Asrın Vicdanı Mehmet Akif Ersoy

Atatürk Üniversitesi, Kültür Merkezi Mavi Salon’unda Milli Türk Talebe Birliği ve Genç Memur-Sen Erzurum İl Temsilciliği tarafından “Asrın Vicdanı Mehmet Akif Ersoy” adlı konferans düzenlendi.Mehmet Akif Ersoy, vefatının 80. yılında anıldı. Etkinliğe konuşmacı olarak katılan Yrd. Doç. Dr. Mehmet Göktaş, İstiklal Şairi Akif Ersoy’un hayatını slaytlarla anlattı.Atatürk Üniversitesi, Kültür Merkezi Mavi Salon’da “Asrın Vicdanı Mehmet Akif Ersoy” adlı konferans düzenlendi. Mehmet Akif Ersoy, vefatının 80. yılında anıldı. İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan etkinlikte katılımcılara konferansı düzenleyen Milli Türk Talebe Birliği Teşkilatı ve Genç Memur-Sen kuruluşlarının tanıtım filmleriyle devam etti.Konferansta, İstiklal Şairi Mehmet Akif Ersoy’un, yaşamını slaytlarla anlatan Yrd. Doç. Dr. Mehmet Göktaş, yaşadığı anılarından bahsederek, kitaplarından ve şiirlerinden parçalar okudu.Açılış konuşmasını yapan Genç Memur-Sen Erzurum il başkanı Yakup Kürşat Aras, ” Asrın Vicdanı Mehmet Akif Ersoy” adlı konferansına hoş geldiniz diyerek “Yola çıkmışsın inanmışsın ama bir çiçekle bahar gelmez diyenlere bütün baharlar bir çiçekle başlar diyerek bu yola koyulduk. Memur-Sen’in gençlik teşkilatı olarak gençlerimizin, ülkemizin, insanlığın geleceğini dert edinerek hizmet etmek üzere yola çıktık. Bu sorumlulukla hem ekmeğimizi, hem özgürlüklerimizi korumak hem de duyarlı sivil toplum örgütü olmanın gereğini yapmak için faaliyetlerimize devam ediyoruz. Biz haktan yanayız, halktan yanayız. Milletin ve milli iradenin tarafındayız. İnsanımızı ve insanlığı igilendiren her konuda ve her olayda tarafız” sözleriyle başladı.“Bu güzel insanları anmak bir vefa borcudur”Etkinliğin devamında Akif Ersoy’un hayatını anlatan Yrd. Doç. Dr. Mehmet Göktaş, “Maddi ve manevi hayatımızda çok büyük etkiler bırakan bu güzel insanları anmak bir vefa borcudur. 63 yıllık bir ömür Mehmet Akif Ersoy, hem de çok netameli bir dönemde, yıkılışların, yok oluşların, malubiyetlerin olduğu bir dönemde yaşamış hisli bir yürektir. Mehmet Akif’i sadece anmak değil, anlamakta değil, anlamaktanda öte ve o anlamlarla hayatımızı anlamlandırmak mecburiyetindeyiz. Devamlı söylüyorum buradan birkaç öğrenci arkadaş ellerine kağıt kalem alsınlar. Yakutiye Meydanına gitsinler ordan gelen geçene sorsunlar. Desinler ki Mehmet Akif’in mesleği nedir diye sorsunlar. Büyük çoğunlukla ne olacaktır biliyormusunuz. ya islam şairi olacaktır yahut bir din alimi olacaktır. Halbuki Mehmet Akif bir veteriner hekimdir. Fakat bir veteriner olmakla beraber Osmanlı bütün birikimlerini şahsında toplamış bir güzel insandır. Ölümünden sonra yaşayan ve bizi aydınlatmaya devam eden o nadir o güzel insanlardan bir tanesidir” ifade etti.“Spora bünyenin fazileti olarak bakıyor”18’li yaşlarda Kıyıcı Osman denen bir pehlivandan güreş dersleri almaya başladığını söyleyen Yrd. Doç. Dr. Göktaş, ” Mehmet Akif, Spora bünyenin fazileti olarak bakıyor. Çok iyi bir yüzücü 3 defa yüzerek geçtiği biliniyor. Mithat Cemal Kuntay,” Denizde biz denizi görürdük. Akif’ide denizde görürdük. Çok iyi bir yüzücüydü. Görünemeyecek kadar giderdi. Çok iyi bir gülle atıcı olduğunu” belirtti.