Baba oldu ancak kızını tanımıyor

Bursa'da, çocuğunun doğmasına 10 gün kala felç olan hurdacı gencin eşi, kocasını bebek gibi beslediğini belirterek, "Kızını bile tanımıyor, bir gün elinden tutup gezdiremedi" dedi.

Merkez Yıldırım ilçesinde bir gecekonduda kiracı olarak oturan ve geçimlerini çöpten hurda toplayarak sağlayan Keklik ailesinin dramı, görenlerin yüreğini burkuyor.

2 yıl önce birbirlerini severek evlenen Samet ve Özge Keklik çiftinin bu mutluluğu fazla sürmedi. Çöplerden atık toplayarak geçimini sağlayan Samet Keklik, ayağındaki rahatsızlık sebebiyle Gemlik Devlet Hastanesi acil servisine kaldırıldı. Burada iğne yapıldıktan sonra evine gönderilen Keklik, bir süre sonra şuurunu kaybederek yatağa mahkum oldu. Vücudunun hiçbir tarafını oynatamayan ve konuşamayan Keklik'in hastalığına doktorlar bir teşhis koyamadı. Kızının doğmasına sayılı günler kala tamamen felç olan ve konuşamayan Keklik, babalık duygusunu yaşayamadı. Yatakta kaskatı yatan talihsiz gencin görüntüsü minik kızını ürkütüp ağlatırken, bu dramı görenlerin yürekleri parçalanıyor.

Reklam
Reklam

Bir yandan bebeğine bir yandan da kocasına bakmaya çalışan genç kadın ise severek evlendiği eşinin yanı başında gözyaşlarına boğuldu. Babasının kızını tanımadığını ve bir gün olsun kucağına alıp sevemediğini anlatan Özge Keklik, "Eşim 2 sene önce sapasağlamdı. Bir akşam eve sekerek geldi. Ertesi gün hastaneye gittik, eşime iğne vurup gönderdiler. Durumu gittikçe ağırlaştı. Sonunda kötürüm oldu. Elini ayağını oynatamıyor. Konuşamıyor. Yemeğini bile ağzına bebek gibi veriyorum" dedi.

Babasının çocuğunu tanımadığını ifade eden anne Keklik, "Babası bir gün bile kızımı sevemedi, elinden tutup gezdiremedi. Babalık duygusunu yaşayamadı. Eşim ne iş olursa yapıyordu. Genelde atık toplayarak geçimimizi sağlıyordu. Maddi durumumuz iyi değil. Doktorlar teşhis koyamıyor. Onun tedavi olup iyileşmesini istiyorum" derken gözyaşlarına boğuldu.

1.5 sene önce hurdacılık yaparken Samet'in topallamaya başladığını söyleyen baba Ali Keklik ise, "Çöplerdeki kağıt ve plastik parçalarını toplayarak geçimimizi sağlıyorduk. Ancak bir gün Samet topallayarak eve geldi. Hastanede Samet'e iğne vurup bizi eve gönderdiler. Damar damar üstüne binmiş dediler. Gemlik Devlet Hastanesi daha sonra bizi Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne sevk etti. Burada ise Samet'in tahlilleri yapıldı. Bu tahliller birkaç defa tekrar edildi ve doktorlar oğlumun hastalığına bir

Reklam
Reklam

çare bulamadı. Defalarca çeşitli hastanelere gitmek zorunda kaldık. En sonunda dolmuşa binecek param bile kalmadı. Zaten param olsa bu hale gelmezdik. Oğlum gözümün önünde her gün biraz daha eriyip gidiyor" dedi.

BABA, DOKTORLARIN SAĞLAM RAPORU VERDİĞİNİ İDDİA ETTİ

Oğluna hastane tarafından sağlam raporu verildiğini iddia eden gözü yaşlı baba, "Elini ayağını oynatamıyor. Konuşamıyor. Kızını bile tanımıyor. Böyle birine nasıl sağlam raporu verilebilir?" diye tepki gösterdi.

Samet'in annesi Servet Keklik ise, çocuğunun durumuna bir çare bulunmasını, maddi olarak bir şey talep etmediklerini belirterek sadece oğlunun tedavisinin yapılmasını istedi.

Koluna dövmeyle kendi adını yazdıran kocasının başında sabahlara kadar nöbet tutan Özge Keklik, suyu bile eşine kaşıkla içiriyor. Genç kadın, babasından korktuğu için kızını kocasının kucağına veremediğini söyledi. Babasının hastalığından habersiz bir şekilde şaşkın bakışlarla etrafı gizleyen minik Servet Nur ise sokaktan bulduğu küçük bir oyuncakla vakit geçiriyor. Babasına gitmek istemeyen Servet Nur'un annesi ise babasının kızını elinden tutup gezdireceği günleri hayal ediyor.

Reklam
Reklam

İHA