Bakan Bayraktar: 30 bin varil petrol üretim seviyesine ulaştık

Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Bayraktar, "Şehit Astsubayımız Esma Çevik ve şehit öğretmenimiz Aybüke Yalçın’ın adını verdiğimiz iki sahada şu an itibariyla günlük yaklaşık 30 bin varil ham petrol üretim seviyesine ulaştık. Üretimi 2024 yılı sonunda 100 bin varile çıkarmak üzere çalışmalarımıza yoğun şekilde devam ediyoruz." açıklamasını yaptı.

Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, "Orta Doğu başta olmak üzere Afrika, Kafkasya ve diğer coğrafyalarda Milli şirketlerimiz TPAO ve BOTAŞ ile petrol ve doğal gaz projelerinde yer alacağız." ifadelerini kullandı.

Bayraktar "Şehit Astsubayımız Esma Çevik ve şehit öğretmenimiz Aybüke Yalçın’ın adını verdiğimiz iki sahada şu an itibariyla günlük yaklaşık 30 bin varil ham petrol üretim seviyesine ulaştık. Üretimi 2024 yılı sonunda 100 bin varile çıkarmak üzere çalışmalarımıza yoğun şekilde devam ediyoruz." açıklamasını da yaptı.

Reklam
Reklam

Bakan Bayraktar, "Türkiye'nin büyüyen ve gelişen ekonomisi için mutlaka bu enerji tedarikinin sağlanması lazım. Bunu sağlarken dışa bağımlı kaynaklarla bunu yapmak istemiyoruz. Enerjide tam bağımsız bir ülke olmak istiyoruz." dedi.
Enerji güvenliğini sağlamak için yatırımları sürdürmek zorunda olduklarını anlatan Bayraktar, 21 yıldır olduğu gibi bundan sonra da tüm kaynakları, milletin refah seviyesini yükseltmek, Türkiye ekonomisini daha rekabetçi ve daha güçlü kılabilmek ve gençlere yeni istihdam kaynakları sunabilmek için kullanmaya devam edeceklerini söyledi.

Akkuyu Nükleer Enerji Santraline yönelik eleştirilere değinen Bayraktar, şöyle devam etti:

"Burada 'Dünya nükleerden vazgeçti, biz neden nükleer yapıyoruz' diye eleştiri geldi. Bu kesinlikle doğru değil. Dünyada şu anda aktif 412 santral elektrik üretiyor. Birçok gelişmiş ülkenin elektrik ihtiyacının büyük kısmı nükleer enerjiden karşılanıyor. Şu anda 17 ülkede 58 yeni reaktörün inşası devam ediyor. Dünyada ülkeler ortalama olarak enerji ihtiyacının yüzde 10'unu nükleerden karşılıyor. Biz de elektrik talebimizin yüzde 10'unu nükleerden karşılayalım istiyoruz. Birleşmiş Milletlerdeki iklim değişikliğiyle alakalı Taraflar Konferansında net sıfır emisyon hedefine ulaşabilmek için dünyadaki mevcut nükleer kapasitenin 2050 yılına kadar 3 katına çıkarılması gerektiği konusunda bir deklarasyon yayınlandı. Dünya nükleere doğru gidiyor. Çevreyle alakalı kaygılarımızda ciddiysek mutlaka dünyanın nükleer gücünün artması gerekiyor."

Reklam
Reklam

"BİZİM İZNİMİZE VE RIZAMIZA TABİDİR"

Bayraktar, Akkuyu Nükleer Enerji Santrali projesinin 2010 yılında hükümetler arası anlaşmayla ve TBMM'de onaylanmış bir kanun kapsamındaki hukuki metinle yürütüldüğünü, hukuka uygunsuzluğun söz konusu olmadığını belirterek, tesis ve projelerin Türk şirketi tarafından yürütüldüğünü kaydetti. Bayraktar, "Proje şirketinin yönetimine ilişkin konular, ulusal güvenlik ve ekonomi konularında, ulusal çıkarların korunması amacıyla Türk tarafının yani bizim iznimize ve rızamıza tabidir." dedi.

"Santralin Rus askeri üssüne dönüşeceği" yönündeki iddiaların gerçek dışı olduğunun altını çizen Bayraktar, "Geçen sene 19 Kasım'da Enerji Komisyonumuzu Akkuyu'ya götürdük. CHP Adana Milletvekili Müzeyyen Şevkin de oradaydı. Siz orada Ruslara ait bir radar sistemi gördünüz mü? Oranın bir Rus askeri üssüne dönüşeceği, limanın kontrolünün onlarda olduğu gibi iddialar kesinlikle söz konusu ve doğru değildir." ifadelerini kullandı.

Karadeniz'de uzun süren sismik araştırmalar ve çalışmalar sonucunda bulunan doğal gazın 2,5 yıl gibi rekor bir sürede karaya çıkarıldığını söyledi. Karadeniz gazının nisanda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından karada yakıldığını anımsatan Bayraktar, "Bu gaz şu anda üretilmektedir, evlerimizde, hane halkımızın kullanımına sunulmaktadır. Hedefimiz ilk fazda üretimi 10 milyon metreküpe daha sonra da 40 milyon metreküpe çıkarmaktır. İnşallah bunu da çıkaracağız." diye konuştu.

Reklam
Reklam

Muhalefet milletvekillerinin "Gabar'daki petrol nerede?" dediğini aktaran Bayraktar, "30 bin varil üretime çıktık diyorum. Herhalde sizleri oraya götürüp, üretimi göstermemiz gerekiyor. Oraya gidip, bunları gördükten sonra burada farklı bir ifade kullanmayalım." dedi.

Alparslan Bayraktar, petrol ve doğal keşiflerinin milletin refahını artıracağını, cari açığı düşüreceğini vurguladı.

Bayraktar, 2002'de asgari ücretlinin, aldığı maaşın yüzde 20'siyle elektrik faturası ödediğini, 2023'te ise asgari ücretin yüzde 2,6'sıyla bu faturanın ödenebildiğini belirterek, şöyle konuştu: "Doğal gazda 1 Aralık 2002'de asgari ücretli aldığı ücretin yüzde 25,7'sini doğal gaz faturası için ödüyordu, 1 Aralık 2023'te bu oran yüzde 6'ya düştü." ifadesini kullandı.

GES kapsamında toplam 76 bin megavatlık kapasitenin tahsis edildiğini bildiren Bayraktar, yeni santral kapasitelerinin açılacağını söyledi.

"BİZDE NEDEN PROBLEM OLUYOR, ANLAMAKTA GÜÇLÜK ÇEKİYORUM"

Bayraktar, yaz saati uygulamasına ilişkin soru üzerine ise şunları kaydetti:

Reklam
Reklam

"Türkiye'de 1940 yılında yaz saati uygulamasının Avrupa ile aynı tarihlerde yapılmasına karar verilmiş. 1962-1972 arasında Türkiye'de aralıklı olarak bugünkü gibi yaz saati uygulaması yapılmış. 1978-1984 arasında ise sürekli yaz saati uygulanmasına geçilmiş. 1984'ten sonra da Batı ile daha uyumlu olabilmek için yaz saati uygulaması değiştirilmiş. Biz 20 Kasım 2015'te İstanbul Teknik Üniversitesi ile bir protokol kapsamında yaz saati uygulamasının enerji verimliliğine etkisini araştırmışız. Burada 11 kişilik bir akademisyen heyeti var. Bu heyetin içinde psikoloji danışmanlık ve rehberlik bölümü uzmanları, sosyologlar ve diğer teknik arkadaşlar var... İstanbul'da güneş saat 8.20'de ağarıyor, Paris'te saat 8.34'te, Berlin'de yine saat 8.30'da. Oralarda hiçbir problem olmuyor, bizde neden problem oluyor anlamakta güçlük çekiyorum."

Anahtar Kelimeler: