Ergenlik en hassas dönem...
İngiltere’deki köy evinde sıradan bir hayatı olan genç kız kendisini bir anda yeni bir çevrede buluyor. 18 yaşındaki genç kızın hayat tarzındaki ve davranışlarındaki değişim bazı şeylerin habercisi olsa da, hiçbir şeyden haberi olmayan ailenin aklına uyuşturucu ihtimali bir türlü gelmiyor.
Yeni çevre, yeni davranışlar getiriyor.
Derslerini ve birlikte zaman geçirmeyi çok sevdiği atını, bir anda kenara atan genç kız gün içinde çok fazla uyuklamaya başlıyor. Kendinden yaşça büyük ve uyuşturucu kullanan kişilerle arkadaşlık kurmaya başlaması ise ailenin bazı şeyleri anlaması için yeterli oluyor.
Çaresizlik itirafa götürüyor.
Genç kız annesiyle, eve doğru yaptığı bir yolculukta kendisine yöneltilen sorulara dayanamayıp her şeyi anlatıyor. Annesi davranışlarındaki değişikliğin nedeni olarak istenmeyen bir hamileliği düşünse de, durumun bundan çok daha kötü olduğu genç kızın uyuşturucu itirafından sonra ortaya çıkıyor.
Çevre değişmeyince tedavi de işe yaramıyor.
Bir dönem uyuşturucuyu bırakmaya yaklaşan genç kız, askeri polislik sınavlarına girip, eğitimini başarıyla tamamlıyor. Ailesi, genç kızın bu illetten tamamen kurtulduğunu düşünürken yine her şey başa dönüyor. Askeri polisten, ailesine edilen telefonlarda kızın davranışlarındaki değişimin sebebi soruluyor ve annesi daha fazla dayanamayıp kızının uyuşturucu kullandığını ordu yetkilisine söylüyor. Askeri polislikteki işinden olan genç kız, yine işsiz ve çaresiz bir durumda kalıyor.
Son aşama aileden para çalması
Uyuşturucuya ulaşmak için her yolu deneyen bağımlılar, son çare olarak aileden para çalma yoluna gidiyorlar. Önce iş yerinden para çalarken yakalanan genç kız, daha sonra da annesinin çek defterinden kendisine bin sterlinlik çek yazıp parayı tahsil ediyor. Aile, bu para çalma işinin kesinlikle son sınır olduğuna karar veriyor ve kızlarına dava açıyor. Açılan dava sayesinde mahkeme genç kızı rehabilitasyon merkezine gönderiyor.
Yoksunluk kriziyle gelen çaresizlik
Kızının kontrolsüz ağlama ve kusmalara neden olan yoksunluk krizine girmesine daha fazla dayanamayan anne, kızına bu durumun üstesinden nasıl gelebileceklerini soruyor ve genç kız tek çarenin uyuşturucu olduğunu söylüyor. Genç kızın tarifiyle uyuşturucu satıcısının olduğu bölgeye giden anne, kızı uyuşturucu alırken arabada sağ salim dönmesini beklemekten başka bir şey yapamıyor. Talihsiz anne o anları, “Ter döküyor ve kusuyordu, histerik bir şekilde titreyerek ağlıyordu. Çaresizdi ve çok hasta hissediyordu. Köşeye sıkışmış gibi hissettim ve yapabileceğim başka bir şey yoktu” diyerek anlatıyor. Şu anda rehabilitasyon merkezinde tedavisi devam eden genç kızın bu illetten kurtulmak için uzun bir yolu var. "Kızım beş yıldır bu durumda, elbette beş dakikada düzelmeyecek" diyerek durumu kabullenen anne, ailesinin bütün gücüyle ona destek olduğunu söylüyor. Peki siz çocuğunuzun uyuşturucu kullandığını nasıl anlarsınız?
Koku pek çok şey anlatıyor
Çocuğunuz arkadaşlarıyla vakit geçirip eve döndüğünde yaptığınız sıradan konuşmaların arasında kıyafetlerini ve nefesini koklamak pek çok ipucu sağlar.
Gözlerine bakın
Uyuşturucu madde kullanımından sonra göz bebeklerinin büyüdüğü ve gözlerin kızardığı uzmanlar tarafından söyleniyor. Çocuğunuzla konuşurken gözlerine biraz daha fazla ilgi göstermek nasıl bir ortamdan geldiği ve ne tükettiği hakkında fikir verebilir.
Tavırlarına dikkat edin
Ani gelen sinirlenme, sebepsiz gergin tavırlar, histerik bir şekilde atılan kahkahalar ve sürekli yorgunluk da uyuşturucu madde kullanımının işaretleri olabilir. Çocuğunuzun hareketlerindeki ani değişimleri fark etmek, erken müdahale şansınızı arttırır.
Arabasında değişiklik var mı?
Uyuşturucunun karaktere olan etkisi araba gibi nesnelerin kullanımında da ortaya çıkıyor. Arabaya sinen alışılmadık kokular, yerlerde yuvarlanan ve ne olduğunu bilmediğiniz cisimler uyuşturucu kullanımının habercileri olabilir. Çocuğunuzun arabasında alışılmadık cisimler gördüğünüzde bunların ne olduğunu rencide etmeden öğrenmeye çalışın.
Çocuğunuzun odasını aramak doğru mudur?
Şüpheleriniz had safhaya çıktıysa ve çocuğunuzdan tatmin edici cevaplar alamıyorsanız, bu seçeneği gözden geçirmelisiniz. Ancak bu süreci çocuğunuzu rencide etmeden tamamlamaya özen gösterin. Uyuşturucu maddelerin en sık saklandığı yerler: Kıyafet çekmecesindeki kıyafetlerin altları veya araları, CD kutuları, kalem veya mücevher kutuları, yatak altı, saksıdaki çiçeklerin toprakları, sayfaları kesilmiş kitapların araları, boş veya sahte ruj kutuları, boş ilaç kutuları, halı veya kilim altı, boş şeker kutuları.