Babacan Spekülasyonları!
Hatırlarsanız seçim öncesi millet vekili aday listelerinin açıklanması için son bir iki saat kala BIST -800 puan civarındayken, Ali Babacan'ın Ak Parti'den yeniden aday gösterildiği bilgisi açıklanınca +800 civarında bir kapanış yaşamıştık. Piyasa Babacan'ın adaylığını net bir şekilde pozitif değerlemişti. Şimdi de bir Babacan etkisinden bahsedebiliriz. Ama bu sefer ters bir etki gördüğümüzü düşünüyorum!
Yeni hükümette sayın Babacan'ın adının ekonomi kadrolarında geçmiyor olması spekülasyonu yapılıyor. Ali Babacan konusunu önceki hükümet kurulması aşamalarında da işlemiştik. Babacan ekonomi dışında kalırsa, gelecek yeni ekonomi ekibinin özellikle faiz politikaları üzerinde değişiklik yapacağı beklentisi piyasaları tedirgin ediyor. Yabancı yatırımcılar da, Babacan ismini sevdikleri için, bu söylentilerden olumsuz etkileniyor olabilirler. Benim fikrimi biliyorsunuz. Sayın Babacan'ın çok dengeli, güven veren, sakin ve ekonomiye hakim bir politikacı izlenimi verdiği konusunda hemfikirim. Ancak, ekonominin başına geçtiği ilk yıldan bu güne kadar hala cari açık, yetersiz üretim, katma değerli üretim eksikliği, fason sanayi, yüksek faiz ve enflasyon sorunu, kur riskleri yaşıyorsak o zaman başarısı konusunda şüpheliyim.
Neyse, ben çok ciddi bir oy ile iktidara gelmiş olan bir hükümetin ekonomi kadroları ve ekonomi politikalarının olası değişikliğinin ilk anda olumsuz bir piyasa etkisi yaşansa da, bu olası olumsuz etkinin kalıcı olmasını beklemiyorum. Bu nedenle düşüşlerin alım fırsatı olarak kullanılması görüşündeyim.
Suriye'ye Kara Harekatı Riski Etkisi!
Türkiye'nin bir süredir Suriye'ye kara harekatı yapacağı spekülasyonları yapılıyor. Dün ABD Dış İşleri Bakanı J.Kerry, ''Türkiye ile operasyonları başlatıyoruz'' deyince, bu risk ciddileşti diye olumsuz bir piyasa etkisi yaşamış olabiliriz. Ama bu konuda sonradan gelen haberler, karadan bir asker göndermenin söz konusu olmadığını, Suriye'deki Türkmen ve muhalif güçlerin havadan ve karadan silah gücü ile destekleneceği şeklinde. Ben tek başına Türkiye'nin Suriye'ye girmeyi düşünmeyeceği görüşündeyim. Çoklu bir koalisyon ile böyle bir müdahale fazla risk yaratmayacaktır. Umarım yine de buna gerek kalmaz.
FED tutanaklarının açıklanacak olması, Almanya'da yaşanan terör ihbarlarının etkisi yine karışık bir piyasa görmemize neden olabilir. İşte zaten bu tip farklı iç ve dış etlenler nedeniyle bu süreçte endeks genelinde değil de, hisse bazında düşünmenin daha doğru olacağını yazıyordum. Dikkat ederseniz hisse bazlı bir çok hareket her şeye rağmen de olsa yaşanıyor.
Ancak artık her an dünya ve Türkiye için yeni ve infial yaratabilecek bir terör riski söz konusu. Umarım bu risk gerçekleşmez. Ama yaşanabilecek içte ve dışta büyük bir terör eylemi, o gün için tüm piyasaları sarsacak etki yaratacaktır. Bu risk bir süre yaşamaya alışmamız gereken bir risk olarak kalacaktır.
Yukarıda belirttiğim ve aklıma gelmemiş olan her türlü risk, aslında teknik olarak sorun diye gördüğümüz gap boşluklarının kapanmasını sağlayabilir. Gap'ler kapandığı takdirde daha güvenli bir piyasadan söz edebiliriz. Kısacası olası düşüşler benim açımdan uygun alım fırsatlarını doğurabilecek gelişmeler olur.
NOT: Yazı 08:51'de borsaanalizci.com'da yayınlanmıştır!
Saygılarımla
Aydın Eroğlu
Stratejist
Finans Yazarı
Twitter: @_Stratejist_