Baharın korkulu rüyası "alerjik rinit"

Çocuk Alerji ve Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Akçay: - "Özellikle mevsim değişimlerinde, birçok hastada grip ve polen alerjisi karıştırılmaktadır. Bu yüzden gereksiz ilaç tedavileri ve hatta antibiyotik uygulamaları yapılmaktadır. Oysa polen alerjisi ve grip birbirinden ayrılabilir" - "İlkbahar ve yaz mevsimleri çoğu kişiyi mutlu etmektedir ancak alerjisi olan bireyler için bahar mevsimi, her tarafta uçuşan polen, burun akıntısı, hapşırma, gözlerde kızarıklık, kaşıntı, uyku sorunları, gün içinde devam eden yorgunluk anlamına geliyor" - "Alerjik nezle belirtileri varsa teşhisinin konulması gerekir. Uzmanlar tarafından alerji testi yapılmalı ve polenlere, ev tozu akarlarına, küfe, evcil hayvanlara karşı alerjinin olup olmadığı anlaşılmalıdır"

İSTANBUL (AA) - HATİCE ŞENSES - Çocuk Alerji ve Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Akçay, özellikle mevsim değişimlerinde birçok hastada grip ve polen alerjisinin karıştırıldığını belirterek, "Bu yüzden gereksiz ilaç tedavileri ve hatta antibiyotik uygulamaları yapılmaktadır. Oysa polen alerjisi ve grip birbirinden ayrılabilir." dedi.

Akçay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, grip ve alerjik nezlenin belirtileri birbirine benzediği için sıklıkla karıştırıldığını, bu nedenle iki hastalığın da nasıl ayrılabileceğinin birçok kişi tarafından merak edildiğini aktardı.

Reklam
Reklam

Gribin, özellikle soğuk kış aylarında ya da mevsim geçişlerinde insanların en büyük sorunlarından biri haline geldiğini dile getiren Akçay, birçok insanın özellikle belli dönemlerde gribin etkisi altına girerek sosyal hayat ile aile ve iş hayatında birçok olumsuz durumla karşılaştığını kaydetti.

Prof. Dr. Akçay, gribin oldukça bulaşıcı bir hastalık olduğuna işaret ederek, sorunun, enfeksiyonlar nedeniyle ortaya çıkarak kişinin solunum yollarında yaşamını sürdüren virüslerin vücutta meydana getirdiği hasara bağlı olarak rahatsızlık veren ve yaşam kalitesini düşüren bir durum olduğunu bildirdi.

Hastalığın kişiden kişiye bulaşıcı bir özellik göstererek, vücuda girmesinin ardından yaklaşık 2 gün içerisinde etkilerini gösterdiğini anlatan Akçay, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Özellikle mevsim değişimlerinde birçok hastada grip ve polen alerjisi karıştırılmaktadır. Bu yüzden gereksiz ilaç tedavileri ve hatta antibiyotik uygulamaları yapılmaktadır. Oysa polen alerjisi ve grip birbirinden ayrılabilir. Alerjik nezleyi düşündüren bulguları; şikayetler alerjenle temas halinde ve her yıl bahar aylarında oluyorsa, burunda, boğazda, kulaklarda kaşıntı, hapşırmanın arka arkaya defalarca olması, beraberinde su gibi ve bol miktarda burun akıntısının bulunması, gözlerde kaşıntı, kızarıklık ve sulanma yakınmaları, burunda zaman zaman tıkanıklık, geçmişte veya aynı anda ciltte egzama veya ürtiker ataklarının görülmesi, ailenin diğer üyeleri arasında, özellikle kardeş ve akrabalarda benzer yakınmaları olan kişilerin varlığı ve tüm bunların yanında ateş görülmemesi şeklinde sıralayabiliriz. Özellikle uzun süreli bu şikayetleri yaşayan hastaların alerji ile ilgili tetkiklerini yapması gereklidir. Koku hissi kaybı varsa, sarı-yeşil akıntı oluyorsa, tek taraflı burun tıkanıklığı varsa, yüksek ateş görülüyorsa akla enfeksiyon getirilmelidir."

Reklam
Reklam

- "Alerjiler tedavi edildiğinde yaşam kalitesi de artıyor"

Prof. Dr. Ahmet Akçay, "İlkbahar ve yaz mevsimleri çoğu kişiyi mutlu etmektedir ancak alerjisi olan bireyler için bahar mevsimi, her tarafta uçuşan polen, burun akıntısı, hapşırma, gözlerde kızarıklık, kaşıntı, uyku sorunları, gün içinde devam eden yorgunluk anlamına geliyor." dedi.

Alerji uzmanlarının "alerjik rinit" olarak adlandırdıkları bu sorunun her geçen gün daha çok insanın sosyal yaşamını etkilediğine dikkati çeken Akçay, "Sorun, alerji uzmanı tarafından tedavi edilirse, hastanın hayat kalitesi iş ve okul hayatı düzeliyor ancak tedavi edilmediğinde astımla sonuçlanan daha tehlikeli bir süreç başlıyor. Alerji ile ilgili şikayetler başladığında, mutlaka alerji uzmanlarına başvurmak gerekiyor." ifadelerini kullandı.

Akçay, alerjik nezle belirtilerinin görülmesi halinde yapılması gerekenlere de değinerek, sözlerini şöyle tamamladı:

"Alerjik nezle belirtileri varsa teşhisinin konulması gerekir. Bunun için doğumdan 18 yaşına kadar olan çocuklarda çocuk alerji uzmanları, 18 yaşından büyüklerde yetişkin alerji uzmanları bu konuda eğitim alan hekimlerdir. Bu uzmanlar tarafından alerji testi yapılmalı ve polenlere, ev tozu akarlarına, küfe, evcil hayvanlara karşı alerjinin olup olmadığı anlaşılmalıdır. Sadece alerji testi ile teşhis konulmuyor. Alerji testinde polen alerjisi çıkmışsa, polen mevsiminde alerji belirtileri ortaya çıkıyor mu sorgulanmalıdır. Polen mevsiminde şikayet olmuyorsa polen alerjisi çıkmasının anlamı yoktur. Alerjik nezle teşhisi konulmuşsa ilaç tedavisi ve belirtilerin tekrarlamaması için korunma yöntemleri ve alerji aşı tedavisi yapılabilmektedir. Alerjik nezle belirtileri için doktorun önereceği ilaç tedavileriyle belirtiler kontrol altına alınabilir. Polen alerjisi teşhisi konulmuşsa alerji testine göre hangi aşının yapılacağı kararının verilmesinde fayda vardır. Alerji aşıları da dil altı aşı ve cilt altı enjeksiyon aşısı olarak karşımıza çıkmaktadır. Sonuç olarak alerjik nezle ve gribin birbirinden ayrılması ve alerjik nezle belirtileri varsa alerji uzmanlarınca teşhis konulup tedavi edilmesi gerekmektedir."

Reklam
Reklam
Anahtar Kelimeler: