Babaçay köyündeki selde 4 kişiyi kurtaran gencin ailesiyle sel sularına kapıldığı belirlendi

Sele kapılan Hayrettin Demirbaş'ın annesi ile bir kardeşinin cansız bedenine ulaşıldığı, kendisi ile diğer kardeşinin ise halen bulunamadığı öğrenildi - Demirtaş'ın selden kurtardığı çocukluk arkadaşı Emirhan Ün: - "Yıkılmayacağını düşünerek evden çıkmadılar. Dört can kurtardı. Beni, dedemi, babaannemi, halamı. Dört can verdi. Tek umudum cenazesi çıksın, mezarını bilelim"

SİNOP (AA) - FATİH MEHMET KÜRKÇÜ - Sinop'un Ayancık ilçesine bağlı Babaçay köyünde yaşanan selde ailesiyle sulara kapılarak kaybolan Hayrettin Demirbaş'ın, kısa süre önce komşularını sel sularından kurtardığı ortaya çıktı.

Babaçay köyünde 11 Ağustos'ta şiddetli yağışların ardından yaşanan selde pek çok kişi sulara kapıldı. Annesi ve iki kardeşiyle sele kapılan 21 yaşındaki Hayrettin Demirbaş'ın bundan kısa süre önce komşuları Emirhan ile dedesi Fikri, babaannesi Lütfiye ve halası Fatoş Ün'ü kurtardığı belirlendi.

Reklam
Reklam

Demirtaş'ın çocukluk arkadaşı Emirhan Ün, AA muhabirine, selin başladığı saatlerde uyandığını, hayvanlarını çözerek kurtardığını, daha sonra dedesinin evine gittiğini söyledi.

Dedesi ve babaannesini uyandırarak evden çıkarmak istediği sırada çayın yanındaki ahırları sel sularının yıktığını anlatan Ün, "Ahır yıkılınca su bizim eve hücum etti. En son dışarı çıktığımda su boğazımdaydı. Kendimi hemen çatının üzerine attım. Bağırdım. Hayrettin ile evlerimiz karşı karşıyaydı. Camdan çıktı. Birbirimizi duyma şansımız hiç yok. 'Bana ip at.' tarzında gösterdim. Çocuk gitti, evden halat attı." dedi.

Halatı kendisinin beline, arkadaşının ise karşı tarafta elektrik direğine bağladığını belirten Ün, şöyle devam etti:

"Bir tarafını da eline doladı. Ben kendimi selin içine attım. Beni çekti. Birkaç dakika dinlendikten sonra birbirimizi bağladık. Sonra gitti dedemi bağladı, sırtlandı aldı. Babaannemi geldi, sırtlandı aldı. Halam vardı, onu geldi sırtlandı aldı. Bizi aldıktan sonra onların evinin önünde 10 dakika bekledik. Kepçe geldi. İhtiyarları kepçenin kovasına doldurduk. Dedim ki, 'Hayrettin siz de gelin. Rahmetli İlknur yenge, çoluk çocuk camda. İlknur yengeye de dedim, 'Çocuğun üstüne bir mont giydir, siz de binin, ne olacağı belli olmaz.' Hayrettin bana, 'Zaten ihtiyarlar korktu, siz gidin.' dedi. Biz gittik, onlar çıkmamışlar evden. Benden sonra Turgut abi, Murat abi de söylemiş, kepçe bir iki defa kapıya gelmiş, evden çıkaramamışlar."

Reklam
Reklam

Ün, arkadaşı Hayrettin'in yanı sıra annesi İlknur ve kardeşleri Alperen ile Gülbahar Demirtaş'ın sel sularını kapıldığını dile getirerek, arkadaşının babasının il dışında çalıştığını, ağabeyinin ise vatani görevini yaptığını kaydetti.

Selden günler sonra İlknur ile kızı Gülbahar Demirtaş'ın cesetlerine ulaşıldığını aktaran Ün, Hayrettin ile Alperen Demirtaş'ın ise halen bulunamadığını ifade etti.

Ün, "Yıkılmayacağını düşünerek evden çıkmadılar. Dört can kurtardı. Beni, dedemi, babaannemi, halamı. Dört can verdi. Tek umudum cenazesi çıksın, mezarını bilelim." diye konuştu.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: