Bağımsız eğitimcilerden hükümete "ruhban okulu" uyarısı

ANKARA (ANKA) - Bağımsız Eğitimciler Sendikası (BES) Genel Başkanı Gürkan Avcı, Heybeliada'da Ruhban Okulu açılmasına yönelik; hükümetin tarihi köklerden mahrum bir yaklaşım sergilediğini ifade ederek, hükümetin konuya daha ciddi yaklaşması gerektiğini söyledi.

Avcı, "Papaz okulu açılmasın demiyoruz, yalnızca konunun ciddiyetle ele alınmasını ve bir devlet kurumuna veya uygun bir ilahiyat fakültesine bağlı olarak açılması gerektiğinin önemine işaret ediyoruz" dedi. BES Genel Başkanı Gürkan Avcı, ruhban okullarının açılmasının AB'nin Türkiye'den beklediği ‘açılımlar' arasında yer aldığını ve ABD Başkanı Barack Obama'nın Ankara ziyaretinde açılmasını temenni ettiğini anımsattı. Başbakan Tayyip Erdoğan'ın ise "Sen kalkıp Batı Trakya'da benim vatandaşımın seçmiş olduğu bir müftüyü resmi olarak seni tanıyorum demezsen, olmaz. Ama tanırsan açılabilir" dediğini anımsatan Avcı, "Heybeliada'daki Ruhban Okulu konusunda hükümetin izlediği politikayı tarihi köklerden mahrum bir yaklaşım olarak değerlendiriyorum" dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı ve Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu'ya uyarıda bulunan Avcı, Kıbrıs Rum Kesimi'nin AB üyesi olacağı dönemde Londra ve Zürich antlaşmalarından doğan haklarını kullanarak üyeliğe engel olmaması için Türkiye'ye "nice sözler" verildiğini anımsattı. Avcı, "Bunlardan hiçbiri tutulmadı. Rumlar AB üyesi olarak Türkiye'nin önündeki en büyük engel haline geldi. Bu nedenle ABD ve AB'nin gönlünü yapmak, Türk kamuoyumu ikna edecek mantıksal popülist yaklaşımlar sergileme lüksümüz kalmamıştır" dedi. Patrikhane'nin statüsünün Lozan'da belirlendiğini kaydeden Avcı, "sözlerini şöyle sürdürdü:

Reklam
Reklam

"Heybeliada'dan yetişecek 200 tane papazla gençlik hristiyan mı olacak sanki?' diyen Milli Eğitim eski bakanı Sayın Hüseyin Çelik'in, eski Cumhurbaşkanımız rahmetli Özal'ın PKK terör örgütü için ‘dağdaki üç beş çapulcu' tanımlamasını artan misyoner faaliyetleriyle birlikte hatırlanması yerinde olur. Biz Heybeliada Papaz okulu açılmasın demiyoruz, yalnızca konunun ciddiyetle ele alınmasını ve bir devlet kurumuna veya uygun bir ilahiyat fakültesine bağlı olarak açılması gerektiğinin önemine işaret ediyoruz."