Ayrışma!!! Mümkün Olabilir mi?

Global türbülansın finansal piyasalar üzerinde etkili olmaya devam ettiği bir haftayı daha geride bırakırken, ABD ve Avrupa piyasalarındaki sert gerilemeler yurtiçinde geçtiğimiz hafta ciddi şekilde hissedildi.

Olumsuz görünüme sahip bir haftanın son işlem gününde ekonomi yetkilileri IMF ile yapılacak program konusundaki görüşmelerde bir sorun bulunmadığı ve çalışmaların kısa sürede tamamlanmasının beklendiğini belirttiler ve son günlerde oluşan “görüşmelerde sorun olduğu” konusuna açıklık getirdiler. Bu haberden sonra YTL’de ve IMKB cephesinde gözle görülür bir toparlanma kaydedildi. Yurtiçinde makro veri anlamında bu hafta önemli bir gündem bulunmazken özellikle ABD cephesinden gelecek haber akışları belirleyici olacaktır.

Reklam
Reklam

ABD’den gelecek veri akışına baktığımızda, bu hafta geride bıraktığımız haftaya nazaran çok daha yoğun ve dolu bir gündemin bizi beklediğini görmekteyiz. Cuma günü ilan edilecek ve Bush dönemini temsil edecek son GSYİH verisi (4.çeyrek) ekonominin aldığı yaranın şiddetini gösterecek olması bakımından haftanın merakla beklenen gündemi olarak algılanmaktadır. Bloomberg anketine katılan analistlerin tahminleri ABD GSYİH’nin 4.çeyrekte ortalama yüzde 5 küçüleceği yönünde oluşmaktadır. Bu verinin önemi, resesyonun ekonomide şu ana kadar fiyatlara yansıdığından öte bir durumu beraberinde getirip getirmediği sorusunun yanıtını verecek olması bakımından takip edilecektir.

Öte yandan Çarşamba günü FED’in para politikası kurulu toplandığında, belki aylar sonra ilk kez faizler konusunda bir beklenti oluşmayacak. Fed’in sıfır seviyesine indirdiği faizleri sabit bırakması bekleniyor. Pazartesi ve Perşembe günü ilan edilecek Mevcut ve Yeni Konut satışları raporları ise konut sektöründeki son durum hakkında ipuçları verecek.

Reklam
Reklam

Endekse teknik açıdan baktığımızda ise haftalık grafiklerde nispi bir toparlanmadan ve dip arayışından bahsetmek mümkün görünmektedir. MACD’nin kendi ortalamasının üzerinde seyrediyoır olması ve diğer önemli göstergelerdeki sinyaller bu hafta için global koşullar izin verdiği takdirde İMKB’nin kısa süreli de olsa 25,700 deki 50 günlük ortalama seviyesini test etme arzusu sergileyebileceği yönünde beklentileri güçlendirmektedir. Özellikle banka sektör hisselerindeki seyir yine endeksin yönü üzerinde belirleyici olacaktır. Doların dünyada güçlenmesini sürdürmesini, içeride de dolar kurunda yukarı bir baskı yaratmaktadır. Her ne kadar IMF haberi ile içeride gevşeme oluşsa da dolar kurunu izlemekete fauyda bulunuyor. Dövizde yaşanan yükselişler hisse senedi piyasaları üzerinde baskı yaratmaktadır. Aynı şekilde, faizde sert bir düşüşün ardından dip oluşumu devam etmektedir ve faizlerde aşağı ivme yavaşlamaktadır. Bono piyasalarında faizlerde oluşabilecek yukarı yönlü seyirler, yine hisse senedi fiyatları üzerinde baskı yaratabilir.

Reklam
Reklam

Diğer yandan, ABD vadeli endekslerinin haftaya sert aşağı yönde başlangıç yapması ve buna paralel olarak Avrupa piyasalarındaki benzer yönde açılış beklentileri, piyasaların haftaya negatif bir başlangıç yapma olaslığını arttırmaktadır. Günlük grafikler de ana yönün hala aşağıyı gösterdiğini olası yükselişlerin şimdilik düşen kanal içinde meydana gelen tepki alımları olacağını yatırımcılara hatırlatmak isteriz.

Meksa Yatırım Araştırma Müdürü Tuncay Turşucu