"Avrupa hakkında kararı Avrupa verir"

BERLİN (İHA) - Almanya'nın günlük siyasi gazetelerinden Die Welt, ABD Başkanı George Bush'un Türkiye'ye müzakere tarihi verilmesi yönündeki talebinin AB'yi zorladığını ancak tam tersi sonuç verdiğini yazdı.

Gazetenin, "Avrupa hakkında Avrupa'nın kendisi karar verecek" başlıklı yazısında, Türkiye'nin AB'ye üyeliğine ilişkin en açık tavrın Washington'dan geldiği belirtildi.

Yazıda, ABD'nin AB'nin bir parçası olmadığı ve Avrupa başkentlerinin Washington'dan gelen bu yoğun müdahaleye küskünlük ve öfkeyle tepki gösterdiği kaydedildi. Washington'un baskısının, "Başkan Bush'un umduğunun tam aksi etki oluşturduğu" ifade edilen haberde, "Türkiye, müzakerelerin başlaması konusunda Kopenhag'daki AB Zirvesi'nden tarih alamadı. Bunun yerine 2004 yılında, Türkiye'nin müzakerelere hazır olup olmadığı titiz bir şekilde incelenecek ve AB ancak ondan sonra, 'ama kapanış bildirgesinde yer aldığı gibi bu defa hemen' müzakerelerin başlayıp başlamayacağına karar verecek" denildi.

Reklam
Reklam

"Bu temkinli formülün, özellikle AB içindeki küçük ülkelerin eseri olduğu" belirtilen yazıda, "AB'nin büyüklerinin Türkiye için başka şeyler planladıkları" iddiası dile getirildi.

"CHIRAC, SCHRODER'İ YARI YOLDA BIRAKTI" Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac'ın Almanya Başbakanı Gerhard Schröder'i "yarı yolda bıraktığı" görüşü savunulan yazıda, daha sonra şu ifadelere yer verildi:

"Schröder ve Chirac, Türkiye için koşullu bir müzakere tarihini savunuyorlardı. 2005 yazında, eğer Türkiye şartları yerine getirirse, müzakereler başlayacaktı. İki devlet adamı aralarında anlaşmaya vardılar. Her ne kadar Alman hükümeti tarafından yalanlansa da ABD'nin yoğun baskısının yanı sıra bozulan Alman-Amerikan ilişkilerinin yeniden düzeltilmesi yönündeki çabalar, Türkiye'ye verilecek yol haritası için muhtemelen belirleyici bir rol oynamıştı. Fakat Chirac, Kopenhag'da Schröder'i yarı yolda bıraktı."

Chirac'ın çevresinden, "Müzakereler en erken 2008 yılında yapılabilir" diye açıklama yapıldığını kaydeden gazete, yorumuna, "Lüksemburg Başbakanı Jean-Claude Juncker, Schröder'in hezimetini alışıldık tarzda iğneleyici bir şekilde yorumladı. 'Alman-Fransız teşebbüslerinde böyledir. Önce biri zıplar, sonra diğeri, sonra da ikisi birden suya düşer'. Neticede, AB'nin stratejisinde Danimarka, Avusturya, Lüksemburg ya da Hollanda gibi ülkeler sözlerini geçirdiler" diye devam etti.

Reklam
Reklam

Die Welt'in yazısında, AB Komisyon Başkanı Romano Prodi'nin, "Geleceğimiz hakkında ABD ya da başkaları karışmadan, biz tek başımıza karar veririz" şeklinde AB'nin tavrını açık bir şekilde ortaya koyduğu ifade edildi.