Bahçeli: Milli Irade Ya Iktidara Devam Demeli, Veyahut Da Yıkıp Atmalı (2)

"AKP İSTEDİ DİYE YÜRÜYÜŞÜMÜZDEN VAZGEÇMEYİZ" MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Bozüyük'ten sonra geldiği Bilecik'te Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitingde halka hitap etti.

"AKP İSTEDİ DİYE YÜRÜYÜŞÜMÜZDEN VAZGEÇMEYİZ"
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Bozüyük'ten sonra geldiği Bilecik'te Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitingde halka hitap etti. Yaklaşık 4 bin kişiye hitap eden Bahçeli tarihe, ecdada, şehitlere ve bayrağa sahip çıkmak için yürüdüklerini belirterek şunları söyledi:
"Ortak geçmişten gelip ortak geleceği kucaklamak için yürüyoruz. Milli değerler etrafında kenetlenmek için yürüyoruz. Türkiye'nin onurunu yüceltmek, milli birliği, milli kimliği, üniter milli devleti müdafaa için yürüyor, yürüyor, yürüyoruz. Durmuyoruz, duraklamıyoruz, dinlenmiyoruz, geri çekilmiyoruz.Yürüyüşümüzden vatansızlar rahatsızdır.Yürüyüşümüzden Türk düşmanları korkmaktadır. Yürüyüşümüzden ecdadımıza katliamcı diyen entrikacılar kaygılanmaktadır. Çünkü bizim yürüyüşümüz Türk milletinin barış, huzur ve kardeşliğine hizmettir. Çünkü bizim yürüyüşümüz Türkiye'nin kurtuluşuna, Türklüğün yükselişine, kuruluş felsefesinin ihyasına kilitlenmiştir. AKP istedi diye yürüyüşümüzden vazgeçmeyiz. Kan kardeşi PKK, siyasi ikizi HDP gocundu diye yolumuzdan dönmeyiz. Çözülme süreci zarar görüyor, batı böyle istiyor, cinayet projeleri şöyle buyuruyor diye ülkülerimizden de asla ayrılmayız. Diyarbakır'da Serok, Bilecik'te Yörük maskesi takan Davutoğlu iyi bilsin ki; biz Milliyetçi Hareket Partisi'yiz. Milliyetçi Hareket Partisi; tavizkar, teslimiyetçi ve tahripkâr zihniyetlere karşı duruşun merkezidir. Biz varken, küresel ayak oyunları amacına ulaşamayacaktır. Biz varken, dayatma, tehdit, açılım, yıkım, çözüm belini doğrultamayacaktır. Biz ayaktayken, ekonomik sömürü, planlanan sosyal ve siyasal felaket sonuç vermeyecektir."
"TÜRKİYE KÖTÜRÜM BİR İKTİDARIN ELİNDE"
Konuşmasında Başbakan Ahmet Davutoğlu'na yüklenen MHP Lideri Bahçeli şöyle devam etti:
"Türkiye kötürüm bir iktidarın elindedir. Başbakan vesayet altında, bakanları uzaktan kumandalıdır. Bugün ülkemizde her şey birbirine karışmıştır. Doğru ile yanlış yer değiştirmiştir. Davutoğlu tezvirat ve dedikoduyla siyaset yapılacağını zannetmektedir. AKP'nin vizyonu yoktur. Heyecanı yoktur. Geleceği yoktur. Adaleti yoktur. Ahlakı yoktur. İzanı yoktur. Kökü ve kimliği yoktur. Milli ve manevi değerleri sıfırı tüketmiştir. AKP yok hükmündedir. AKP lafta iktidardır, gerçekte ise iktidarsızlığın pençesindedir. Tek adamlık planları yapan Erdoğan, AKP'yi hücrelerine kadar elinde tutmaktadır. Erdoğan AKP'nin fiili eş genel başkanı olarak paralel ve korsan mitinglerle yasa ve Anayasa'yı açıktan çiğnemektedir. Hukuk devre dışıdır. Tarafsızlık saha dışındadır. Şeref ve namus üstüne edilen yeminler gündem dışıdır. Devlet terbiyesi, devlet umuru kenardadır. 'Alışılmış Cumhurbaşkanı olmayacağım' diyen Erdoğan, yıkım ve parçalanmanın alıştırmalarını alışık olduğu yöntemlerle icra ve ifa etmektedir. Maksadı başkanlık sistemine geçebilmek için AKP'ye oy toplamaktır. Amacı PKK ve HDP'yle yeni Anayasa yazmak, yeni Türkiye isimli yıkımın temellerini kazmaktır. Bilecik oynanan rezil oyunu görmektedir."
"HARAMZADELER"
Bilecik'in işsiz ve gelirsiz olduğunu ifade eden Bahçeli, "Fakat haramzadeler Ankara'ya 1 milyar 370 milyon lira değerinde bin yüz elli odalı kaçak ve karanlık saray yaptırmıştır. Bilecik, 'Çiftçinin hali ne olacak, hayat pahalılığı ne zaman bitecek' merakındadır; 17-25 Aralıkçılar hazineyi hortumlamakla meşguldür. Erdoğan ve Davutoğlu ise asgari ücreti yok mu arttıran diye bağırmakta, bizim teklifimizi alaya almaktadır. İşsizler iş kaygısındadır, Erdoğan ise 'İş beğendiremiyoruz, Vietnam'dan şoför getiriyoruz' mazeretine sığınmaktadır" dedi.
DAVUTOĞLU'NA SÜLEYMAN ŞAH ELEŞTİRİSİ
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun 15 Mayıs'ta Bilecek'e geldiğini anımsatarak, "Davutoğlu şaşkın, şuursuz, ufuksuz, yönsüz ve dengesizdir. Bildiğiniz gibi bu saray hafiyesi, bu saray tebaası 15 Mayıs'ta buraya gelmiştir. Ve Bilecik'e Süleyman Şah'tan selam getirdiğini söylemiştir. Sayın Davutoğlu bu neyin selamıdır? Süleyman Şah Türbesini bırakıp kaçmanın mı selamıdır? Saygı Karakolu'nu bombalamanın mı selamıdır? Vatan topraklarını peşkeş çekmenin mi selamıdır?Bu selam neyin nesidir? Süleyman Şah'ın bedduasını alanların, selam getirmesi kara mizahtır. Davutoğlu 25 Ocak 2015 günü, Diyarbakır'da Kobani'yi selamlıyor, Kobanililerin alnından öpüyor, Kobani'yi tarihi emanet olarak görüyordu. Kürtçe'yi Türkçe kadar öğrenmekten bahsediyordu. Serok Ahmet olmakla övünüyordu. Şimdi bu Davutoğlu Süleyman Şah'tan selam getiriyor. Ancak geçmişte Kandil'i selamlarken aklına Süleyman Şah gelmiyordu. Aziz ecdadımızın kemiklerini sandıklara koyup evden eve nakliye araçlarına koyarken, Ertuğrul Gazi'nin muhterem babasına hürmet etmiyordu. Davutoğlu tükenmiş, dağılmış, sarayda omurga kaybı yaşamış bir siyasetçi olarak tarihe şimdiden geçmiştir. Şeyh Edebali'nin huzuruna çıkıp, siyaseti bu aziz büyüğümüzün ahlakıyla yapacağını kendi kendine mırıldanması ise baştan ayağa yalan ve ucuz istismardır. Davutoğlu AKP'deki düşüşü gördükçe şoka girmekte, siyasi felç geçirmektedir. Zira 7 Haziran akşamı defteri dürülecektir" dedi.
"CAHİL MİSİN MÜFTERİ Mİ? ÇAMUR MUSUN MÜNAFIK MI?"
Başbakan Davutoğlu'nun Yozgat'taki konuşmasında, 28 Şubat döneminde başörtüsü yasağının geldiğini ifade ettiğini söyleyerek şöyle devam etti:
"Zulmün diz boyu olduğunu söylemiş, iktidarda da bizim bulunduğumuzu hayasızca ileri sürmüştür. Merhum Menderes asılırken MHP neredeydi diyen Davutoğlu bir kez daha mayına basmış, ters köşeye yatmıştır. Bilecik'ten Davutoğlu'na çağrıda bulunuyorum: Eğer 28 Şubat sürecinde MHP'nin iktidarda olduğunu ispat etmezsen namertsin. Eğer 28 Şubat'ta MHP'nin sorumluluk üstlendiğini hemen, çok acil somut delilleriyle ortaya çıkaramazsan siyasi şeref yoksunu olmaktan kurtulamayacaksın. Davutoğlu haberin olsun, yine çuvalladın, yine yaş tahtaya bastın. Cahil misin müfteri mi? Çamur musun münafık mı? Sayın Davutoğlu sen kimsin? Bu desteksiz atışları, bu yalan dolanı sana kimler öğretti? Milliyetçi Hareket'i 28 Şubat'ta iktidarda göstermek en hafif tabirle Türk milletine küfür, maneviyata saplanan zehirli hançerdir. 12 Eylül'ün gölgesinde palazlanan, darbelerin yan ürünü olan Davutoğlu ve zihniyeti değil midir? 28 Şubat'ın beşiğinde sallanan, kundağında pışpışlanan Davutoğlu ve zihniyeti değil midir? Yalancı bir şahıstan Başbakan olur mu? Paralel dediklerinin elinden tutup devlete yerleştiren, sonra da dönüp darbe yapıyorlar, inlerine gireceğiz diyen çürümüş bir anlayıştan bu ülkeye, bu millete hayır gelir mi? Davutoğlu bilesin ki, iki yanlıştan bir doğru çıkmaz. Ne var ki dört rüşvetçiden Yüce Divan çıkar ve adaletin şamarı kafanıza iner, çok yakında da arka arkaya inecektir."
Devlet Bahçeli, Türkiye'nin MHP iktidarıyla, milli varlığına, tarihi misyonuna sahip çıkarak bugün içinde bulunduğu ataletten kurtulacağını söyleyeerk " Ülkemizi 2023'de bölgesel güç ve küresel aktör, 2053'te de küresel güç mertebesine çıkaracağız. Hedeflerimiz büyük, ülkülerimiz berrak ve herkesi kapsamaktadır. Kaynaklarını hesaplayarak açıkladığımız plan ve projelerimiz bir yönüyle iktidar programıdır" dedi.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: