Atlantik Council Enerji ve Ekonomik Zirvesi'ne katılan AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış ile Avrupa Parlamentosu temsilcisi Ria Oomen Rujiten arasında AB tartışması yaşandı. Rujiten'in, 'reformların geç kalması, Kıbrıs, idam cezasının yeniden gündeme gelmesi' gibi konulardaki görüşlerine cevap veren Bağış, Türkiye'nin reformlar ve ilişkiler konusunda "donduruldu" ifadesini kabul etmediklerini belirtti.
Türkiye'nin AB ile yürütülen konular kapsamında ilişkilerin dondurulduğu yönündeki değerlendirmenin doğru olmadığını söyledi. AB'nin Türkiye'ye verdiği sözleri tutması gerektiğini ve Türkiye'nin üzerine düşenleri yerine getirmeye çalıştığını belirten Bağış, Kıbrıs probleminin çözümünü ön koşul olarak sunan AB'nin Rum yönetimini üye yapmasını sorgulaması gerektiğini söyledi.
Swiss Otel'de düzenlenen zirveye çok sayıda bürokrat ve sektör temsilcisi katıldı. Bakan Bağış, Avrupa Parlemetosu'ndan Ria Oomen Rujiten ve Gürcü Bakan Aleksi Petriashvili'nin de konuştuğu panelde, AB ile Türkiye ilişkilerini ve siyasi gelişmeleri değerlendirdi. AB'nin sadece siyasi ve ekonomik bir topluluk olmadığını aynı zamanda bir barış projesi olduğunu söyledi. Konuşmasının başında İsrail'in Filistin'e saldırmasını değerlendiren Bağış, girişimi "belirsizlik oluşturmaya çalışmak" olarak niteledi. Bu girişimin barış yanlılarını üzdüğünü belirten Bağış, saldırıyı lanetlediklerini ve karşısında olunması gerektiğini dile getirdi.
AB konusunda Türk seçmeninin bazı konuları sorguladığını belirten Bağış, Türkiye'nin NATO'nun operasyonlarına katılarak destek verdiğini ancak AB'ye üye olamamasının tuhaf olduğunu dile getirdi.
Bu arada, panelde konuşan Avrupa Parlamentosu temsilcisi Rujiten ile karşılıklı AB tartışmasına giren Bağış, Rujiten'nin reformların geç kalması, Kıbrıs, idam cezasının yeniden gündeme gelmesi gibi konu başlıklarına cevap verdi. Bağış, Türkiye'nin reformlar ve ilişkiler konusunda "donduruldu" ifadesini kabul etmediklerini belirtti. Kıbrıs Rum Yönetimi'nin dönem başkanlığı döneminde bir çok faaliyet yürütüldüğünü ifade ederek, Kıbrıs meselesinin Türkiye'nin önüne ön koşul olarak sürüldüğünü anlattı. Kıbrıs konusunda Türkiye'nin eleştirilmesinin haksız olduğunun altını çizen Bağış, Rumların başkanlığı dönemi sorgulanırken AB'nin, sorunlu bir yeri neden üye yaptığını sorgulaması gerektiğini belirtti. Bağış ayrıca AB'nin geçmişte Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile ilişkileri geliştirme kararı aldığını belirterek bu kararın uygulanmasını beklediklerini ifade etti.
Reformlar konusunda yavaş davranıldığı eleştirilerini de değerlendiren Bağış , hukuk reformu yapılarak 35 bin kişinin cezaevinden çıktığını söyledi. Sorunsuz bir ülke olunmadığını da belirten Bağış, şu anda bile TBMM'de ilgili komisyonda AB kriterlerinden biri olan Ombudsmanlık konusuyla ilgili çalışma yürütüldüğünü anlattı. AB'nin üye ülkelerin ekonomilerini iflasa sürüklediğini de söyleyen Bağış, " biz müflis bir birliğe üye olmak istemiyoruz." dedi.
Bakan Bağış, panel çıkışında gazeteciler İsrail'in Filistin'e yönelik saldırılarını da değerlendirerek saldırının İsrail'in iç politika meselesi olduğunu ifade ederek Filistinlilerin asla yalnız bırakılmayacağını dile getirdi. Paneldeki idam tartışması için de değerlendirme yapan Bağış, konunun Türkiye'deki bir ifade özgürlüğü meselesi olduğunu ve bunun da doğal karşılanması gerektiğini anlattı.
Bakan Bağış, panelin ardından konuk Gürcü Bakan Petriashvili ile baş başa bir görüşme yaptı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz