LONDRA (İHA) - Bugünkü tüm İngiliz gazeteleri, New York ve Washington'a düzenlenen saldırıların birinci yıldönümünde, özel ekler, yorum ve değerlendirme yazılarıyla 11 Eylül 2001 gününü ve o günden bugüne geçen zamanda yaşananları değerlendirdiler.
"Eylül 11" manşeti ve New York'un İkiz Kuleler olmayan siluetiyle bir fotoğrafını yayımlayan Independent, başyazısında da saldırılardan bu yana geçen bir yılı değerlendirdi. "Bu, hatırlanması, anlatılması, yas tutulması gereken bir gün. Ama aynı zamanda savaş çığlıklarına da direnme günü" diye yazan Independent, değerlendirmesini şöyle sürdürdü:
"Bu, insanların hafızasında yıllar boyunca kalacak bir tarih. Çünkü o gün yaşananlar '11 Eylül' sözleriyle özdeşleşti. Olanları tarif etmenin başka bir yolu da yok belki. Ama saldırının ardından tahmin edildiğinin tersine dünya değişmedi. Elbette değişen şeyler vardı. Afganistan'da yönetim değişti. Yeterli olmasa da havayollarında güvenlik önlemleri değişti. İsrail, Hindistan ve Rusya'da milliyetçi liderlerin söylemleri değişti. Ama belki de değişmeyen en önemli şey insanların kalpleri, düşünceleri, hissettikleri. Hiçbirimiz daha iyi, daha düşünceli insanlar değiliz."
"Eğer yıldönümleri olaylara bir anlam yüklemek için kullanılıyorsa 11 Eylül'ün yıldönümü, geçen yıl yaşananlarla hiç ilgisi olmayan bir anlam yüklenme tehlikesi taşıyor" diyen Independent, "Amerika Birleşik Devletleri Başkanı George Bush ve İngiltere Başbakanı Tony Blair'in 11 Eylül saldırılarını Irak'a savaş açmak için kullanmaları tamamen maksatlı" yorumunu yaptı. Gazete, "Başkan Bush, Usame bin Ladin ve El Kaide'yi, başarısız bir şekilde Saddam Hüseyin'le ilişkilendirmeye çalıştı. Savaşın bütün çirkin yüzünü bir tarafa bırakıp Saddam Hüseyin'in direncinin kırıldığını, Irak'ın işgal edildiğini ve kimyasal ve biyolojik silahların da kullanılmadığını varsaysak bile, bu 11 Eylül benzeri saldırıların tekrarlanması ihtimalini güçlendirmekten başka bir işe yaramayacaktır. Bunun Irak'la ya da Saddam'la hiçbir ilgisi yok. Bu, Arapların ve Müslümanların Amerika'ya karşı biriken öfkelerinin bir sonucu. 11 Eylül'ün yıldönümü, dünyayı daha tehlikeli bir yere dönüştürecek şekilde, Amerikan vatanseverliğinin ateşli savaş çağrıları için kullanılıyor" dedi.
GUARDİAN GAZETESİ: BU, İSLAM'A KARŞI BİR SAVAŞ Guardian gazetesinde Filistin Politika ve Araştırma Merkezi Başkanı Halil Şikaki imzasıyla yayımlanan "Bu İslam'a karşı bir savaş" başlıklı bir yazı var bugün.
Halil Şikaki, Arap ve Müslüman dünyasına göre Amerika'nın 11 Eylül saldırılarına verdiği tepkinin tam bir felaket olduğunu belirttiği yazısında Usame bin Ladin'in Afganistan'daki savaşı kaybetmiş olabileceğini, ancak saldırıların üzerinden bir yıl geçtikten sonra kazanabileceği bir başka savaş olduğunu belirtti. Şikaki'ye göre bu savaş: "Medeniyetler çatışması."
"11 Eylül'ün hemen ardından Bush yönetimi, İslam dini ve aşırı dinci Müslümanlar arasında bir ayrım yapmış, mücadelesinin İslam'la değil, El Kaide'yle olduğunu açıklamıştı. Bir yıl sonra ise Orta Doğu'daki insanlar Bush yönetiminin Hıristiyan müttefiklerinin kendilerine yönelttiği nefret ve önyargıları görmeye başladılar" diyen Şikaki, Başkan Bush'un ilk günlerdeki dikkatli söyleminin değiştiğini ve Orta Doğu'da pekçok kişinin bunu artık İslam'a karşı bir savaş olarak algıladıklarının altını çizdi.
11 Eylül saldırılarının Orta Doğu'da ilk önce korku ve nefretle karşılandığını belirten yazar, Amerika Birleşik Devletleri'nin niyetinin sadece öç almak olduğu ortaya çıkınca bunun öfkeye dönüştüğünü savundu.
TİMES: BUSH'UN DIŞ POLİTİKASINDA 3. AYAK EKSİK Times gazetesinin dış haberler editörü Bronwen Maddox'un bugünkü yazısının başlığı "Bush'un dış politikasında eksik olan üçüncü ayak." Başkan Bush'un bugün Dünya Ticaret Merkezi kulelerinin bulunduğu "sıfır noktası" olarak adlandırılan alanda yapılacak törene katılacağını belirten Maddox, Bush'un yarın ise Birleşmiş Milletler'de yapacağı konuşmada Irak'a savaş açılması gerektiğini söyleyeceğini belirtti.
"Başkan Bush için bunlar, yani 11 Eylül saldırıları ve Irak'a savaş açmak birbirine bağlı konular. Irak teröre karşı başlatılan savaşın hedeflerinden birisi. Geçen bir yılda El Kaide, Bush'un dış politikasının ilk ayağını oluşturuyordu. Başkan bunun yanına ikinci ayak olarak Irak'ı ekledi" diye yazan Maddox, Başkan Bush'un El Kaide ve Irak arasındaki ilişkiyi ortaya koyacak kanıtlar sunamadığını belirtti.
Times yazarına göre bu ilişkinin göstergesi Bush'un dış politikasının varolmayan üçüncü ayağında gizli. "Bu ayak Orta Doğu" diyen Maddox, Bush'un Orta Doğu konusunda hatalar yaptığını ve başarısız bir politika izlediğini yazdı.
ALMAN BERLİNER ZEİTUNG: ABD TERÖR KARŞISINDA ÇARESİZ Almanya'da yayımlanan Berliner Zeitung, bir yorum yazısında, 11 Eylül'ün yıldönümünde Bush yönetiminin terörle mücadeleden vazgeçtiğini belirtti. "Amerika Birleşik Devletleri yönetimi terör karşısında uyuşturucu ve silah kaçakçılığında olduğu gibi tamamen çaresiz" dedi.
Gazeteye göre Washington, bu mücadeleyi daha deneyimli olduğu füzeler ve bombalarla sürdürmeyi tercih ediyor.
SUEDDEUTSCHE ZEİTUNG: ULUSLARARASI KOALİSYON ÇÖKÜYOR
11 Eylül saldırılarının dünyayı değiştirmediğini savunan Alman Sueddeutsche Zeitung, saldırıların ardından ortaya çıkan geniş, uluslararası koalisyonun ilk günlerde heyecan verici olduğunu, ancak bu koalisyonun da şimdi çökme tehlikesiyle karşı karşıya bulunduğunu belirtti.
Danimarka'da yayımlanan Information, 11 Eylül'ün ardından Arap dünyası ve Batı arasındaki uçurumun arttığını belirtti. Teröre karşı başlatılan savaşın Arap ve Müslüman dünyasını hiç olmadığı kadar kutuplaştırdığını vurgulayan gazete bu nedenle, terör tehdidinin bugün de en az bir yıl önceki kadar geçerli olduğunu yazdı.
İsveç'in Dagens Nyheter gazetesi ise Arap dünyasında bazı toplulukların 11 Eylül saldırısının hemen ardından Amerikalılar ya da Yahudiler tarafından, Orta Doğu'da siyas3 güç elde etmek için gerçekleştirildiğine inandıklarını yazdı.
Rusya'da yayımlanan Moskovskiy Komsomolets gazetesinin yazı işleri müdürü, saldırılardan hemen sonra bir siyaset uzmanıyla yaptığı konuşmayı aktardı ve uzmanın "işin en acı yanı bu saldırı hiçbir şeyi değiştirmeyecek" dediğini belirtti ve "Saldırıların birinci yıldönümünde bu sözler ne yazık ki doğru çıktı" diye sürdürdü değerlendirmesini. Gazeteye göre uluslararası arenada oyunun kurallarında bir değişiklik olmadı. Terörle savaş karşısında bütün ülkeler birleşemedi. Sadece güçler dengesi yeniden belirlendi.
Bir diğer Rus gazetesi Izvestiya ise insanlığın kendisine yeni hedefler belirlemesinin zamanının geldiğini ve terörü yenmek için ihtiyaç duyulan şeyin devletler üstü, küresel bir politika olduğunu savundu.
"Amerika Birleşik Devletleri artık dünyayı yönetme gücüne sahip değil. Amerika'nın dünya liderliği 11 Eylül 2001 günü yıkıldı" diyen Izvestiya, "Amerika'nın bundan sonra yapması gereken bir 'dünya hükümetinin' kurulmasını sağlamaktır" diye noktaladı değerlendirmesini.