ATO: Büyüme, kurla gelen sanal zenginlik

ANKARA (ANKA)- Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, TÜİK'in 400 milyar dolar olarak açıkladığı milli gelirin çok az bir kısmının "gerçek büyümeden ve üretimden" kaynaklandığını, büyük bir bölümünün kurla gelen sanal bir rakam olduğunu söyledi.

Aygün, yazılı açıklamasında, 2006 yılına ilişkin GSMH gerçekleşmelerini değerlendirirken, GSMH'nin dolar cinsinden yüzde 10.8 artarak 400 milyara, kişi başına gelirin ise yüzde 9.4 artarak 5 bin 477 dolara yükseldiğini hatırlattı. Dolar cinsinden bu büyümenin, önemli bir kısmının ekonominin gerçekten büyümesinden değil, Türk Lirasının değerlenmesinden kaynaklandığını vurgulayan Aygün, şunları söyledi:

Reklam
Reklam

"GSMH fiyat deflatörünün (yıllık ortalama enflasyon) yüzde 11.7 olarak gerçekleştiği geçen yıl ortalama dolar kuru sadece yüzde 6.7 oranında arttı. Yani Türk parası değerlenmeye devam etti. Eğer 2002 yılında 1.5205 YTL olan dolar kuru izleyen yıllarda GSMH deflatörü kadar artsaydı, 2006 yılında ortalama dolar kuru 1.4406 YTL değil 2.3999 YTL olacaktı ve Türkiye'nin milli geliri de 400 milyar dolar değil 240 milyar dolarda kalacaktı. Kişi başına gelir de 5 bin 447 dolar değil 3 bin 288 dolar olacaktı. Bugünkü dolar bazında GSMH'nin yarısı, kişi başına düşen gelirin de 2 bin 880 doları Türk parasının değerlenmesinden kaynaklandı."

GSMH yüzde 6, istihdam yüzde 1.3 arttı

Aygün, "Peki büyüme istihdam yarattı mı?" diye sorarken, geçen yıl Türkiye ekonomisinin yüzde 6 büyürken istihdamdaki artışın sadece yüzde 1.3'te kaldığına dikkat çekti. Aygün, "Geçen yıl Türkiye sadece 284 bin kişiye yeni iş olanağı sağladı. Yani ekonomindeki her 1 puanlık büyüme sadece binde 2 oranında istihdam artışı sağladı. İşsize iş bulamıyorsa büyümenin kime ne yararı var" dedi.

Reklam
Reklam

TÜİK'in son yıllarda milli gelir hesaplamalarını yap-boz tahtasına çevirdiğini belirten Aygün, daha önce yüzde 8.8 olarak açıklanan 2006 yılının ikinci çeyreğine ilişkin büyüme oranının şimdi yüzde 9.3'e, yüzde 3 olarak açıklanan üçüncü çeyrek büyüme oranının da yüzde 4.6'ya kadar çıkarıldığına işaret etti. Aygün, üçüncü çeyreğe ilişkin ilk açıklamayla yeni hesaplama arasında yüzde 50'den fazla sapma yaşandığına dikkat çekti.

Revizyon tepkisi

Ayrıntılarına bakıldığında bu yanılgının payının tarım ve sanayi üretiminin "daha önce yanlış" tahmin edilmesinden kaynaklandığının gözüktüğünü kaydeden Aygün, "Artık TÜİK'in açıkladığı rakamlara bakarak Türkiye ekonomisini anlamak mümkün değil. Türkiye ekonomisi el yordamıyla mı yönetiliyor?" dedi. 2001 krizinden sonra Türkiye ekonomisinin, bir yandan büyürken bir yandan da enflasyonun aşağı doğru indiği bir süreç yaşadığını hatırlatan Aygün, ilk kez 2006 yılında büyüme oranı bir önceki yılın altında kalırken yıllık enflasyonun daha yüksek bir noktaya çıktığının altını çizdi.

Reklam
Reklam