KIRŞEHİR (AA) - Kırşehir'de, unutulmaya yüz tutan zanaatlardan kalaycılığa gönül veren Ahmet Öncül, baba yadigarı atölyede bu mesleği yaşatmaya çalışıyor.
Çocukluğundan itibaren bakır ve kalay ustası babasının yanında mesleği öğrenen 54 yaşındaki Ahmet Öncül, zor şartlarda da olsa işini en güzel şekilde yapmaya çalışıyor. Kentte bakıra ilgi azalınca üretimi bırakıp kalay işine başlayan, zanaatın son temsilcilerinden Öncül, kalaycılık ölmesin diye çalışmalarını sürdürüyor.
Babasının vefatından sonra mesleği evinin bahçesindeki baba yadigarı atölyede devam ettiren Öncül, AA muhabirine, kalaycılığın unutulmasından duyduğu üzüntüyü ifade etti.
Babasından sonra kentte kalaycı kalmayınca dostlarının ricasıyla mesleği devraldığını anlatan Öncül, hafta içi Uzun Çarşı'da işlettiği züccaciye dükkanında çalıştığını, kalaycılığı ise pazar günleri yaptığını söyledi. Kalaycılığın meşakkatli bir meslek olduğunu belirten Öncül, şöyle konuştu:
"Onun için babam zamanında öğretti ama yapmamı istemedi. Ben dükkanı işlettim, o kalay yaptı. Kalay işine tam manasıyla babam rahmetli olunca başladım diyebilirim. İlk zamanlar ocağı yakmakta bile zorlandım. Sonra ocağı da yaktım, kalayı da yaptım çok şükür. Babamın yaptıklarını görerek, gözümün önüne getirerek başardım. Bu işte bir şey görmeden yapmak mümkün değil."
Bakırın kıymetli ve güzel bir maden olduğunu ama değeri bilinmediği için ustası kalmadığını dile getiren Öncül, bakıra ilgi azalınca kalaycılığın da tükenme noktasına geldiğini aktardı.
Kalaycılığa talep azalınca bunu geçim sağlanacak bir meslek olarak görmediğine işaret eden Öncül, "Ben bu işi hobi gibi yapıyorum artık. Tek gayem meslek ölmesin. İnsanlar bakıra sıcak baksın istiyorum. Bakır güzel bir madendir, saftır, temizdir." diye konuştu.
Öncül, kalaylanmış bakırın kullanan insan için faydalı olduğunu ancak ustasının bazı zorluklar çektiğini belirterek şunları kaydetti:
"Kalay yaparken sürekli kimyasal madde ile iç içesin çünkü bakır kimyasalla temizleniyor, ateşle uğraşıyorsun. Bunun ilaçlanması, asitlenmesi, yıkanması, kumlanması var. Ben bu işi severek yapıyorum. Zaten sevmeden yapılabilecek bir iş değil."