Tüm dünyanın gerginlikle beklediği AB liderler zirvesi bugün başlıyor. Ama asıl yarın, 9 Aralık Cuma günü toplantıları neticelerin belli olması açısından daha önemli gün olacaktır. Öncesinde fazlası ile yorumladığımız toplantı kararlarını bekleyip göreceğiz. Ben bir uzlaşma bekliyorum ama bu iki günlük toplantıdan tam bir uzlaşma kararı değil de, bir ara uzlaşma kararı da çıkabilir. Bu durumda kararın niteliği önemli olacaktır.
Kabul edilebilir bir ara karar veya net bir uzlaşma kararı piyasaların morallenmesine, Avrupa'daki sorunlu ekonomilerin faizlerinin düşmesine, tüm borsalarda olumlu algılama oluşmasına, bizde de tahvil faizlerinin ve kur düzeylerinin düşmeye başlamasına imkan yaratır. Yeniden tahvile yabancı girişleri görülür.
Ama kabul edilebilir bir ara karar çıkmaz, ya da vetolarla net bir uzlaşmazlıkla sonuçlanacak bir zirve olursa, Pazartesi hiç de iyi olmayan bir piyasa ile karşılaşabiliriz. Kur, faizler, altın yükselip, borsalar, parite ve petrol düşebilir. Borsalardaki düşüşler uzlaşmazlığın boyutuna göre sert ya da sınırlı olur. Yani net bir uzlaşmazlık halinde, önceki dip gördüğümüz 48.600'lü seviyelere hızlı inişler yaşanır ve bu destekte de tutunamama riski büyük olur. Uzlaşmazlık ama, yakın bir süreçte yeniden toplanma gibi bir karar alınırsa, sınırlı düşen bir piyasa ile karşılaşabiliriz.
Tabii en önemlisi de, olumsuz bir sonuç sonrası seri not düşürülmelerine şahit olabiliriz. 15 ülke ve EFSF için not indirimi düşüncesi ile izlemeye başladım diyen S&P dün de AB'yi negatif izlemeye aldığını açıkladı. Yani ratingçilerin de gözü liderlerin toplantılarından çıkacak kararlarda. İstenilen kararların alınamaması halinde kırmızı kartlar çıkmaya başlayacaktır.
ECB (Avrupa Merkez Bankası )Toplanıyor!
Bugün Avrupa için çok önemli bir toplantı daha var ki, o da; Avrupa Merkez Bankası toplantısı. 14:45'te ECB'nin kararlarını duyacağız. Muhtemelen piyasalara nefes aldırmak için bir faiz indirimi kararı alınabilir. 0,25 puanlık bir indirim piyasalara sınırlı olumlu etki eder. Ama 0,50 puanlık bir indirimin yansıması çok daha olumlu olur.
ECB, faiz kararı dışında, piyasaları uzun vadeli fonlama kararları da alınabilir. İşte bu karar şuanda asıl sorunu likidite olan Avrupa için faizden çok daha önemlidir. Olur mu olmaz mı göreceğiz!
Bugün ECB faiz indirip, uzun vadeli fonlama kararlarını alır, yarın da AB liderlerinden uzlaşma kararları çıkarsa Avrupa krizinin aşılmaya başladığının net bir görüntüsü olabilir. Tüm piyasalar açısından hiç bir kafa karıştırıcılığı olmayan en net pozitif sonuç budur. Ama ECB faiz indirir, kısmi uzun vadeli fonlama kararları alır fakat, yarın liderlerden uzlaşmazlıkla sonuçlanan bir durum oluşursa, ECB'nin kararlarının etkisi bugünle sınırlı kalıp, Pazartesi ortalık yeniden karışır.
Görüyorsunuz ki, denklem içinde denklemler mevcut. Benim düşüncem; böyle bir ortamda bir kere kesinlikle kredi kullanmamak ve her ihtimalli sonucu düşünerek yüz de 50-50 hise ve nakit olmak doğru bir karar olacaktır.
CİMBOM Yendi.
Bu arada, uzun bir aradan sonra FB'yi net bir skorla yenip liderliğe çıkan GS'yi ve taraftarlarını da tebrik ederim. Ancak liglerin ve milli takımın içinde bulunduğu ortamdan hiç de keyif almıyorum. İlk başladığı günden beri izlediğim lig tv.mi 15 gün evvel artık maçları uzun bir süre izlemeyeceğim diye kapattırdım.
Şike yasası ile ilk kez AKP'de ortaya çıkmış olan parti içi muhalefet, geçen hafta başbakan bırakınca kim yerine gelir diye ortaya atılan anket ve başbakanın sağlık sorunu önümüzdeki günlerin konularından mı olacak bilemiyorum. Ama iktidar partisinde bazı sıkıntıların olduğunu gözlüyorum. Bu denli karışık bir Avrupa varken en son isteyeceğim şey, Türkiye'de olabilecek siyasi bir karışıklık olur. Başbakan'a ve tüm sağlık sıkıntıları olanlara acil şifalar diliyorum.
SPK Başkanı Şirketleri Uyardı!
SPK Başkanı Sayın Akgiray, dün şirketlerin borçluluk oranları yüksek diye bir uyarı yaptı. Kısmen haklı olduğu bu uyarı, o kadar da korkulacak boyutta değil diye düşünüyorum. Çünkü zaman zaman benim de dikkat çektiğim bir durum bu uyarıya sebep oluyor diye düşünüyorum. O da, şirketlerin öz sermayelerine göre sermayelerinin düşük olması. Öz sermayeleri çok yüksek olan şirketlerin yıllardır çok düşük sermayelerle faaliyetlerini sürdürdüklerini görüyoruz. Borçluluk oranı da sermayelerine göre ölçüldüğü zaman doğal olarak oran yüksek gözüküyor. Bu nedenle şirketlerde sermaye güçlendirilmesi gayet doğru bir uyarı olur. Ama görünümleri için riskli mali yapıları var demek tam da doğru olmayabilir.
Umarım SPK başkanının uyarısı sayesinde, yıllardır sermaye arttırımına gitmemiş olan şirketlerin sermayelerini arttırmaya gittiklerini görürüz.
Konumuza dönersek; ECB'nin faiz indirimi ve piyasaları fonlama ihtimali ile artı açılışlar görebiliriz. 14:45 açıklanacak kararlarla bu hava etkilenecektir. Ama liderlerden beklenecek sonuçlar esas belirleyici olacaktır.
Sorunların aşıldığı günler dilerim.
Not: Yazı 09:13'te borsaanalizci.com'da yayınlanmıştır.
Aydın Eroğlu