arkasında gören Mahmut Karadağ sağ elinde bulunan silahı üzerime doğru ateşlemeye başladı. Bu sırada beni sol gögsüm ve sağ omuzumdan yaraladı. Ben yere düştüm. Beni olay yerinden makam aracımla hastaneye götürdüler. Benim bildiğim bunlardan ibarettir" şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

Mahkeme heyeti, 8 kişinin ifadesini dinledikten sonra davayı ileri bir tarihe erteledi.

12 Ekim 2005 tarihinde çıkan çatışmada Belediye Başkanı Niyazi Çavuşoğlu'nun babası Yaşar Çavuşoğlu, Yusuf Bayır, Yemlihan Bayır, Abuzer Mollaoğlulları, Ferhat Mollaoğullları hayatını kaybetmiş, toplam 13 kişi yaralanmıştı. Gümüşhane Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davaya 4'ü tutuklu olmak üzere 9 sanık katıldı.