Akdağ, yaptığı açıklamada, Türkiye'de gerçekleşen tüm ölümlerin ilk sırasında yer alan kalp-damar hastalıklarından korunmanın, sağlıklı beslenme, sigara ve alkolün öldürücü zararları konularında oluşacak toplumsal bilinçle mümkün olacağını ifade etti.
Akdağ, "Hayvansal kaynaklı gıdaların yoğun olarak tüketimi, yemeklerin aşırı yağlı pişirilmesi, meyve ve sebze tüketiminin yeterli düzeyde olmaması ve fiziksel aktivitelerin yetersizliği, yüksek tansiyon, sigara ve alkol kullanımı, şişmanlık ve diyabet, kalp-damar hastalıklarına yakalanma riskini artıran faktörlerin başında yer alıyor" dedi.
Kalp-damar hastalıklarının oluşumunu önlemek için beslenmede doymuş yağ oranının azaltılması, tekli ve çoklu doymamış yağ asitleri içeren yağların oranının artırılması gerektiğine dikkat çeken Akdağ, "Koroner kalp hastalıklarından korunmak için posa içeren yiyeceklerle meyve-sebze tüketiminin artırılması, besinler yoluyla alınan kolesterole dikkat edilmesi, şeker ve tuzun alt düzeyde tüketilmesi gerekiyor" ifadesini kullandı.
Kalp-damar hastalıklarının yol açtığı ölümlerin önemli bir bölümünün sigaraya bağlı nedenlerden gerçekleştiğini vurgulayan Akdağ, açıklamasında şunları kaydetti: "Sigarada bulunan nikotin, bağımlılık yapma özelliği olan bir maddedir. Sigara dumanın içerdiği katran akciğerlere zarar verirken, karbon monoksit kan dolaşımına girerek pıhtılaşmaya yol açar, atardamarların iç duvarlarına zarar verir ve kalp krizlerine neden olur. Türkiye'de sigaraya bağlı ölümlerin önemli bir bölümü 35-70 yaş arasındaki kişilerde görülüyor. Ne acıdır ki, bu vatandaşlarımız yaşamlarının en verimli 20-25 yılını sigara nedeniyle kaybediyor".
Sigara dumanının, 'pasif içici' durumundaki çocuklar için büyük sağlık sorunlarını da beraberinde getirdiğini vurgulayan Akdağ, çok az sigara dumanına maruz kalan çocukların bile bundan son derece olumsuz etkilenerek kalp-damar hastalıklarına yakalanma risklerinin artığını bildirdi.
(İHA)