Aşut: “firmalarımız Her Türlü Riski Göze Almalı”

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Şerafettin Aşut, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da...

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Şerafettin Aşut, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da yaşanan sıkıntıların Mersin’i zorlamaya da devam ettiğini belirterek, Türk firmalarının bu bölgelerdeki pazarı kaybetmemek için her türlü riski göze alıp iş yapmaları gerektiğini söyledi.

MTSO Başkanı Aşut, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Suriye’de yaşanan çalkantıların Mersin ekonomisine etkilerini değerlendirdi. Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki sıkıntıların Mersin’i bayağı zorladığını ve zorlamaya da devam ettiğini kaydeden Aşut, bu zorlamanın dünden bugüne olan bir zorlama olmadığının altını çizdi. Mersin’in tüm bunlara karşı hazırlıklarını yaptığını dile getiren Aşut, işadamlarını değişik pazarlara gitme konusunda hep teşvik ettiklerini ve altyapıyı da o açıdan iyi pozisyona getirdiklerini vurguladı. Ortadoğu ve Kuzey Afrika pazarlarına çalışan bazı sektörlerde sıkıntı olduğunu ifade eden Aşut, “Esas bizim onlara çözüm bulabilmemiz lazım. Bakliyat ve hububatta en büyük ihracatımızı o bölgeye yapıyorduk. Şimdi bu sektörlerimiz sıkıntı yaşıyor. Değişik bölgelere gitmelerini onlara da önermiştik ama onlar hazır pazara gitmeyi yeğliyorlardı. Tabi onlar da boş durmadılar, durmamaları lazım” dedi.

Reklam
Reklam

Irak, Suriye ve Kuzey Afrika’da çalışan Türk inşaat sektörünün de buralardaki sıkıntıları başka bölgelerde çözmek üzere harekete geçtiklerini aktaran Aşut, Mersin firmalarının, çok büyük altyapı ve inşaat işlerinin arttığı Kazakistan’dan iş alabilmek için önümüzdeki günlerde o bölgelere gideceklerini anlattı. Bazı Mersin firmalarının şu anda Kuzey Irak’ta çalıştıklarına işaret eden Aşut, “Bu arkadaşlarımız altyapı ve inşaat yapıyorlar. Ayrıca, onlara hammadde tedarik edenler, inşaat malzemesi satanlar var. Ancak, bizim esas büyük pazarımız kuzey değil Irak’ın tamamı. Orada huzur bulunduğu zaman çok farklı pozisyona gelecek. Güney Irak’ta Mersin’den birkaç tane firmamız var, o bölgede çok büyük konut işleri yapıyorlar. Bir firmamız endüstriyel tesis işi yapıyor. Oralarda huzur bulunduğu zaman daha çok artacak ve bu ticaret hacmimiz artarak devam edecek o bölgelerle” diye konuştu.

“MERSİN MAL TRANSFERİ İÇİN ÖNEMLİ BİR BÖLGE”

Sadece sınır komşularla iş yapmanın doğru olmadığına da vurgu yapan Aşut, mutlaka biraz daha ileriye atlamak, devamlı hareket etmek gerektiğinin altını çizdi. Mersin’in aynı zamanda mal alıp transfer edebileceği bir bölgede bulunduğuna dikkat çeken Aşut, “Güney ve Kuzey Amerika’dan malı Mersin’e getirip buradan Türki Cumhuriyetlerine, Ortadoğu’ya ya da Afganistan, Pakistan’a rahatlıkla gönderebiliriz. Lojistik merkez olarak hem Türkiye hem Mersin önemli bir bölgede. Bizim bu avantajları kullanmamız, ticareti bu yönde değerlendirmemiz lazım artık” ifadelerini kullandı.

Reklam
Reklam

Avrupa ile Uzakdoğu arasında en büyük sanayi üretimi merkezi olarak Türkiye’nin bulunduğunu da belirten Aşut, bunun da çok iyi değerlendirilmesi gerektiğini dile getirdi. Yapılan araştırmalarda, üretim bölgesinin transferinin her yıl yaklaşık 50-70 km doğuya kaydığının ortaya çıktığına işaret eden Aşut, şunları söyledi: “Yakında biz o üretim merkezini de elimizden kaçırmış olacağız. Türkiye’nin bir ucundan girdi, şu anda Konya civarlarında, doğuya doğru gidiyor ve bu üretimi bizim iyi değerlendirmemiz lazım. Bunu yaparken Ar-Ge’ye bizim büyük yatırım yapmamız gerekiyor. Başka türlü bizim bir üst gama geçme şansımız yok. Bu açıdan biz bazı bölgeleri, mesela Çin’in batı bölgelerini atladık, oralara gitmedik. Bizim mal satabileceğimiz bölgeler oralar. Yüksek teknolojili ürünleri satmamıza gerek yok orada. Onların düşük teknolojili ürünlere ihtiyaçları var, bunu o bölgelere satabilirdik. Şimdi yavaş yavaş o bölgelere gitmeye gayret ediyoruz.”

“SIKINTILI BÖLGELERDEN ÇEKİLİRSEK GÜNEY AVRUPA GİRER”

Reklam
Reklam

Suriye’nin Mersin açısından önemine de değinen Aşut, Suriye’nin Mersin için çok verimli ve önemli bir pazar olduğunu, ancak yaşanan çalkantıların bazı sorunları da beraberinde getirdiğini söyledi. Türkiye’nin Suriye ile problem yaşaması sonucunda Ortadoğu, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’ne mal veremez pozisyona düştüklerine dikkat çeken Aşut, “Otomatikman diğer alternatif yolları oluşturduk ve ürünlerimizi bu yollarla pazarlamaya çalıştık. Verimli oldu mu? Hayır, verimli olmadı açıkçası ama bir geçiş dönemiydi. O geçiş dönemini öyle değerlendirdik. İnşallah oralarda da sıkıntılar biter, bütün herkesin ticareti artar. İç çalkantılar bittiğinde orası çok büyük bir pazar olacak, bu kesin. Örneğin Kuzey Afrika’da çalkantılı dönem devam ediyor gibi görünse de bizim mutlaka orada olmamız, mevcut pazarlarımızı kaybetmememiz lazım. Eğer biz oralardan sıkıntı var diye geri çekilirsek oraya mutlaka Güney Avrupa girecek ki, giriyorlar zaten. O bölgelerden uzak durmamız, her türlü riski göze alıp devam etmemiz lazım. Nerede karışıklık varsa orada karlılık fazladır. Ticaretin önemli bir kuralı, rant olayında bu böyle” dedi.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: