AYM Başkanı Arslan'dan OHAL mesajı

Anayasa Mahkemesi (AYM) Başkanı Zühtü Arslan, AYM'nin 55. kuruluş yıldönümü töreninde konuştu. Törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da katıldı. Böylece Cumhurbaşkanı Erdoğan ve CHP lideri Kılıçdaroğlu referandumdan sonra ilk kez bir araya gelmiş oldular. Öte yandan Kılıçdaroğlu ve Başbakan Yıldırım arasındaki samimi sohbet ise dikkat çekti.

Anayasa Mahkemesi (AYM) Başkanı Zühtü Arslan, AYM'nin 55. kuruluş yıldönümü töreninde konuştu. Törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da katıldı.

Kılıçdaroğlu ve Başbakan Yıldırım arasındaki samimi sohbet dikkat çekti.

Törende konuşan Arslan'ın açıklamalarından satır başları şöyle: ''Halk oylamasının yüzde 85'i aşan katılımla gerçekleşmiş olması demokrasimiz açısından büyük bir kazanımdır. Muasır medeniyetin en önemli göstergesi adaletin sağlanmasıdır. Osmanlı devlet geleneğinde önemli bir yeri olan adalet dairesi adaletle başlayıp adaletle tamamlanan bir anlayışı ifade eder. Cihanın düzen ve kurtuluşunu sağlayan adalettir.

Reklam
Reklam

Güvenlik ve özgürlük birbirini tamamlayan değerlerdir. Olağanüstü yönetimlerin amacı anayasal düzeni korumak ve savunmak olmalıdır. Sayın Cumhurbaşkanım olağanüstü dönemlerde anayasa mahkemelerine önemli görevler düştüğü bilinmektedir. Olağanüstü yönetimlerin amacı olağan dönemlere dönüşün sağlanmasıdır.

AYM'nin görev ve yetkilerinin düzenlendiği Anayasa'nın 148. maddesinde OHAL'de çıkarılan KHK'ların anayasaya aykırı iddiası ile AYM'de dava açılamayacağı açık bir şekilde belirtilmektedir. Mahkememiz de bu açık anayasal hükmü dikkate alarak OHAL KHK'larını denetleme yetkisine sahip olmadığına karar vermiştir. Bazı OHAL KHK'ları hakkında AYM'ye iptal davaları açılmış bu davalarda ilk inceleme aşamaları tamamlanmış ve esas incelemeye geçilmiştir.

Muasır medeniyeti tehdit eden bir meseleye değinmek istiyorum. Bu mesele yabancı düşmanlığıdır.

Ulusal ve uluslararası yargı organlarının özellikle başörtüsüne ilişkin yasakçı kararları dikkat çekicidir. Mültecilere kapıları kapatan başörtüsünü kamusal alandan yasaklayan yaklaşım insan haklarıyla bağdaştırılamaz.''

Reklam
Reklam