Bahçeli'den Bozkurt Çıkışı: "onların Yaptığı Burnu Kesik Bmc Gibi"

OSMANİYE (İHA) – MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 'bozkurt' işareti yapan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ı esprili bir şekilde eleştirerek, "Onların yaptığı burnu kesik BMC gibi" dedi.MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Osmaniye ziyaretinin ikinci gününde ilk durağı Toprakkale ilçesi oldu. Burada düzenlenen mitingde yaklaşık 2 bin kişiye seslenen Bahçeli, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu kurt işareti yaparak oy avcılığı yapmakla suçladı. Kurt işaretinin nasıl yapıldığını da gösteren Bahçeli, "Bize göre kurt şudur. Ama bunlar yaparken şöyle yapıyor, burnu kesik BMC gibi. Bu kurdu bu şekliyle yapanlar kimler şu vaziyette, Amerika’da ki heavy metalcilerdir onlar. Bush'un kızı da bunu yapıyor böyle. Bizim Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı kurdun ne olduğunu bilmediği gibi burnu kesik kurdu da kendisine oy avcılığı zannediyor. Bülent Arınç da çıkmış bunun ukalalığını yapıyor. Kurdun ne olduğunu Kadirli'de gösterecek misiniz" dedi.Sandığa sahip çıkmanın gereğini vurgulayan Bahçeli, "Diyelim ki Toprakkale’de yakınımızda bir okul vardır, orada 40 sandık bulunmaktadır.12 nolu sandıkta A partisi 11 oy almıştır. Akşam sayım sırasında görevli olan arkadaşımız bir ihmalkarlık yaptığında birileri orda 11’in sağına veya soluna 1 ilave ettiği takdirde A partisinin oyu orada 111 gözükür. 111 az bir oy değildir. Birkaç sandıkta değişik oranlarda sayılarda böyle hile ve çalıntı varsa o zaman belediye başkanlığını hak edenler değil, haksız rekabette kazananlar olacaktır" diye konuştu.Toprakkale ilçesindeki konuşmasının ardından Kadirli ilçesinde düzenlenen mitinge katılan Bahçeli, Kadirli'de yine hükümeti eleştirdi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a seslenen Bahçeli, "Sen zaten komplo ile gelmişsin, komplo sana yabancı değil. Belki de seni getirenler acaba şimdi de komployla mı götürmek istiyorlar" dedi.Bahçeli konuşmasını şöyle sürdürdü:"Şimdi burada bazı konuları hatırlatmakta yarar vardır. Sayın Başbakan kendisini sütten çıkmış kaşık zannediyor, acaba öylemi değil mi gelin hep beraber bir düşünelim. Şöyle geçmişe doğru hafızamızı yoklayarak bu güne gelelim. Şimdi sayın Başbakan'ın kullandığı iki tane sözcük var. Birisi komplo, birisi montaj. Acaba komployu kim yapıyor, niçin yapıyor. Adalet ve Kalkınma Partisi'ne komplo yapılmış mıdır yoksa Adalet ve Kalkınma Partisi bir komployla mı iktidar olmuştur. Gelin buna bir bakalım. 3 Kasım 2002 seçimlerinden sonra 14 Kasım 2002 tarihinde 58. hükümet kurulmuştur. 58. hükümeti kuran ve Başbakan olarak sorumluluğu üstlenen şimdiki Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül'dür. Neden Abdullah Gül'dür. Çünkü Sayın Recep Tayyip Erdoğan milletvekili olma yeterliliğine sahip olmadığı için milletvekili olamamıştır. Partisi hükümet olacak çoğunluğu alınca hükümeti yakın bir arkadaşı olan Abdullah Gül tarafından kurmasını istemiştir. O zamanki Cumhurbaşkanı da hükümet kurma yetkisini Sayın Abdullah Gül'e vermiştir. Böylece 58. hükümet kurulmuştur. Aradan zaman geçmiştir, 14 Mart 2003 tarihinde bu kez Recep Tayyip Erdoğan tarafından 59. hükümet kurulmuştur. Şimdi değerli vatandaşlarım. Başta AK Parti'ye oy vermiş, destek vermiş, il, ilçe teşkilatlarını kurmuş kardeşlerim hep beraber bir düşünelim.14 Kasım 2002 ile 14 Mart 2003 tarihinde milletvekili olma yeterliliğine sahip olmayan AK Parti Genel Başkanı ne olmuşta 59. hükümetini kurmuştur. Buranın bir karanlık aralık olduğunu herkesin görmesi ve anlaması lazımdır. Bu 116 günde ne olmuştur. Siirt'ten bir milletvekili istifa ettirilmiştir. Bir yasa değişikliği ile ara seçim yaptırılmıştır. Cumhuriyet Halk Partisi de buna destek vermiştir. Sonra ara seçim yapıldıktan sonra Sayın Başbakan milletvekili olmuştur. Ankara'ya gelip Abdullah Gül'ün istifasıyla yeni hükümeti kurma görevini üstlenmiştir. O zaman bu nasıl bir kuvvettir. Bu nasıl güçlü iç ve dış odaklardır. Milletvekili olamayana hemen çözüm buluyorlar, seçimden daha çıkalı aylar olmamış. Sonra milletvekili oluyor, sonra kalkıyor başbakan oluyor. Arkasından da 59., 60., 61. hükümetleri kuruyor. Şimdi bir yolsuzluk ve rüşvet bahanesiyle tam 100 günden beri bana komplo yapıldı diye niye sızlanıp duruyorsun. Sen zaten komplo ile gelmişsin, komplo sana yabancı değil. Belki de seni getirenler acaba şimdi de komployla mı götürmek istiyorlar."