Bahçeli: Erdoğan patentli yargı kuşatması

Bahçeli, “AKP’nin kendi yargısını oluşturma çabalarının hayırlarına olmayacağını ve bir gün ters tepeceğini herkes mutlaka yaşayarak görecektir” dedi.

ANKARA (ANKA) -MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, HSYK seçimlerini, “Yargıdaki siyasi operasyon büyük ölçüde tamamlanmıştır. Anayasa Mahkemesi kuşatmasının tamamlanmasını takiben sıranın Yargıtay ve Danıştay’a gelmesi beklenmektedir” şeklinde değerlendirdi. Bahçeli, “AKP’nin kendi yargısını oluşturma çabalarının hayırlarına olmayacağını ve bir gün ters tepeceğini herkes mutlaka yaşayarak görecektir” dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin Meclis grup toplantısında, gündemdeki konuları değerlendirdi. PKK’nın sözde eylemsizlik kararını değerlendiren Bahçeli, terör örgütünün 31 Ekim tarihiyle ilgili rencide edici mesajların kamuoyuna ulaştırıldığını belirterek “Sicilinde dayatma ve tavizlere boyun eğmeyle ilgili sayısız örnek bulunan AKP zihniyetinin, bundan sonra nasıl bir yol ve yöntem izleyeceği bizim açımızdan önem kazanmıştır” dedi.

Reklam
Reklam

-“MASUMLAR YALNIZCA MAVİ MARMARA’DA ÖLMEDİ”-

Sürecin PKK’nın ve İmralı canisinin siyasi anlamda güçlenmesine ve yığınak yapmasına yol açtığını vurgulayan Bahçeli, şöyle konuştu:

“Ne var ki, AKP hükümetinin, verdiği bütün tavizlere ve boyun eğmelere rağmen, Kandil’deki bataklığın kurutulmaması ve hainlerin inlerinde, cinayetleri için hazırlık yapmaları tam bir kepazelik olarak hükümetin yakasına yapışmıştır. Bu zillete sessiz kalan Başbakan Erdoğan’ın; Mavi Marmara’da hunharca saldırarak vatandaşlarımızı katleden İsrail’i, ABD’nin kınamamasını, teröre verilen bir destek olarak yorumlaması çok inandırıcı değildir. Elbette bu mesele bizim için de önemlidir ve İsrail’in özür dilemesi ve tazminat ödemesi bir an önce gerçekleşmelidir. Ancak masumlar yalnızca Mavi Marmara gemisinde ölmemiştir.”

-ABD’YE ELEŞTİRİ-

“Irak’ın kuzeyinin hamiliğini kimin yaptığının, Kandil’e kimin operasyon yaptırmadığının ve istihbarat paylaşımı yapılıyor diyerek süreci kimin oyaladığı’nın ayan beyan ortada olduğunu dile getiren Bahçeli, ABD’yi eleştirdi. “ABD’yi İsrail’in küstahça saldırısı konusunda eleştiren Başbakan Erdoğan, Irak’ın kuzeyinden sızan terörist unsurlara göz yumulmasına neden aynı öfkeyle karşılık vermemektedir?” diye soran Bahçeli, “Başbakan Erdoğan İsrail meselesinde sahte diklenmeler, ucuz kabadayılıklar yaparken, Irak’ın kuzeyindeki fitnenin arkasındaki güçle model ortaklığı yapmaktan geri durmamaktadır. Zannedersiniz ki 31 Mayıs 2010 tarihinden bu tarafa milletimizin selameti için 60 günlük görevlimiz boşu boşuna hayatını kaybetmiştir. Bu kahramanların hesabını kim verecektir?” diye konuştu.

Reklam
Reklam

-ANADİL UYARISI-

Başbakan Erdoğan’ın ‘kokuşmuş siyaseti’nin artık milletin tam anlamıyla farkına varması gerektiğini dile getiren Bahçeli, anadil tartışmalarını da değerlendirdi. Bahçeli, “Unutmamalıyız ki resmileşmiş ve kamuya mal olmuş ayrı diller etrafında toplanan alt etnik grupları, tek millet idealinde ve tarafından tutmak mümkün değildir” uyarısında bulundu. “Sosyolojik ufalanma” riskinin şaka ya da vehmin ürünü olmadığını kaydeden Bahçeli, alt kimliklerin duygusal boyut kazanmasının, öncelikle Başbakan Erdoğan’ın ve hükümetinin ‘kirli politikaları’nın sonucunda gerçekleştiğini savundu. Sürecin hızlandığını ve bölücü taleplerin şantajların gölgesinde yoğunlaştığını ifade eden Bahçeli, “Nitekim ‘Demokratik Türkiye, özerk Kürdistan’ beklentileri eşliğinde, milletimizi ve devletimizi parçalayacak öneriler, hükümetin hoşgörülü tutumundan dolayı gemi azıya almıştır. Bu noktaya gelinmesinde elbette Başbakan Erdoğan’ın affedilmez hataları ve pişkince söz ve tavırları etkili olmuştur. Suçlu tüm ayıbıyla bellidir ve ortadadır” diye konuştu.

Reklam
Reklam

-“HESAP SORACAĞIZ”-

Başbakan Erdoğan’ın Kızılcahamam Kampı’ndaki sözlerini de değerlendiren Bahçeli, Türkiye’nin böylesi bir zihniye tarafından yönetiliyor olması ve çivilerinin birer birer sökülmesinin tam bir talihsizlik olduğunu söyledi. Bahçeli “Hiç kimse şüphe etmesin ki, milletimizden aldığımız destekle, melanete çanak tutanlardan, ihanete kol kanat gerenlerden ve bizi birbirimizden koparmaya çalışan demokrasi maskeli fitne zihniyetlerden mutlaka hesap soracağız” dedi.

-“TÜRKİYE BU ŞAİBELERDEN KURTULMALIDIR”-

Bahçeli, grup konuşmasında, 8’nci Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın ve Eşref Bitlis’in ölümüyle ilgili tartışmalara da değindi. Özal’ın başta ailesi olmak üzere bir çok kişinin ölümü ile ilgili şüphelerini dile getirdiğini kaydeden Bahçeli şunları söyledi:

“Türkiye Cumhuriyeti, Cumhurbaşkanı’nı koruyamayacak kadar aciz ve takatsiz bir ülke değildir. Çankaya Köşkü, mütareke döneminin işbirlikçi sarayı gibi çaresiz, güçsüz ve zavallı bir mekan olmamıştır. Orada kim bulunursa bulunsun, vücut bütünlüğü, güvenliği milletimizin namusuna ve şerefine emanettir. Bu tartışmaların son bulması için yürütülen soruşturma bir an önce sonuçlandırılmalı ve milletimizin kafasında oluşan soru işaretleri ortadan kaldırılmalıdır. İmralı canisinin rahmetli Özal’ın ölümüyle ilgili yorum yapması ve Hakka kavuştuğa aynı günde kendisiyle görüşüleceğini dile getirmesi ilginç ve manidar bir durumu da ortaya çıkarmıştır. Burada terör konusuyla Özal’ın ölümü ilişkilendirilmeye çalışılmıştır. Artık rahmetli Özal’ın ölümünün üzerindeki sır ve gizem mutlaka aralanmalı, milletimizin şüpheleri bir an önce giderilmelidir. Eşref Bitlis’in ölümüyle ilgili tereddütler de ivedilikle giderilmeli, konu bütün yönleriyle açığa kavuşturulmalıdır. Geldiğimiz bugünkü aşamada AKP hükümetini bu iki önemli mesele üzerine kararlılıkla eğilmeye davet ediyorum.”

Reklam
Reklam

-“ARINÇ’A SUİKAST İDDİALARIYLA İLGİLİ BİLGİ VE BELGELER AÇIKLANSIN”-

Arınç’a suikast iddialarını da hatırlatan Bahçeli, bu konuda hangi bilgi ve belgelere ulaşıldığının bir an önce açıklanmasını istedi. Bahçeli “Türkiye’yi bir ara en üst düzeyde meşgul eden ve kozmik odalara girilmesinin de gerekçesi olan bu suikast iddiasının ne boyutta olduğunu milletimiz bilmelidir ve aynı zamanda da gerçekleri öğrenmesi hakkıdır. Türkiye bu şaibelerden kesin olarak kurtulmalıdır, karanlık mihrakların operasyon arenası olmaktan sıyrılmalıdır. Başbakan Erdoğan bu kuşkulu vakaları gecikmeksizin çözüme kavuşturmalıdır, aksi takdirde suni çekişmelerden memnun olduğu sonucuna varacağız” diye konuştu.

-“BOŞ SÖZLERE HERKESİN KARNI TOK”-

Bahçeli grup toplantısında ekonomideki gelişmeleri de değerlendirdi. 17 Ekim’in Dünya Yoksullukla Mücadele Günü olduğunu hatırlatan Bahçeli, AKP’nin uyguladığı politikaların yoksulu daha da yoksullaştırdığını savundu. Yoksulluk ve sefaletin her tarafa yayıldığını belirten Bahçeli, domates, et ve ekmek fiyatlarını eleştirdi. Bahçeli “Boş sözlere herkesin karnı toktur ve hayalleri gerçekmiş gibi sunma kurnazlığına kapılacak kimse de bulunmamaktadır. Tekirdağlı kardeşim bunalmış, Karamanlı vatandaşım yorulmuş, Şırnaklı kardeşim aç uyumuş ama Başbakan’a göre her şey güllük gülistanlık olmuştur. Milletin alın terini, yolsuzluk kanallarıyla yandaşlarına sevk etmenin, söndürdüğün hayallerin, aç bıraktığın gariplerin, ekmeğini aldığın biçarelerin hesabını da mutlaka vereceksin” diye konuştu.

Reklam
Reklam

-“KAŞIKLA VERİP KEPÇEYLE ALIYOR”-

Tarım ve hayvancılık alanında da sorunların gün geçtikçe arttığına dikkat çeken Bahçeli, ithalatın gerekçesi olarak sunulan ucuz et alım politikasının, tam bir uydurmadan ibaret olduğunu söyledi. Bahçeli et ithalatıyla Türkiye’ye değişik ve sağlıksız et türlerinin girme riskinin de arttığını ifade ederek vatandaşların AKP’nin marazi hayvancılık politikasından dolayı pahalı et yemeye mahkum ve mecbur hale getirildiğini söyledi. Bahçeli “AKP milletimize pahalı et yedirmenin ve hayvancılığı perişan etmenin siyasi faturasına mutlaka maruz kalacak ve bunun altından da kalkamayacaktır. Bugün kasaptan, manavdan kim boynu bükük çıkıyorsa bilsin ki bunun sebebi hükümettir. Emeklilerimizi komik zamlarla avutan Başbakan, verdiğini, etten, yumurtadan, peynirden, sütten, yoğurttan ve sebzeden fazlasıyla çıkarmaktadır. Kaşıkla verip kepçeyle geri alan asıl bu iktidardır” diye konuştu.

-“SIRADA YARGITAY VE DANIŞTAY VAR”-

Bahçeli grup konuşmasının sonunda ise HSYK seçimlerini değerlendirdi. Türkiye’nin Başbakan Erdoğan patentli bir yargı kuşatması ve kriziyle karşı karşıya olduğunu kaydeden Bahçeli, Başbakan’ın ilk hedef olarak gördüğü HSYK’nın yeniden tanziminde önemli bir aşamanın geride bırakıldığını söyledi. Bahçeli HSYK’ya Adalet Bakanlığı’nın hazırladığı listenin blok olarak seçildiğini ifade ederek “Bu şekilde yargıdaki siyasi operasyon büyük ölçüde tamamlanmıştır. Anayasa Mahkemesi kuşatmasının tamamlanmasını takiben sıranın Yargıtay ve Danıştay’a gelmesi beklenmektedir. Bilinmelidir ki, siyasetin yargıya müdahalesi, yargıyı yandaş hale getirmesi ve yargının bağımsızlığını ve tarafsızlığını kaybederek siyasi düşüncelerden etkilenmesi Türkiye’ye yapılacak en büyük kötülüktür. AKP’nin kendi yargısını oluşturma çabalarının ise hayırlarına olmayacağını ve bir gün ters tepeceğini herkes mutlaka yaşayarak görecektir” diye konuştu.

Reklam
Reklam