Aydınlı Dershaneciler: Çocuklarımızın Önünü Kesmeyin

Aydın Dershaneler Birliği (AYDERBİR) üyesi dershaneler, dershanelerin kapanmasında orta yolun bulunması gerektiğini söyledi. “Dershaneler kapatılmıyor, dönüştürülüyor.” açıklamalarının gerçekleri yansıtmadığını, Aydın’da dershaneden okula dönüşebilecek bir tane bile bina bulunmadığını söyleyen AYDERBİR Başkanı Ali Karimiş, sistemin sonucu olarak ortaya çıkan dershanelerden önce, sebeplerin ortadan kaldırılması gerektiğini vurguladı. Sistemin eğitim gören çocukları dershaneye yönlendirdiğini, dershaneler ortadan kalkarsa orta ve alt gelir seviyesindeki ailelerin çocuklarının önünün kesileceğini savundu.Dershanelerin kapatılmasıyla öğrencilerin, velilerin, öğretmenlerin ve dershane sahiplerinin zarar göreceğini belirten Final Dershanesi Yönetim Temsilcisi Fatih Nacaroğlu ise şunları kaydetti: “Şu anda sivil toplum kuruluşlarının da destek vermediği karar hakkında öğrencilerin ve velilerimizin görüşü, dershaneler kapatıldığı zaman mağdur olacakları yönünde. Şu anda işin vehameti görünmüyor ancak dershaneler kapandığı zaman ortaya çıkacak. Dershaneler, hiçbir zaman okulların alternatifi olmadı. Biz okullara alternatif kurumlar değil, tam tersine okulları destekleyici kurumlarız. Bir öğrencinin okulda alamadığı veya eksik aldığı bilgileri dershaneler tamamlıyor. Denetimli bir şekilde istihdam da sağlıyor. Yaptığımız iş, sıradan bir iş değil. Dershaneler kapandığı zaman alt gelirli ailelerin çocukları bu hizmetten mahrum kalacak. Bugün dershaneler, Anadolu’nun en ücra köşelerine kadar ulaşmış durumda ve eğitim hizmeti veriyor. Devletin götüremediği hizmeti, çoğu yerde dershaneler götürüyor. Öyle yüksek ücretlerle de değil. Bizim kazandığımız paralar öyle çok değil. Gönüllülük esasına göre özveriyle çalışan öğretmenlerimiz de var. Öğretmenlerin de bu konuda kafası karışık. İnsanlar, bu dershanelere güvenerek hayatlarını düzene sokmuş. Oldu bittiye getirerek, birkaç hafta içerisinde yasalaştırılarak çözülecek bir şey değil. Keşke dershanelerin ve bu sektördekilerin görüşleri alınsaydı, orta yol bulunurdu diye düşünüyorum.”Dershanelerin okulların yerine olmadığını dile getiren Aydın Bilgi Dershaneleri Müdürü Rasim Ödemiş de kanunlar çerçevesinde öğrencilerin öğrenim ihtiyacını gidermek için kurulduklarını ifade etti: “Dershaneler, bunun yanında ayrıca istihdam da oluşturmaktadır. Bir fabrikada işçiler nasıl çalışıyorsa buralarda da çalışanlar var. Şunu gözden kaçırmamak lazım, sadece Aydın’da 600 öğretmen, Türkiye genelinde 100 binlerce kişi bu sektörde çalışıyor. Dershanelerin kapanması demek, bu insanların sokağa atılması demektir. İstihdamı ortadan kaldırmak anlamına gelir. Bu anlamda bu konunun ciddi bir şekilde tekrar, bu sektörde çalışan insanların da görüşü alınarak değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum.”Dershanelerin öğrencilere eğitim verme, takviye yapma, sıkıntılarını dinleme görevini üstlendiğini belirten Aydın Değişim Dershanesi Kurucu Müdürü Rahmi Polat ise şunları söyledi: “Bunun dışında yaptığımız başka bir şey de yok. Kapatma sadece öğretmenleri değil, dershanelerdeki diğer çalışanları da etkiliyor. Şu an için dershanemizde 40 kişiye iş imkanı sağlıyoruz. Aydınlı öğretmenler tarafından kurulan yerel bir dershane. Bu şekilde Türkiye çapında 3 binden fazla dershane var. Bunları kapatmak, çalışanların ailelerinin ekmeğiyle de oynamaktır diye düşünüyorum. Eğer dershaneler kapatılırsa bu öğretmenler, özel ders vererek geçim sağlayacak. Şu anda çocuklarımız dershanelerde 5–6 liraya bir saat ders görürken özel olarak 100 liraya ders alacak. Bu da maddi durumu iyi olanlar için geçerli olacak. Biz dershaneler olarak aradaki uçurumu kapatıyoruz. Şu an için Milli Eğitim'in bizde 15 ücretsiz öğrencisi var. Milli Eğitim belirliyor, şu öğrencilerin durumları iyi değil diyor, biz bunları hiçbir ücret almadan dershanelerimizde okutuyoruz. Dershaneler kapatılırsa bu çocukların şansı da kapanacak. Bizim yapmış olduğumuz, çok büyük kazançlar getiren bir iş değil. Zaten çok büyük kazanç getirisi olsa büyük işadamları dershaneler kurar. Biz sadece öğretmen özverimizle iyi bir şeyler yapmayı düşünüyoruz. Öğrencilerimiz sınava hazırlanırken onların yanında destek olmayı, bir koç olmayı düşünüyoruz. Öğretmenlerimiz aynı zamanda öğrencilerimize koçluk yapıyor. Bu sınavlar olduğu müddetçe de dershanelerin olması gerektiğine inanıyorum. Bir şekilde bunların devam edeceğine umut ediyorum. Bu yanlış karardan dönüleceğini düşünüyorum.”Dershanelerin bilinen faydalarının yanısıra psikolojik anlamda çocukların gelişimine de katkısı olduğunu söyleyen Final Dershanesi Psikoloğu ve Rehberlik Bölüm Başkanı Süleyman Çokay da, “Özellikle meslek seçimi anlamında, sınavlar zamanında ders çalışma alışkanlığının kazanılması, sınav kaygısı ve öfke kontrolü gibi konularda Milli Eğitim'e destek olarak ciddi faydaları bulunmakta. Özellikle rehberlik konusuna baktığımızda, okullarında rehber öğretmenleriyle görüşemeyen çocuklar, dershanelerde kendilerini biraz daha rahat hissetmekte. Öğrenci öğretmen ilişkileri farklı bir seviyeye gelmekte. Dolayısıyla öğrencilerin özgüveni, buna bağlı olarak da akademik başarıları artmaktadır. Bu yüzden dershaneler, öğrenciler için ders programlarının uygulandığı yerlerin dışında, sosyalleşmelerini sağladıkları olumlu kurumlardır.” dedi.