Bakan Ağbal: “birçok Avrupa Ülkesi İstihdamda 2009 Noktasına Gelemezken, Biz Önemli İlerlemeler Kaydettik”

Maliye Bakanı Naci Ağbal, birçok Avrupa ülkesi istihdamda hala 2009 noktasına gelemezken Türkiye’ninönemli ilerlemeler kaydettiğini söyledi.Sakarya Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odası tarafından düzenlenen “Türkiye Ekonomisi ve Reform Günleri” toplantısı, Maliye Bakanı Naci Ağbal’ın katılımıyla gerçekleşti. Toplantıya Sakarya Valisi Hüseyin Avni Coş, Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu ve davetliler katıldı. Kürsüye çıkarak bir konuşma yapan Bakan Ağbal, “2009’dan bu yana Türkiye ekonomisi yaklaşık 7 milyon insanına yeni iş imkanı sağlamıştır. Aynı dönemde Avrupa Birliğine bakıyoruz, daha yeni 2009’daki istihdam seviyelerine gelmiştir. Bu son derece önemlidir. Bugün İspanya’da, İtalya’da, Belçika’da, birçok başka Avrupa ülkesinde hala istihdam seviyesi 2009 noktasına gelmiş değil. Halbuki biz bu dönemde çok ciddi anlamda istihdam önemli ilerlemeler kaydettik” diye konuştu.“Hedef Türkiye’yi dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına sokmak”Hedeflerinin Türkiye’yi dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına sokmak olduğunu söyleyen Bakan Ağbal, “Bir yerde fabrika yapıyorsunuz. Bu fabrikanın limana erişimi için belki de özel bir yol yapılması lazım. Özel bir demiryolu bağlantısı yapılması lazım. Devlet olarak fabrikaya özel yapma garantisi veriyoruz. Karayolları Genel Müdürlüğü siz fabrikanın inşaatına başladığınız zaman Karayolları da yol yapımına başlayacak. Eş zamanlı olarak fabrikaya özel bu yatırımı yapacağız. Bu yatırım kapsamında izin, tahsis, ruhsat onların hiçbiri yok. Sıfır bürokrasiyle bu yatırımlar gerçekleşecek. İnşallah 2023 vizyonumuz içerisinde Türkiye’yi dünyanın ilk 10 ekonomisi içine sokma hedefi var. Bu süper teşvik sistemi ile ülkede müthiş yatırımların olmasını sağlayacağız” şeklinde konuştu.“Bu yapısal reformdur”Bakan Ağbal, anayasa değişikliğinin yasama-yürütme-yargı ilişkilerini düzenleyen bir reform olduğunu belirterek, “Hem yasamada, hem yürütmede hem de yargıda yönetim sistemleri bakımından ciddi kapsamlı değişiklikler yapıyoruz. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ön plana çıksa da aslında yasamanın kendisi, yürütmenin kendisi, kendi içinde ve yargıda köklü değişiklik yapıyoruz. Onun için getirilen anayasa değişikliği kendi içinde bütünlük oluşturan, kendi içinde kendini bütünleyen yepyeni yasama-yürütme-yargı ilişkilerini düzenleyen bir reform. Bu yapısal reformdur. Reformlar farklı farlı sistemlerde olur. Ama yönetim sistemi reformu Türkiye’yi ileriye taşıyacak yapısal reformdur. Yönetimde ve siyasette istikrar en önemsediğimiz konudur. Bunun bu ülkeye ne kadar zarar verdiğini 1990’lı yıllarda, 80’li yıllarda hep beraber yaşadık” ifadelerini kullandı.