Az rastlanan 10 kanser de artışa geçti

Timoma ve Timus kanserinin adını hiç duymuş muydunuz? Peki ya Mezotelyoma, Adrenal Korteks kanserlerini? Adacık Hücre Kanseri’nden de sanırız şimdi haberdar oluyorsunuz. Çok az sayıda kişinin başına gelse de, çok nadir görülse de kapısını çaldığı kişi ve

Timoma ve Timus kanserinin adını hiç duymuş muydunuz? Peki ya Mezotelyoma, Adrenal Korteks kanserlerini? Adacık Hücre Kanseri'nden de sanırız şimdi haberdar oluyorsunuz. Çok az sayıda kişinin başına gelse de, çok nadir görülse de kapısını çaldığı kişi ve ailesini çok zorlu bir sürece sokan kanserlerden sadece birkaçı onlar. Evet; dünyada bu şekilde adını bile duymadığımız yüzlerce kanser türü bulunuyor.


Modern çağın korkulu rüyası kanser, her geçen gün daha fazla kişinin kapısını çalarken, akciğer, kalın bağırsak, meme ve prostat kanserleri tüm kanserler içinde % 60 ağırlığa sahip. Bazı kanserlere onkologlar yıllar içinde belki 1-2 hastasında rastlayabilirken, bir de ‘az görülen ama son yıllarda artışa geçen’, sağlıksız beslenme, hareketsizlik, zararlı alışkanlıklar derken daha fazla kişinin kapısını çalan hastalıklar var. İşte, tüm kanserlerin içerisinde görülme sıklığı açısından ‘her biri % 3’ün altında kalan’ ama son yıllarda artışa geçen 10 kanseri Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Aziz Yazar, MYNET.COM için anlattı.

Reklam
Reklam

Mesane Kanseri

Erkeklerde kadınlardan 2,5 kat daha fazla rastlanıyor. Bazı boya işçilerinde anilin boyaları, Kuzey Afrika ülkelerinde yaygın olan şistozama hematobium paraziti, sigara ve mesaneye radyasyon maruziyeti riski artırıyor. Belirlenmiş bir tarama programı yok. En önemli belirtileri idrardan kan gelmesi, idrarda yanma, sık idrara gitme, idrara yetişememe durumu, idrar yapılmış olmasına rağmen rahatlama hissinin tam olmaması ve mesane bölgesinde ağrı. Teşhis sistoskopi ile konuluyor. Erken evrelerde mesane alınmadan sadece hastalık traşlanarak ve mesane içine ilaç verilerek tedavisi mümkün. Daha ileri evrelerde cerrahi olarak mesanenin alınması ile tedavi ediliyor.


Böbrek Kanseri

Erişkin kanserlerinin %3'ünü oluşturuyor. Genellikle ellili altmışlı yaşlarda gelişiyor. Risk faktörleri arasında sigara, bazı genetik sendromlar ve polikistik böbrek hastalığı gösteriliyor. Bir tarama yöntemi yok. Ancak idrarda kan, böğür ağrısı, kilo kaybı gelişmesi durumunda doktora başvurulması şart. Tanı USG, bilgisayarlı tomografi veya MR ile konuluyor. Cerrahi tedavi uygulanıyor. Metastaz yapmış böbrek tümörlerinde son zamanlarda etkili olan çok sayıda hedefli ilaç geliştirilmiş durumda.

Reklam
Reklam

Testis Kanseri

Genç yaş hastalığı olan testis kanseri, testiste şişlik ve bel bölgesinde ağrı ile kendini gösteriyor.Muayene ve USG ile teşhis konuluyor. Cerrahi tedavi gerekli. İleri evrelerde bile tedavi başarısı çok yüksek. Ancak evre ne kadar düşük olursa tedavi de o kadar kısa ve kolay oluyor. Kişinin kendi kendini muayenesi dışında belirlenmiş bir tarama yöntemi bulunmuyor.


Melanom

Ergenlikile birlikte risk artmaya başlıyor ve 70 yaşına kadar bu artış devam ediyor. Açık tenlilerde risk daha yüksek. Güneşe maruziyet, kişide daha önceden ben bulunması ve bağışıklık sisteminin baskılanması gibi faktörler risk faktörlerini oluşturuyor. Tanı dermatolojik muayene ve biyopsi ile konuluyor. Tedavi yöntemi ise cerrahi. Hastalık riskini azaltmak için güneşin dik olduğu saatlerde güneşte durulmaması çok önemli. Erken teşhis için kişinin kendi derisini muayene etmesi ve belirli aralıklarla dermatolojik muayene yaptırmak gerekiyor.


Gastrointestinal stromal tümörler

Tüm kanserler içinde görülme sıklığı % 3'ün altında olan bu kanser türü eskiden leiomyosarkom olarak biliniyordu. Bilinen bir risk faktörü ise bulunmuyor. Mevcut bir tarama yöntemi de yok. Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Aziz Yazar, Gastrointestinal stromal tümörlerin tespit edildiği kişinin ameliyat edilmesi gerektiğini belirtirken, son yıllarda geliştirilen bir ilacın da bu hastalıkta oldukça etkili sonuçlar sağladığına dikkat çekiyor.

Reklam
Reklam

Yumuşak doku sarkomları

Genellikle ağrısız büyüyen kitle ile kendini belli eden Yumuşak doku sarkomları kanserlerin %1'ini oluşturuyor. Genellikle çocukluk çağında ve ellili yaşlarda sıklığı artıyor. Radyasyonun yanı sıra arsenik, bazı virüsler ve genetik faktörler bilinen risk faktörleri arasında yer alıyor. Biyopsi ile tanı konuluyor. Hastalığın yerleşim yeri, sarkom türü ve evresine göre cerrahi, radyoterapi ve kemoterapi yöntemlerinden bir veya birkaçının birlikte uygulanması ile tedavi ediliyor.


Baş-boyun kanserleri

Tüm kanserlerin yaklaşık % 3'ünü oluşturan Baş-boyun kanserlerinde en önemli iki risk faktörü sigara ve alkol kullanımı. Belirtileri arasında baş-boyun bölgesinde kitle, ağrılı veya ağrısız ülserler, yutma güçlüğü, telaffuzda bozulmalar, devamlı ses kısıklığı ve tek taraflı işitme bozukluğu bulunuyor. Tanısı kulak-burun-boğaz muayenesi ve biyopsi ile konuluyor. Tedavi cerrahi, radyoterapi ve kemoterapi yöntemlerinden bir veya birkaçının birlikte uygulanması ile yapılıyor. Evre ne kadar erken olursa tedavide kullanılan yöntem sayısı azalıyor, tedavi başarısı artıyor ve organların fonksiyonları daha fazla korunabiliyor.

Reklam
Reklam

Beyin tümörleri

Tüm tümörlerin %2'sini oluşturan beyin tümörleri, yaşamın en sık5-10 ile 50-60'ncı yıllarında görülüyor. Risk faktörleri tam olarak belirlenmemiş durumda. Belirtiler tümörün beyinde yerleşim yeri ve büyüme hızına bağlı olarak ortaya çıkıyor. En önemli belirtileri arasında baş ağrısı, bulantı, kusma, denge bozuklukları, nöbet geçirme, görme alanı bozuklukları ve güç kaybı bulunuyor. Tanı yöntemi muayene ve beyin MR'ı ile konuluyor. Tedavisi cerrahi ve türüne göre ilave radyoterapi ve kemoterapiden oluşuyor.


Timoma ve Timus Kanseri

İki akciğer arasındaki timus bezinden gelişen bir tümör. Hastalık kendisini kas-sinir hastalığı, kırmızı hücrelerin yok olması ve Cushing hastalığı ile gösterebiliyor.Tedavi cerrahi gerekiyor. Belirlenmiş bir tarama yöntemi ve risk faktörü bilinmiyor.


Mezotelyoma

On yıllar içinde kendini gösteren nadir bir kanser türü Mezotelyoma. Genellikle 50 yaş üzerinde ortaya çıkıyor. Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Aziz Yazar, Mezotelyoma'nın asbest maruziyetine bağlı geliştiğini ancak on yıllar sonra ortaya çıktığını belirtiyor. Kanserin yan ağrısı ve nefes darlığı şeklinde belirti verdiğini, tanısının ise muayene, akciğer grafisi ve bilgisayarlı tomografi sonrası biyopsi ile konulduğunu kaydeden Prof. Dr. Yazar "Evresine göre cerrahi ve/veya kemoterapi ve radyoterapi ile tedavi edilmektedir” diyor.

Reklam
Reklam