Ateş Bebeğin Kreşte Ölüm Nedeni Belirlenemedi; Acılı Anne, 'aihm'e Kadar Gideceğim' Dedi

Nedim KOVAN/ORDU, Ordu'un Altınordu İlçesi’ne bağlı Şarkiye Mahallesi’nde oturan 27 yaşındaki Şura ve 27 yaşındaki Caner Karaoğlan çifti, tek çocukları 13 aylık Ateş'i, geçen 16 Mart’ta oturdukları aynı binanın alt katında bulunan özel kreşe bıraktı. Gündüzleri kreşe verilen Ateş’in öldüğü gün anneannesi 54 yaşındaki Suzan Özçelik almaya gitti. Ancak kreş çalışanlarının 'çocuk uyuyor' cevabıyla torununu alamadı. Daha sonra yatakta uyurken ölüsü bulunan Ateş bebek, ambulans gelene kadar, araçla özel bir hastaneye kaldırıldı. Burada doktorların 1.5 saatlik çabasına rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti.
SAVCILIĞA SUÇ DUYURUSU
Şura ve Caner Karaoğlan çifti kreş yöneticilerinin ihmali olduğu iddiasıyla Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü de kreş işletmecisinin talebi üzerine özel kreşin faaliyetini geçici olarak durdurdu.
ÖLÜM NEDENİ BELİRLENEMEDİ
Trabzon Adli Tıp Kurumu’nda Ateş bebeğin ölümüne ilişkin hazırlanan rapora göre ölüm nedeni belirlenemedi. Trabzon Adli Tıp Kurumu’ndan 14 Nisan’da verilen otopsi raporunda; "Küçüğün ölüm sebebinin mevcut bilgi ve bulgularla saptanamadığı, küçüğün ölüm sebebinin saptanabilmesi için küçüğe ait tüm adli ve tıbbi belgelerin Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’na gönderilerek 1’nci Adli Tıp İhtisas Kurulu'ndan görüş alınmasınının daha uygun olacağı kanaatine" yer verildi.
İHMALLER SÖZ KONUSU
Anne Şura Karaoğlan, Trabzon Adli Tıp Kurumu’ndan bebeğin ölümüne ilişkin bir sonuç alamadıklarını, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’ndan da benzer yanıt gelmesi halinde konuyu AİHM'ne kadar taşıyacağını söyledi. Gerekirse çocuğunu mezarından çıkarıp otopsi için yurt dışına da göndereceğini belirten anne Karaoğlan "Rapor geldi ama bu rapor da ölüm nedeni belli olmadı. Tespit edemedikleri için İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Her şey zaten savcılıkta. Ne rapor belli ne de teşhis. Eğer İstanbul Adli Tıp’tan da bir sonuç alamazsak biz bunu gerekirse, AİHM'e götüreceğim. Mezardan çıkarıp yurt dışında otopsi yaptırmaya kadar götürmeyi düşünüyorum. Ben kimseyi suçlamıyorum, suçlayamıyorum da. Ama çocuğumun ölümünde ihmaller söz konusu" dedi.
Kreşin oturdukları apartmanın altında oldugunu hatırlatan anne Şura Karaoğlan, "Zaten canım yanıyor. Kreş orada bize rahatsızlık verdiği için taşınıyorum. Kreş işletmecisinin yapması gereken şeyi ben yapıyorum. Sustum, şimdiye kadar hep sessiz kaldık konuşmadık. Edepli olduk, insan olmaya çalıştık, benim canım yandı ama ben kreş sahibinin onun yapması gereken erdemi gösteriyorum. Raporda çocuğumun ölüm nedeni için şu anda tam teşhis konulmadı. Şimdiye kadar bir şey söylemedim, kimseye iftira atmadım, kimseye bir hakaretim yanlışım olmadı. Ama yeter artık. Sustukça üstümüze geliyorlar. Çocuğumu ben sabah sapa sağlam vermişim. Çocuk hasta olabilir, problem olabilir ama bu çocuğun yatakta ölü bulunması mı gerekiyor. Her şeyden önce burada bir can gitmiş, bizim canımız yanmış, kreş işletmecisinin gelip bir özür dilemesi, başsağlığı dilemesi lazım. Bir şekilde vicdanını rahatlatması lazım. Eşimle birlikte hukuki mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz" diye konuştu.
Öte yandan Aile ve Sosyal Politikalar Ordu İl Müdürü Ömer Demiröz ise geçen Pazartesi günü işletmeci tarafından 3 gün kreşin açıldığına dikkat çekerek, "Biz yeniden kapama kararı verdik. Adli raporun sonucunu bekliyoruz, kreş şuanda kapalı" dedi. Cumhuriyet Savcılı’nın ise olayla ilgili soruşturması sürüyor.