Bakan Davutoğlu: "suriye Halkı Kendi Geleceğini Temin Edecek İmkanlara Kavuşturulmalıdır"

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Esad'a Suriye halkına şiddet uygulamaması yönünde defalarca uyarılarda bulunduklarını ancak dinletemediklerini belirterek, "Suriye, Suriye halkına aittir ve Suriye halkı kendi geleceğini temin edecek imkanlara kavuşturulmalıdır" dedi.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov ile yaptığı ortak basın toplantısı sonrası gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Suriye'deki son gelişmeleri değerlendiren Davutoğlu, "Türkiye Suriye'deki durumdan en fazla etkilenen ülke. Mülteci sayısı 200 bin. Dışarıdaki sayısı 100 bini geçiyor. Dolayısıyla olağanüstü bir risk oluşturuyor bizim için. Türkiye'nin mültecilerin için yaptığı yardımlar 700 milyon doları aştı. Bunu söylerken uluslararası toplumun duyarsızlığını iade etmek istiyorum yoksa biz her türlü fedakarlığına her zaman hazırız. Esad rejimin sınırlarımızdaki şehirler füze saldırıları, birkaç kez sınırımızı ihlal ederek yürüttüğü saldırılar nedeniyle bir güvenlik riski var. Esad rejimini şu veya bu şekilde çökmesiyle doğabilecek kaotik durumla ilgili güvenlik sıkıntılarımı var. Krizin en başından beri Esad'a halkına böyle bir şiddet uygulamaması için çok telkinde bulunduk ama dinletemedik. Sayın Lavrov da ciddi çabalarda bulunda ancak şu ana kadar diplomatik bir çözüme ulaşamadık" dedi.

Türkiye'nin Suriye halkının sıkıntılarını paylaşmaya devam edeceğini söyleyen Davutoğlu, "Türkiye kendi güvenliği sözkonusu olduğu zaman her türlü tedbiri almadan çekinmeyecektir. Bütün uluslararası toplum, başta Birleşmiş Milletler olmak üzere yapmamız gereken kanın durdurulması ve Suriye halkının iradesi doğrultusunda Suriye'nin önünün açmak. Suriye Suriye halkına aittir ve Suriye halkı kendi geleceğini temin edecek imkanlara kavuşturulmalıdır. Bu yönde atılacak her adımda Türkiye aktif rol almaya hazırdır" diye konuştu.

Haftasonu gerçekleştirilecek Suriye'ni Dostları Toplantısı'na da değinen Davutoğlu, şunları söyledi:

"Suriye'de 100 bini aşkın kardeşimizi kaybettik. 1 milyonu aşkın insan mülteci durumunda. Sadece bizim kamplarda son iki yılda kendi evini köyünü tanımadan doğan 3 bini aşkın çocuk var. 30 bini aşkın çocuk okul eğitim alıyor bizim kamplarda. Bunlar insani boyut. Bizim içini önemli olan bu insani trajedinin durması. Bunun için çeşitli yöntemler denedik. Bu mekanizmalardan birisi de Suriye'nin Dostları Grubu".

Ortadoğu'da nükleer silah aranması konusunda yapılması planlanan toplantıya ilişkin olarak, "Uluslararası normda Ortadoğu'da yaşanacak olumsuzluk bütün dünyayı etkiler. Nükleer konuda uluslararası normlar bütün ülkeler tarafından uygulanmalı. Yaşanacak bir olumsuzluğun herkesi etkileyeceği aşikar. Ortadoğu'nun zaten çok fazla konvansiyonel sorunlarla etkilendiğini düşünürsek kimyasal ve nükleer silahlardan arınması hedef olmalı. İran nükleer müzakerelere hep destek verdik. Aynı kuralların İsrail için de geçerli olması gerek. Hiçbir ülkenin ayrıcalığı olmamalı. Bunun da yolu uluslararası konvansiyonellerle Ortadoğu'nun nükleer silahlardan arınmasıdır. Türkiye bu yönde atılacak her adımı destekleyecek. Umut ederim Bu toplantı biran önce gerçekleşir. Bir seferlik toplantı değil bu silahlardan arındırılıcaya kadar sürmeli" ifadelerini kullandı.

Bakan Davutoğlu, Kıbrıs konusunda ise yeni seçimlerin barış için önemli bir fırsat olduğunu belirterek, "Umut ediyoruz ki en kısa zamanda kapsamlı görüşme olur sonuç için. Doğalgaz için de Kıbrıs'ın doğal kaynakları bütün Kıbrıslılara aittir. Hiçbiri tarafın doğal kaynakları tek taraflı olarak monopolize etmek tekeline almaya hakkı yoktur. Doğal kaynaklar fırsattır. Bu barışı temin etmeye yardımcı olacaktır. Bütün bu kaynakların birlikte kullanılması için bir mekanizma oluşturulur. Bu kaynakları barışı ve istikrarı temin edecektir" şeklinde konuştu.