Babacan: "Kürt konferansı propaganda zemini olmamalı"

Dışişleri Bakanı Ali Babacan, Irak'ta toplanması planlanan Kürt konferansının "herhangi bir terör örgütünün propaganda yapacağı bir zemin haline kesinlikle dönüşmemesi gerektiğini" söyledi.

Babacan, STV'de dün gece katıldığı bir programda sorular üzerine gelecek aylarda toplanması öngörülen Kürt konferansına ilişkin görüşlerini anlattı.

Bu konferansın aslında 3-4 aydır gündemde olan bir konu olduğunu hatırlatan Babacan, ilk gündeme geldiğinde Mesud Barzani'nin bu fikri kendileriyle paylaşması üzerine konferansın zamanlaması, gündemi ve davetlilerinin hassas bir konu olduğunu ve iyi planlanması gerektiğini söylediklerini kaydetti.

Reklam
Reklam

Babacan, bu konferansın "bazı istenmeyen unsurlar için bir propaganda ortamı haline dönüştürülmemesi ve eğer bu niyetler varsa bunun baştan engellenmesi gerektiğini, eğer gerçekten amaca uygun bir konferans yapılırsa bunun Türkiye tarafından memnuniyetle karşılanacağını" belirttiklerini de aktardı. Babacan, konferansın zamanının henüz belli olmadığını, çalışmaların sürdüğünü hatırlatarak şunları kaydetti:

"Burada önemli olan sonuç almak. Biz genel anlamda olumlu bakıyoruz ama bir hata yapıp da bunun gündemi, içeriği ve katılımcılarında farklı bir tablo ortaya çıkmaması önemli. Ama ben bu hassasiyeti göstereceklerine eminim. Çünkü bunun düzenleme amacı, 'bu işe nihai bir sonu nasıl verebiliriz.' Farklı gruplarca bunu istişare edip, 'Bugünün Irak ve Türkiye'sinde buna cidden yer yok artık, bunun cidden sona ermesi gerekiyor' gibi bir ortak duruş ortaya çıkarsa bu faydalı olacaktır."

Bakan Babacan, terör örgütü PKK'nın konferansa katılımına ilişkin soru üzerine de şöyle konuştu:

"Dediğim gibi orasının herhangi bir terör örgütünün propaganda yapacağı bir zemin haline kesinlikle dönüşmemesi lazım. Bu konferans fikri, zaten kendilerinin ortaya attığı bir fikir. Yani Irak'ın kuzeyindeki yerel yönetim bu fikri gündeme getirdi. Bunun da temel amacı, PKK ile alakalı artık Kürt gruplar arasında bir fikir birliği oluşturabilmek. Artık bugün 2009 yılında, Irak'ın hızla normalleştiği bir dönemde, Türkiye'nin hızla artık farklı bir kategoride olduğu, temel haklar ve demokrasi alanlarında bu kadar açılım yaptığı bir dönemde, bu örgütün varlığı 'yanlış zamanda yanlış bir unsur.' Yani bunun amacı bu. Zaten Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani'nin açıklamalarında da görülüyor. Umarız ki hedefine, bu amaca uygun bir şekilde düzenlenir. Beklentileri çok yükseltmek de belki doğru değil. 'Bu konferans yapılacak ve her şey çözülecek' demek de doğru değil, ama bir enstrümandır. Amacına uygun şekilde yapıldığı sürece biz destekleriz, ki bu onların kendi tercihleridir."

Reklam
Reklam

AA