Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Defne Erkara, Avrupa’da meme büyütme ameliyatına bakış farkını anlattı.Geçtiğimiz günlerde silikon meme implantı üreticisi firmasının davetlisi olarak İsveç’in başkenti Stockholm’de iki gün süren bir toplantıya katılan Op.Dr.Defne Erkara, toplantıda meme büyütme alanında karşılıklı fikir alışverişi ve son yenilikler hakkında değerlendirmeler yapıldığını söyledi.Silikon takma yöntemi ile meme büyütmenin dünyanın her tarafında çok ilgi gördüğünü anlatan Op. Dr. Defne Erkara, “Bu ilgi neticesi firmalar da bu alana çok yatırım yapıyorlar. Bu sebeple implant teknolojisi hızla ilerliyor. Sadece implant materyaline yatırım yetmeyeceği için üretici firmalar bu tür etkinlikler düzenleyerek satışlarını arttırmak, hem hasta hem de plastik cerrahi uzmanı tarafından daha çok tercih edilir bir marka olmak istiyorlar. Tabii yine hem biz plastik cerrahlar için hem de hastalarımız için teknolojik gelişmeler harika. İmplant tipleri her yerde aynı ancak her ülkede plastik cerrah ve silikon taktırmak isteyen kadınların olaya yaklaşımı farklı. Meme büyütme teknikleri de doğal olarak farklı. Gerçi bir çok yönden de benzerlikler mevcut. İşte bu toplantının amacı her ülkeden gelen plastik cerrahların deneyimlerini paylaşarak ortak aklın yükseltilmesi idi. Ben ülkemizi en iyi şekilde temsil ettim. Bir bayan plastik cerrah olarak Türk kadınının modern dünyada önemli yerlere gelebileceğini gösterdim. Bu arada onların bilgi ve tecrübelerinden de yararlanarak mesleğimde bir adım daha ileriye gittiğimi düşünüyorum. Bu tür etkinlikleri takip etmek bizim meslekte çok önemli. Tıbbin her alanına firmalar büyük yatırımlar yapıyorlar. Biz hekimlere düşen de bu yenilikleri takip ederek hastalarımıza daha iyi hizmet vermek” dedi.Toplantıdaki gözlemlerini paylaşan Op. Dr. Defne Erkara, Avrupa’da genellikle tercih edilen silikon yerleştirme planının kas altı olduğunu ifade ederek, “Ben de meme büyütme ameliyatı yaparken çoğunlukla kas altı Dual plan tercih ediyorum. Çünkü bana gelen hastaların çoğu zayıf ve meme dokuları çok az. Kas altı konulan silikon bence daha az sarkma yapıyor. Kas altı konulan silikon daha az ele geliyor. Yerine göre silikonu kas fasciası altına da yerleştirdiğim de oluyor. Bu madde biraz teknik bilgi ağırlıklı oldu aslında. Ancak artık hastalarımdan gördüğüm kadarıyla bir çok kadın bu teknikler konusunda iyi kötü bilgi sahibi. Forumlarda, bloglarda, internetteki sağlık sitelerinde bir çok bilgi ve deneyim paylaşımı var. Bu durum bence harika. Kadınlarımız bir işe kalkışırken o konuda derinlemesine bilgi sahibi olurlarsa doğru karar vermeleri kolaylaşır. Silikon taktırmak önemli bir karar. Meme büyütme gibi kadının önce fiziksel, aslında sosyal yönden kendini daha iyi hissedeceği bir ameliyat öncesinde olabildiğince çok bilgiye sahip olması çok güzel ve gerekli” dedi.Almanya ve İsveç’teki plastik cerrahlar başta olmak üzere bir çok meslektaşının tercih ettiği silikon yerleştirme yerinin çoğunlukla; meme altındaki çizgi olduğunu anlatan Op. Dr. Defne Erkara, “Ben de meme altındaki doğal kıvrımdan silikonu yerleştiriyorum. Çünkü: Meme kıvrımı içinde kalan meme büyütme ameliyat izi çoğunlukla hiç rahatsız etmiyor. Belirgin de olmuyor. Bir bayan plastik cerrah olarak meme başında herhangi bir iz bence olmamalı. Koltuk altından yerleştirilen silikonlarda da koltuk altında iz kalıyor. Üstelik meme altındaki iz sadece çıplakken belli olurken, koltuk altındaki iz askılı kollu kıyafet ile daha çok belli olur.Ayrıca meme altından yapılan yerleştirmelerde silikonu memeye tam olması gerektiği gibi yerleştirebiliyorsunuz. Asimetri varsa memeleri birbirine eşitleyebiliyorsunuz.Yine çoğu plastik cerrah tarafından meme büyütme için pürtüklü yüzeyli, içi kesilse de ayrışmayan jel dolu silikonlar daha çok tercih ediliyor. Ben de öyle tercih ediyorum. Çünkü; Meme şeklinin bu tip silikonla daha iyi olduğuna ve uzun süre korunduğuna inanıyorum. Kapsül kontraktürü dediğimiz eski tip silikonlarda görülen komplikasyon sıkıntısı da bu hastalarda çok az. Koşarken, spor yaparken memelerin sallanma hissi bunlarda olmuyor. Zaten hemen hemen herkes artık bunlardan takıyor. Zamanla diğer tip silikonların adı bile anılmayacak bence. Genelde anatomik tip yani damla silikon tercih ediyorlar. Ben bu seçimi hastanın; Boyu, kilosu, Memede sarkma oranı, Gövde uzunluğu ve omuz genişliği, Kendi şahsi tercihine göre meme büyütme yapıyorum. Ülkemizde yuvarlak ve yüksek profilli silikonlar daha çok tercih ediliyor. Sanırım kadınlarımız süngerli sutyenleri tamamen hayatlarından çıkarmaya çalışıyor. Ayrıca biz Türk kadınları memenin üst tarafının daha dolgun görünmesini seviyoruz. Bu duruma çok karşı olduğumu söyleyemem çünkü ayaktayken yuvarlak silikon da bir süre sonra yer çekimi etkisi ile damla gibi duruyor. Genellikle 200 - 350 cc arası silikonları tercih ediyorlar. Büyük silikon takan pek az. Ben önceleri Avrupalı meslektaşlarım gibi düşünüyordum. Pek büyük silikon takmak taraftarı değildim. Ancak zamanla gördüm ki kadınlarımız büyük istiyorlar. Meme büyütme ameliyatı da mutluluk ameliyatı olduğuna göre hangi boy implant ile mutlu olacaklarsa o boy meme implantı takıyorum. Şimdilerde 200 ile 800 cc arası hastalarımın tercihine uygun olarak her büyüklükte silikonu kullanıyorum. Hastalarımın çoğunluğu 295 ile 470 cc arası tercih ediyorlar. Yani özetle Türk kadınları daha büyük boy protez tercih ediyorlar” diye konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz