Atık boynuzları sanat eserine dönüştürüyor

Kütahya'da entegre et işleme tesisi sahibi Abdurrahman Şirin, çeşitli yöntemlerle işlediği atık boynuzları ahşap ve taşla birleştirerek birer sanat eserine dönüştürüyor - Şirin: - "Manda boynuzundan küçük kılıç, balta, kolye, barutluk yaptım. Koç ve manda boynuzundan tarak, bir tane de kazma yaptım. Ahşapla boynuzları birleştirerek aplik, lamba, avize yaptım. Ne hayal ederseniz yapabilirsiniz"

ALİBEY AYDIN - Kütahya'nın Tavşanlı ilçesinde entegre et işleme tesisi sahibi Abdurrahman Şirin, çeşitli yöntemlerle işlediği atık boynuzları ahşap ve taşla birleştiriyor.

Yeni Mahalle'de faaliyet gösteren işletmesindeki atölyesinde hobi olarak başladığı uğraşla küçükbaş ve büyükbaş hayvan boynuzlarını işleyen 58 yaşındaki Şirin, yaptığı süs eşyalarından oluşan eserlerini işletmesinde ayırdığı bir bölümde sergiliyor.

Şirin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 18 yaşındayken İstanbul Kapalı Çarşı'daki bir mağazada boynuzdan yapılmış bir balık gördükten sonra boynuzla yapılan sanat eserlerine ilgi duymaya başladığını söyledi.

Reklam
Reklam

32 yıl önce et sektörüne girdiğini, kesimi yapılan büyükbaş ve küçükbaş hayvanların boynuzlarını atmak yerine biriktirmeye başladığını belirten Şirin, "Et marketim ve lokantalarım için kesilen küçükbaş ve büyükbaş hayvanların boynuzlarını temizleyip biriktiriyordum. Kesimhaneler dışında gittiğim yerlerde rastladığım boynuzları da toplamaya başladım. Daha sonra bunların bir esere dönüştürmenin yollarını araştırmaya başladım. Üzerindeki tortuları temizleyip ayrıntılı bir işlemle kemiğinden ayırdıktan sonra bambaşka bir güzellik ortaya çıkıyordu." dedi.

Şirin, her boynuzun ayrı özelliklere ve farklı renklere sahip olduğunu ifade etti.

Kendi bulduğu yöntemlerle boynuzları işlemeye başladığını anlatan Şirin, şöyle devam etti:

"İlk eserim, eskiden dolma tüfeklerde kullanılan bir boynuz barutluk oldu. Bunu yapmak 2,5 günümü almıştı. Eğelemek, törpülemek, iç kemiğinden sıyırmak çok kapsamlı bir çalışma gerektiriyordu. Bu çalışmalar için gereken alet edevatları da kendim yapmak zorunda kaldım. Tecrübe kazandıkça farklı eserler üretmeye başladım. Kemik dışında, ahşap ve taşları da kullanarak bugüne kadar yüzlerce eserim oldu." dedi.

Reklam
Reklam

Eski dönemlerde birçok eşyanın boynuz ve kemikten imal edildiğini hatırlatan Şirin, bu eşyaların doğal olması dolayısıyla daha sağlıklı olduğunu savundu.

- "Hayal ettiğiniz objeyi boynuzdan yapabiliyorum"

Şirin, işinden kalan zamanları boynuzları işlediği atölyesinde değerlendirdiğini dile getirdi.

Hayal ettiği objeleri boynuzdan yapabildiğini belirten Şirin, şunları kaydetti:

"Manda boynuzundan küçük kılıç, balta, vav harfi kolye, barutluk yaptım. Koç ve manda boynuzundan tarak, bir tane de kazma yaptım. Ahşapla boynuzları birleştirerek aplik, lamba, avize yaptım. Ne hayal ederseniz yapabilirsiniz. Bufalo kemiğinden saç tokası, yorgan iğnesi, bıçak, çakı, kazma buna benzer biblo ve süs eşyaları yaptım."

Et sektöründe olması dolayısıyla ham madde sıkıntısı yaşamadığını dile getiren Şirin, gelecekte yaptığı eserlerden oluşan müze oluşturmayı amaçladığını sözlerine ekledi.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: