Azizoğlu’ndan Makedonya Türklerine Akademik Jest

Uluslararası Üniversiteler Konseyi Kurucu Başkanı Orhan Hikmet Azizoğlu, Makedonya Fon Üniversitesi tarafından davet edildiği Üsküp’te, Rektör Yardımcısı Sime Arsenovski tarafından havaalanında karşılandı.Uluslararası Üniversiteler Konseyi’nin 8-10 Mart 2014 tarihinde Ankara’da yapılan genel kurulunda 115 rektör arasından Türk olan Fijat Canoski’nin kurucusu olduğu Makedonya Bilim ve Sanat Akademisi Başkanı’nın Rektörü olduğu Fon Üniversitesi’nin yönetim kuruluna alınması Makedonya’daki Türkler ve Müslümanlar arasında memnuniyetle karşılandı.Üç günlük ziyaretinde Makedonya Senatosu ve Türk öğrencilere verdiği konferanslarda konuşan Azizoğlu, şunları söyledi: “Türkiye, tüm İslam coğrafyası başta olmak üzere özellikle Rumeli diye tanımladığımız Balkanlar’daki Türk ve Müslüman kardeşlerimize ekonomik diplomatik çok büyük önem ve katkı vermektedir. Akademik olarak Uluslararası Üniversiteler Konseyi’nin Makedonya yüksek öğretimine önemli katkı sunacağına inandığımız Makedonya Üniversitelerinin uluslararasılaşmasına vizyon ve misyonunun gelişmesine önemli katkı sunacağına inandığım Uluslararası Üniversiteler Konseyi’nin Yönetim Kurulu’na seçilmesi önem arz etmektedir. IUC’nin Danışma Kurulu, Akademik Kurul, Bilim Kurulu ve Denetleme Kurulunda 36 rektör görev almaktadır. IUC’nin üst kurulu olan Yönetim Kurulu’ndaki 11 rektör arasında Makedon, Müslüman bir Türk kardeşimizin kurucusu olduğu Fon Üniversitesi’nin alınması beni mutlu etmiştir. Bu ziyaretimde üniversitenin talebi ile 7-10 Eylül 2014 tarihinde yılda üç defa yaptığımız uluslararası düzeyli akademik çalıştaylarımızdan birini Üsküp’te yapmayı memnuniyetle kabul etmiş bulunmaktayım. 30 Haziran’da Irak’ta yapacağımız Yönetim Kurulu toplantısında gündemimizin birinci maddesini bu konu oluşturacaktır. Daha sonraki aşamalarında Akademi ve Bilim Kurullarındaki rektörlerimizden çalıştayımızın akademik içeriğini hazırlamaları istenecektir.”Çağımızda zamanın gerçekten çok değerli ve bu yüzden bir noktada takılıp kalınmaması gerektiğini kaydeden Azizoğlu, şunları söyledi: “Batıda olduğu gibi aynı mükemmellik seviyesine ulaşmak için çok çaba göstermeliyiz. Bir yandan toplumlarımızı yeniden inşa ederken diğer yandan sosyal dokumuzu ve milli değerler ve kavramlarımızı korumak için ortak bir vicdanın ve ortak bir çalışmanın bir parçası olmalıyız. Eminim ki bilim adamları bu anlamda ihtiyaç duyulan işbirlikçi mekanizmaya ilişkin gerekli iç görüyü sağlayacaktır. Ne tarım devriminin ne de sanayi devriminin bir parçası olmadığımızı anlamak önemlidir. Bu bize çok zarar vermiştir. Ekonomik gelişmenin dayanak noktasını oluşturan bilgi teknolojisi devrimi ya da moleküler biyolojinin getirdiği ilerlemeleri akademik çalışmalarımız dışında görmezden gelemeyiz." Coğrafyamız ülkelerinin kendilerini göstermek ve bilgi devriminin bir parçası olmak için yeterli kapasiteye ve entelektüel birikime sahip olduğunu anlatan Azizoğlu, sözlerini şöyle tamamladı: "Bunu gerçekleştirmenin tek yolu beraber hareket etmek ve az gelişmiş ülkelerden orta ve yüksek gelişmişlik seviyesine sahip coğrafyamız ülkelerine yoğun işbirliği, demokratik ve sosyal alanda ortak bir seviye yakalamaktır. Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı tarafından oluşturulan insani gelişme endeksine göre ülkelerimizin çoğu ‘orta seviyede gelişmiş’ veya ‘az gelişmiş’ ülkeler sınıfındadır. Ülkelerimizde gençlerin eğitim düzeylerinin yükseltilmesine yoğun çaba gösterilmelidir. Batı toplumlarındaki ya da daha gelişmiş ülkelerin olanakları düzeyinde faydalanması sağlanmalıdır. Yetenekli gençlerimizin eğitilmesi ve ülkelerinde bilgiye dayanan ekonominin öncüleri olmalarının sağlanması için bu en etkin yöntem olacaktır.”