Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın iddianamesinde, Yunus G.’nin ağırlaştırılmış ömür boyu hapsi istendi. İddianameye göre, Şeyma G., sevdiği genç F.T.’yle birlikteliği uzun sürmeyince tekrar evine döndü.
Gizli yardımcılar var
Ailesinden baskı gören Şeyma G., her fırsatta evden kaçtı, bulunup ailesine teslim edildi. Son kaçışında 2 kişinin tecavüz ettiği Şeyma G., bir süre Kız Yetiştirme Yurdu’nda kaldı. İstanbul’dan Diyarbakır’a dönmeye karar veren genç kız, otobüste tanıştığı kişi tarafından zorla çalıştırıldı. İddianamede, Şeyma G.’nin ağzının kapatıldığı banttaki parmak izinin ağabeyi Yunus G.’ye ait olduğu, ancak ağabeyinin bunu reddettiği belirtildi.
Savcı, “Şeyma G.’nin yaşadığı hayat tarzı ile ailesinin yaşam tarzı arasındaki aykırılık nedeniyle Yunus G. tarafından, henüz açık kimlikleri tespit edilemeyen kişilerin de iştirakiyle tasarlanarak öldürüldüğü hususunda çok kuvvetli suç şüphesinin bulunduğunu, olayın ‘töre’ cinayeti olduğu kanısına vardığını” belirtti. Yasa dışı Hizbul Tahrir örgütüne üye olduğu da öne sürülen Yunus G., polisteki ifadesinde, “Töre gereği ben de öldürdüm” demişti.(DHA)