CHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Özgür Özel, İzmir'in Çeşme ilçesindeki söyleşide gündemdeki konulara değindi. Söyleşiyi Çeşme Belediye Başkanı CHP'li Muhittin Dalgıç, Belediye Başkan Yardımcısı Şakir Karadede, gazeteci-yazar Uğur Dündar, CHP Çeşme İlçe Başkanı Ekrem Oran ve 500'ü aşkın vatandaş izledi.
Partisinin düzenlediği Adalet Yürüyüşü'nün, Enis Berberoğlu'nun tutuklanıp hapse konulması sonrası başladığını belirten Özgür Özel, şunları söyledi:
"Ama sırf bu sebepten başlamadı. Adalet Yürüyüşü'nde, Enis Berberoğlu'nun tutuklanması bardağı taşıran son damlaydı. Oraya kadar bardak, damla damla dolmuş, sabır taşı çatlamış, artık 'ne zaman sokağa çıkacağız? Ne zaman Meclis dışında bir şey yapacağız? Ne zaman bunlara hak ettiği cevabı vereceğiz?' sorusu kaçınılmaz olarak cevabını aradığı bir süreçte, tam zamanında, tam yerinde ve uygun şekilde başladı."
"YAPMAYA ÇALIŞTIKLARI İŞ ELLERİNDE PATLADI"
15 Temmuz darbe girişimine değinen Özgür Özel, "Bizim o gece nasıl bir demokrasi sınavı verdiğimizi bütün Türkiye biliyor. Yine de istismar etmeye çalışıyorlar. Orada bir çare bulamadılar. Darbenin sonrasında yaşananları, referandumun ve Adalet Yürüyüşü'nün, 'Hayır'cılara, CHP'ye, Kemal Kılıçdaroğlu'na kazandırdığı gücü, morali, gücü ve özgüveni gördüler" dedi. Özgür Özel, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şimdi başka taktik deniyorlar. 'Enis Berberoğlu'na belgeleri Kemal Kılıçdaroğlu verdi, Enis Berberoğlu bunu itiraf edecek, kendisinin cezası düşecek. Kemal Kılıçdaroğlu da içeriye atılacak.' Böyle bir kurguyla hem Kemal Kılıçdaroğlu itibarsızlaştırılıyor, hem Enis Berberoğlu itibarsızlaştırılıyor. Hem ona aşağılık bir rol biçiliyor, hem kumpas hem de tehdit. Bunu geçen hafta boyunca izlediniz. Partinin sözcüleri olarak hepimiz, hak ettiği tonda, hak ettiği düzeyde cevapları verdik. Bu yapmaya çalıştıkları iş de ellerinde patladı. Şimdi de 'Biz Kemal Kılıçdaroğlu tutuklansın demedik, bunu CHP söyledi' diyorlar. Bekir Bozdağ çıkmış; 'Bu CHP'nin söylediği bir yalandır' diyor. Dün Cumhurbaşkanı, 'Bizim gündemimizde böyle bir şey yok. Kemal Bey, kendini gündemde tutmak için böyle söyledi' diyor. Bu kadar kalabalık olmasak, birbirimizi tanımasak, insan deli olduk zanneder, gider muayene olur. 'FETÖ'yle bağlantısı çıkarsa şaşırmayın ha' diyor muydu? Şunu demedi mi; 'Bana içeriden haberler geliyor, iki ay içinde söylersen söyle, yoksa konuşacağım diyor o içerideki zat' demiyor muydu? Şimdi de gelmiş 'CHP söyledi' diyorlar."
"HALKIN ADAMI DİYE MANŞET YAPILDI, ÇILDIRDILAR"
Kemal Kılıçdaroğlu'nun atletli fotoğrafının gündeme getirilmesi ile ilgili de konuşan Özgür Özel, şunları söyledi:
"Adalet Yürüyüşü'nde iken bir gazetenin muhabiri çok sayıda fotoğraf çekmiş, fotoğraflardan kitap yapacağını söylemiş, 'karavanın içini de çekeyim' demiş. Basın sorumlumuz da 'Peki' demiş. Genel Başkanımızın o fotoğraftaki ifadesini görüyorsunuz. Verilecek poz değil. Poz verse o sırada yoğurdu kaşıklıyor olmaz. Bütün gün yorulmuş, üzerinde bir atlet, yoğurdu kaşıklıyor. Kızıyla karşı karşıya oturmuşlar. Muhabir karavanın kapısını açmış, fotoğrafı çekmiş. Genel Başkanımız gömleğini giymek için kalkmış, gömleğini giyerken de fotoğrafını çekmiş. Bu fotoğraf, muhabirin kitabında yayınlandı. Oradan internete düştü. Ben çok sempatik buldum. Beğenilmeyecek bir şey değil. Sempatik, son derece doğal, son derece insancıl, son derece halk tipi. Onları 'Milletin adamı' diye belki yirmi kere manşet yaptılar. Kemal Kılıçdaroğlu, bir kez 'Halkın adamı' diye manşet yapıldı, çıldırdılar. Kılıçdaroğlu'nu karavana fotoğrafçı sokmakla suçluyor ya, kendisi her cuma camiye fotoğrafçı sokuyor. Kabe'yi tavaf ederken, ihram giyerken çekilen fotoğraflar hafızamızda. Cuma namazında çekilen fotoğraf yayınlanıyor. Dizinin üzerine elini koymuş, sağ işaret parmağını havaya kaldırmış. Fotoğrafçı onu çekmiş. Hepsi birden yazıyor; 'İmam Hatip geleneğidir. Bu İmam Hatip geleneğini terk etmedi' diyorlar. O cuma Namazı kiminle kılınıyor? Cemaatle. Onun önünde kimse var mı? Haşa. Arkada da fotoğrafçı varsa, cemaat nerede? Stüdyo çekimi gibi cuma namazında çekim yaptıranlar, Genel Başkanımız karavana fotoğrafçı sokmuş diye eleştiriyorsa, bunların kimyası bozulmuş demektir. Bunlar, sonlarının geldiğini, yalanların tutmadığını, ne söylerlerse söylesinler, muhalefetin güçlendiğinin farkındalar."
DHA