BRÜKSEL (ANKA) - Avrupa Komisyonunca gelecek hafta yayınlanacak İlerleme Raporu'na ilişkin son taslakta PKK'nın AB'nin terör örgütleri listesinde yer aldığı anımsatılırken, "PKK'nın terör saldırılarının devam ettiği ve birçok insanın ölümüne neden olduğu"na vurgulanıyor.
"Kürtçe öğrenme fırsatı verilmiyor" ifadesine yer verildiği taslakta 1 Mayıs'ta "orantısız güç" kullanıldığı, kadın erkek eşitsizliğinin "çok ciddi" bir konu olmaya devam ettiği ifade ediliyor. Raporda AİHM'nin zorunlu din dersine ilişkin kararın uygulanması isteniyor. Bu arada, Yunanistan'ın kara sularını genişletmesi olasılığına ilişkin "casus belli tehdidi"nin kaldırılmadığına dikkat çekiliyor.
ABHaber'in elde ettiği taslakta, PKK'nın AB'nin terör örgütleri listesinde yer aldığı anımsatılırken "PKK'nın terör saldırılarının hem güneydoğu, hem de ülke çapında devam ettiği ve birçok insanın ölümüne neden olduğu"na vurgulanıyor. TBMM'nin tezkereyi onaylanması üzerine "Hükümetin Kuzey Irak'taki teröristlerin saklandığı yerlere karşı hava operasyonları için emir verdiği" kaydedilen raporda "Terör ve terörle mücadele nedeniyle oluşan kayıplar için tazminat ödenmesi konusunda ilerleme sürdüğü" belirtildi.
-"KÜRTÇE ÖĞRENME FIRSATI YOK"-
İlerleme Raporu'nun "azınlık hakları"na ilişkin bölümünde "Türkiye'nin azınlık haklarına yaklaşımı değişmedi" ifadesini kullanıyor ve bu konuda Türkiye'nin imzalamadığı, "Ulusal Azınlıkları'nın Korunmasına İlişkin Çerçeve Sözleşmesi" nde yer verilen ilkeler uyarınca ve AB devletlerindeki en iyi uygulamalarının doğrultusunda henüz "tam saygı" sağlanmadığı ifade ediliyor. Kürtçe yayınına izin verildiği ancak bu konuda sınırlamaların bulunduğu kaydediliyor. Öte yandan, Türkiye'de 2003 yılında açılan Kürtçe kurslarının kapatıldığı da belirtilerek "Sonuç olarak da ne kamu ne de özel öğrenim sisteminde Kürtçe öğrenme fırsatı yok" deniliyor.
-KADIN ERKEK EŞİTSİZLİĞİ "BÜYÜK SORUN"-
Komisyon, kadın erkek eşitsizliğinin "büyük bir sorun" olmaya devam ettiğini düşünüyor. Kadınların işgücüne katılma oranının önceki yıla göre gerileyerek yüzde 24.8'e indiğine vurgu yapılırken bu oranın, AB ve diğer OECD ülkelerine göre en düşük olduğuna dikkat çekildi. Kadınların siyasetteki temsilin de çok düşük olduğu ifade edildiği raporda "Aile içi şiddet, namus cinayetleri, erken yaşta ve zorunlu evlilikler"in hala ciddi bir sorun olarak değerlendiriliyor.
-1 MAYIS OLAYLARINDA "ORANTISIZ GÜÇ"-
Avrupa Komisyonu'nca gelecek hafta açıklanacak olan 2008 İlerleme Raporu'na ilişkin son taslakta "toplantı özgürlüğü"ne ilişkin yasal çerçevenin genel olarak Avrupa standartlarının doğrultusunda olmasına rağmen uygulamada "keyfi sınırlamalar" getirildiğinin altı çizildi. Bu çerçevede, 1 Mayıs gününün Taksim'de kutlanması yasağını göz ardı eden göstericiler ve sendikacılara karşın "orantısız güç" kullanıldığına dikkat çekildiği raporda, ayrıca Nevruz kutlamaları sırasında da birkaç il'de göstericilere karşı "şiddet" uygulandığı da savunuldu.
-"AİHM'NİN ZORUNLU DİN DERSİ KARARI UYGULANMALI"
Din özgürlüğü da, raporun siyasi kriterler bölümü altında da ele alınan konulardan birini oluşturuyor. "İbadet özgürlüğüne genel olarak saygı gösteriliyor" denildiği raporda, Vakıflar Yasası'nın TBMM tarafından benimsenmesinin bir "ilerleme" olarak değerlendirilmekle birlikte uygulamasına ilişkin zorluklar olduğuna da işaret ediliyor.
Hükümetin Aleviler ile diyalogu iyileştirme girişiminin devamının gelmediği kaydedilirken "Genel olarak Aleviler, özellikle eğitim ve ibadet yerleri konusunda eski sorunlarla karşı karşıya kalmaya devam ediyor" görüşü dile getiriliyor. Avrupa Komisyonu, AİHM'nin zorunlu din eğitimine ilişkin kararının uygulanması gereğine vurgu yapıyor. Cem evlerinin yanısıra iki Protestan kilisesi ile Jehova Şehitleri yerinin, ibadet yerleri olarak kayda alınmasına izin verilmediği de belirtiliyor.
-RUHBAN OKULU AÇILMADI-
İlerleme Raporu'nun son taslağında ayrıca gayrimüslimlerin din adamlarının yetiştirilmesinde hala sorunlarla karşıladığı kaydediliyor. Bu çerçevede Ruhban okulunun "hala kapalı" olduğuna dikkat çekiliyor. Bu arada, "Ekümenik Patrik, her zaman ekümenik unvanını kullanmaya özgür değil" deniliyor.
-ADALET BAKANLIĞI 301. MADDE ÇERÇEVESİNDE 126 DAVAYI REDDETTİ-
Avrupa Komisyonu'nca hazırlanan taslakta ayrıca TCK'nın 301. maddesinde yapılan değişikliğine dikkat çekilirken maddenin "büyük ölçüde" eskisi gibi kaldığı, dava açılması için ön iznin alınması şartının da maddenin "siyasi değerlendirmelere tabii tutulması" olasılığını doğurduğu vurgulandı. Bu arada, Nisan ayında TBMM'de onaylanan değişikliğin yürürlüğe girmesinden sonra Eylül ayına kadar Türk mahkemelerince dava açılmasına izni verilmesi amacıyla Adalet Bakanlığına 257 başvurunun yapıldığı kaydedildi. Aynı süre içerisinde Bakanlığın, 163 dosyayı incelediğini ve bunlardan 126'sında onay vermeyi reddettiğine dikkat çekildi.
-"CASUS BELLİ TEHDİDİ" HALA DURUYOR-
İlerleme Raporu'nun "bölgesel sorunların barışçıl bir biçimde çözümlenmesi"ne ilişkin kısmında da Türkiye ile Yunanistan arasındaki ilişkilerin iyileşmeye devam ettiği, Yunanistan Başbakanının Türkiye'yi ziyaret ettiği, iki ülke arasında 24 güven artırıcı önlemler konusunda anlaşmaya varıldığı gibi atılan çeşitli adımlar anımsatıldı. Raporda şöyle denildi:
"Türkiye Büyük Millet Meclisi'nce 1995'de kabul edilen kararda yer alan, Yunanistan'ın kara sularının genişletilmesi olasılığına ilişkin ‘casus belli' (savaş nedeni) tehdidi hala duruyor."