AYM'den işe iade davası için ezber bozan karar!

Anayasa Mahkemesi (AYM), işten çıkarılan üç işçinin açtığı işe iade davalarının 2 yıl 5 ayda sonuçlanmasını ‘makul sürede yargılanma hakkının ihlali’ saydı ve işçilere tazminat ödenmesine karar verdi.

bir firmanın Ankara'daki şubesinde çalışan başvurucuların ilgili şubenin kapatılması üzerine iş akitleri feshedildi. Bunun üzerine başvurucular, işe iade davası açtı. Davaya bakan Ankara 11. İş Mahkemesi, başvurucuları haklı buldu ve işe iadelerine hükmetti.

Mahkemenin kararında, hükmün kesinleşmesinin ardından başvurucuların işe alınmaması halinde müracaatçılara 4 aylık ücret tutarında tazminat ve boşta geçen süre için de 4 aya kadar ücretin ödenmesi kayıt altına alındı.

Kararın üzerinden bir yılı aşkın süre geçmesine rağmen gerekçenin yazılmaması üzerine başvurucular, hak ihlali iddiasıyla Anayasa Mahkemesine bireysel müracaat yaptı.

Reklam
Reklam

Yüksek Mahkeme, başvurucuların Anayasa'nın 36'ncı maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkı kapsamındaki makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ve müracaatçılara 8 bin 750'şer lira manevi tazminat ödenmesine hükmetti.

MAKUL SÜREDE YARGILANMA HAKKININ İHLALİ

AYM'nin ihlal kararının gerekçesinde, başvuruya ilişkin benzer iddiaların daha önceki kararlarda ele alındığı aktarıldı.

Başvuruya konu olayda, başvurucuların işe iade talebiyle açtığı davanın sonuçlarından yararlanabilmesinin, kararın kesinleşmesinin en önemli aşamalarından gerekçeli kararın yazılması olduğu belirtilen gerekçede, bu yükümlülüğün müracaatçının talebi, tutumu veya sorumluluğuna bağlı olmaksızın mahkemeye ait olduğuna işaret edildi.

Gerekçede, şunlar kaydedildi:

"Başvuruya konu olayda 18 Ekim 2016'da açılan davaların 7 Mart 2019'da onama kararıyla kesinleştiği, yani yargılamaların 3 dereceli yargılama sisteminde yaklaşık 2 yıl 5 ay sürdüğü anlaşılmıştır. Başvuruya konu davaların hukuki meselenin çözümündeki güçlük, maddi olayların karmaşıklığı, delillerin toplanılmasında karşılaşılan engeller, taraf sayısı gibi ölçütler dikkate alındığında karmaşık olmaktan uzak olduğunu söylemek mümkündür. Bunun yanında yargılamalarda 4 duruşma neticesinde davaların açılmasından 9 ay sonra kısa karar tefhim edilmiş ise de tefhim tarihinden gerekçeli kararların yazılmasına kadar 1 yıl 2 ay 10 gün süre geçmiş olup bu durum tek başına yargılama sürecinin uzamasına neden olmuştur."

Reklam
Reklam

Somut başvuruda, yargılamanın uzamasına gerekçeli kararın geç yazılmasının sebep olduğu ifade edilen kararda, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerektiği belirtildi.

Anahtar Kelimeler: