Bakan Günay: Türkiye'nin geleceğini barış, kardeşlik içinde kurmaya çalışıyoruz

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, halkın içindeki zenginliği ve kültür farkını istismar etmeden, "hepsi birdir, hepsi bizimdir" sayarak, Türkiye'nin geleceğini barış, kardeşlik içinde kurmaya çalıştıklarını söyledi.
Adapazarı Belediyesi tarafından yaptırılan Orhangazi Kültür Merkezi'nin açılış töreninde konuşan Bakan Günay, Sakarya'nın, geçmiş yıllarda yanlış ve özensiz yerleşimin bedellerini ödediğini ifade etti. Yanlışlardan ders çıkardıklarını kaydeden Günay, "Aslında sanıyorum ki ovalara tarım yapmak için yamaçlara da şehir kurmak için bakmak gerekirken, biz büyük ovalara şehir kurmanın bedellerini ödedik. Burada da ödedik, buradan Tokat'a kadar, Karadeniz fay hattı boyunca ödedik. Artık bu yanlışlardan dersler çıkarıyoruz." dedi.
Türkiye'nin her bakımdan geliştiğini kaydeden Günay, şunları söyledi: "Türkiye bilim, sanayi, ekonomi, tarım, ticaret, kültür, turizm açısından, her bakımdan gelişiyor. Şu anda dünyanın 16. büyük, Avrupa'nın 6. büyük ekonomisi haline geldik. İnsan gerçekten övünç, gurur ve kıvanç duyuyor. Dünyada en hızlı gelişen, ülkenin büyüme hızını açmış bulunan, üstelik tıkanan yollar, yaşlanan bir Avrupa'nın hemen yanı başında, buna rağmen her bakımdan standartları yükselten bir ülkenin mensubu, yöneticisi olmak, yöneticisi olmayı bırakın, yurttaşı olmak hepimizi gerçekten sevindiriyor."
Bu gelişmenin, insanların yaşamına da yansıması gerektiğine işaret eden Günay, "Şimdi onu yapmaya çalışıyoruz. Türkiye, madem ki gelişiyor ve kalkınıyor, halkımızın bütün hayat standardı yukarıya doğru çekilmelidir, kültür gelişmelidir. Çünkü kültür bizim sadece bu sahne sanatları değil, bütün yaşama standartlarımızın adıdır. Oturmamız, kalkmamız, barınmamız, yerleşmemiz, yememiz, içmemiz, hepsi kültür kavramına giriyor. Şimdi biz bunların hepsinin standartlarını yukarıya çekmeye çalışıyoruz." diye konuştu.
Türkiye çapında kültür merkezlerine yardım etmeye çalıştıklarını anlatan Günay, Türkiye'nin neresinde olursa olsun insanların tiyatro izlemek, sanat izlemek, bir söyleşi dinlemek, bir şairi, yazarı, edebiyatçıyı tanımak gibi hakkı bulunduğunu dile getirdi. Geçmiş yıllarda Türkiye'nin bu açıdan kategorize edildiğini ifade eden Günay, şöyle konuştu:
"Bakın, ülkemizde 63 yıldan beri Ankara'da merkezi bulunan Devlet Tiyatroları var. Devlet Tiyatroları 2003 yılında AK Parti iktidara geldiğinde aşağı yukarı 50 yılını, yarım yüzyılını devirmişti ama Türkiye çapında 25 tane sahne açmıştı. Bu 25 sahnenin 4 tanesi İstanbul'da, 3 tanesi Ankara'da, 2 tanesi İzmir'deydi, geri kalan 15 tanesi de gide gide Gaziantep'e gitmişti. Bunun dışında, Türkiye'de hemen hemen yoktu. Geride bıraktığımız 9 yıl içinde bu 25 sayısını 60'a çıkarıyoruz şu anda. 6 tane senfonimiz var. Mersin, Antalya, İzmir, Bursa, Ankara ve İstanbul'da. Şimdi doğuya da senfoni açıyoruz. Madem ki bu sanatın farklı disiplinleriyle insanımızın, gençlerimizin tanışması gerekiyor, tiyatroda, konserde, sanatta, hangi güzel sanatlar alanı varsa hepsi Türkiye'nin her tarafına gidecek."

"HEPİMİZ BİRİZ VE EŞİTİZ, AYNI HAKLARA SAHİBİZ, AYNI İMKANLARA SAHİP OLACAĞIZ"
Türkiye'nin hiçbir coğrafyasını, hiçbir coğrafyanın hiçbir insanını ötekinden ayırmadıklarını belirten Günay, "Hangi kökenden gelmiş olursanız olun. Doğudan geliniz, batıdan geliniz. Alevi kültüründen geliniz, Sünni kültüründen geliniz. Madem ki hepimiz Türkiye Cumhuriyeti yurttaşıyız, hepimiz cebimizde aynı nüfus kağıdını taşıyoruz, hepimiz biriz ve eşitiz, aynı haklara sahibiz, aynı imkanlara sahip olacağız. Şimdi gerçekleştirmeye çalıştığımız bu. Bu geride bıraktığımız 50 yıldan beri yapılabiliyor olsaydı, bugün yaşadığımız sıkıntıların çoğunu yaşamazdık. Geçmiş yıllarda ne yazık ki toplum kategorize edilmiş, çeşitli ayrımcılıklar üzerinden siyaset üretilmeye çalışılmış, insanların inançları istismar edilmiş, etnik kökenleri istismar edilmiş, o istismar üzerinden politik yapılar oluşmuş, o istismar edilen vatandaş acı çekerken Ankara'da birileri onun sefasını sürmeye çalışmıştı. Halkımızın içindeki herhangi bir zenginliği, herhangi bir kültür farkını biz katiyyen istismar etmeden, "hepsi birdir, hepsi bizimdir" sayarak, Türkiye'nin geleceğini barış, kardeşlik içinde kurmaya çalışıyoruz." ifadesini kullandı.