Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Akif Özkaldı, dünyadaki tüm ülkelerin, kalkınmalarını sürdürülebilir şekilde sağlayabilmeleri için birbirlerine bağımlı olduklarını belirterek, "Ülkelerin sınırları nettir fakat çölleşmeye, arazi tahribatına, kuraklığa, iklim değişikliğine sınır çizemezsiniz." dedi.
"Arazi Tahribatının Dengelenmesi (ATD) Yukarı Sakarya Havzası Projesi"nin açılış çalıştayı, Orman Genel Müdürlüğü'nde gerçekleştirildi.
Özkaldı, buradaki konuşmasında, arazi tahribatı, çölleşme, iklim değişikliği gibi çevre problemlerinin yalnızca Türkiye'yi değil bütün dünyayı ilgilendirdiğini söyledi.
Sürdürülebilir kalkınma için ülkelerin ortak çalışması gerektiğini dile getiren Özkaldı, "Dünyadaki tüm ülkelerin, gelişmişlik düzeyine bakılmaksızın, kalkınmalarını sürdürülebilir şekilde sağlayabilmeleri için birbirlerine bağımlı oldukları aşikardır. Ülkelerin sınırları nettir fakat çölleşmeye, arazi tahribatına, kuraklığa, iklim değişikliğine sınır çizemezsiniz." diye konuştu.
Özkaldı, ATD'nin, 2015'te Birleşmiş Milletler (BM) üyesi ülkelerce kabul edilen sürdürülebilir kalkınma hedeflerinden biri olarak hayata geçirildiğini ifade ederek, Bakanlık olarak çölleşme ve arazi tahribatıyla mücadelede bugüne kadar çok yol katettiklerini belirtti.
Türkiye'nin yüzde 22,5'inin, sahip olduğu iklim ve topografya şartları dikkate alındığında, "yüksek çölleşme riski" altında bulunduğuna dikkati çeken Özkaldı, sorunun giderilmesi adına yapılanlara ilişkin şu bilgileri verdi:
"Hedefimiz, 2023'e kadar 8,5 milyon hektar alanda toplulaştırma çalışmalarını tamamlamak. Tarımsal üretim potansiyeli yüksek, erozyon veya yanlış kullanımlar gibi nedenlerle arazi tahribatının hızlı ilerlediği illerimizdeki ovalarımızı koruma altına alıp, 7 milyon hektar alanda 265 ovamızı tarımsal sit alanı ilan ettik. Koruma altına alınan ova sayısının 2023'e kadar 300'e çıkarılması için çalışmalarımız devam ediyor. 2003 yılından bugüne kadar 1,1 milyon hektar mera alanını ıslah ettik. 2023 yılına kadar toplam 1,2 milyon hektar alanda mera ıslah çalışmalarını tamamlamış olacağız."
- "Geleceğe Nefes kampanyasını takdir ediyorum"
BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Orta Asya Alt Bölge Koordinatörü ve Türkiye Temsilcisi Viorel Gutu da dünyanın gıda, enerji, iklim ve ekonomi gibi pek çok krizle karşı karşıya olduğunu söyledi.
Son yıllarda, dünyadaki ekosistemlerin yüzde 60'ının bozulduğunu, küresel karbon emisyonunun yüzde 40 arttığını dile getiren Gutu, 820 milyondan fazla insanın açlık çektiğini kaydetti.
Gutu, küresel finansal krizin, hakim ekonomik modelin sürdürülebilirliğini sorgulattığına işaret ederek, "ATD tam olarak ele alınmadığı sürece gelecekte daha büyük ekonomik, sosyal ve çevresel maliyetler beklenmektedir." dedi.
Türkiye'nin, çölleşmeyle mücadele için en iyi uygulamaları geliştirdiğini belirten Gutu, "Türk hükümetinin Geleceğe Nefes kampanyası sırasında Tarım ve Orman Bakanlığının öncülüğünde 11 milyon fidan dikme çabalarını takdir ediyorum." diye konuştu.
- Proje hakkında
Proje, çölleşmeyle mücadele kapsamında dünyada gerçekleştirilen ilk ATD projesi olma özelliğini taşıyor.
Yukarı Sakarya Havzası'ndaki Ankara, Eskişehir, Kütahya illerinde seçilen bazı alanları kapsayan proje 4 yıl sürecek.
Projenin bütçesi 16 milyon dolar. Bu rakamın 13,6 milyon doları ulusal kaynaklardan, 2,4 milyon doları Küresel Çevre Fonu'ndan karşılanacak.
Proje kapsamında, kırsal kalkınmaya katkı sağlamak amacıyla çiftçi ve çobanlara eğitim verilecek, bütün paydaşların ulaşabileceği bilgi paylaşım platformu kurulacak.