Bakan Özlü: “türkiye Kendi Otomobilini Tasarlama, Bir Marka Oluşturma Noktasında İddialı, Bundan Vazgeçmeyeceğiz”

Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, yerli otomobilin üretim aşaması için öngörülen hedefin şimdilik 2019 yılı olduğunu kaydederek, “Türkiye kendi otomobilini tasarlama, bir marka oluşturma noktasında iddialı, bundan vazgeçmeyeceğiz” dedi.Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, katıldığı bir televizyon programında açıklamalarda bulundu. Bakan Özlü, sanayide tahmini büyüme rakamlarına ilişkin, “Şimdi ilk 3 çeyrekte baktığımızda, birinci çeyrekte büyüme vardı, üçüncüde bir daralma oldu, ben son çeyrekte büyüme bekliyorum. Hatta bunun ilk işaretleri dünkü açıklanan ihracat rakamları olumlu çıktı biliyorsunuz. O bakımdan 4’üncü çeyrekte bir büyüme bekliyoruz sanayi bakımından. Toplamda da 2016 için yüzde 3’ler mertebesinde bir büyüme bekliyoruz” ifadelerini kullandı.Yerli otomobil konusuna değinen Bakan Özlü, şu değerlendirmelerde bulundu:“Biliyorsunuz yerli otomobil çalışması TÜBİTAK bünyesinde başladı, TÜBİTAK belli bir mesafe kat etti. Ancak bilindiği gibi otomobil konusu aslına ticari ağırlığı daha fazla olan bir konu, teknolojiden ziyade ticari ağırlığı daha fazla olan bir konu. Biz burada iş modeli konusunda bir çalışma yaptık. Yeni bir iş modeli belirledik, burada özel sektörün önde olduğu, devletin desteklediği bir model söz konusu. Yeni iş modeline göre inşallah önümüzdeki günlerde yeni modelle birlikte bu çalışmaya devam edeceğiz. Türkiye kendi otomobilini tasarlama, bir marka oluşturma noktasında iddialı, bundan vazgeçmeyeceğiz. Ama iş modelinde bir düzenleme yapıyoruz, bu da özel sektörün önde olduğu, devletin destek verdiği bir model olacak.”Bakan Özlü, 3 ila 5 arasında bir firmanın iş birliği ile çalışmaları gerçekleşeceğini anımsatarak, aracın teknik yapısına ilişkin, “Otomobil dediğimiz konu tek marka, tek model değil tabi ki, çok sayıda modelin olacağı bir markadan bahsediyoruz. Burada esas konu, Türkiye’nin kendi markasını ortaya koyması, çıkartması, yoksa biz otomobil üretiyoruz. Türkiye’de bakın geçen sene yaklaşık 1,5 milyona yakın otomobil üretildi ve bunların da yüzde 70’in üzerinde yurt dışına ihracatı yapıldı. Dolayısıyla bizim amacımız, bir yerli otomobil üretmekten ziyade yerli bir marka oluşturmak. Bunun için de bir ticari taksi modeli düşünüyoruz, ticari taksi modeliyle başlayıp daha sonraki A segmenti, B segmenti, C segmenti büyümeyi düşünüyoruz” şeklinde konuştu.“Hedefimiz 2019 yılıdır”Yerli otomobilin üretim aşaması için öngörülen hedefin şimdilik 2019 yılı olduğunu kaydeden Bakan Özlü, “Şimdi hedefimiz 2019, 2019’un Mart’ına yetiştirebilmek. Bu tabi firmalarımızın performansına bağlı, onların birbirleriyle entegre olması bağlı, altyapıyı kurmalarına bağlı. Fakat bizim hedefimiz 2019 yılıdır” açıklamasında bulundu.“Bu projede küresel bir başarı hedefliyoruz” diyen Bakan Özlü, konuşmasını şöyle sürdürdü:“Yani sadece Türkiye için otomobil üretmeyeceğiz, dünya için üreteceğiz. Örneğin ticari taksi modeli ürettiğimizde sadece bunu Ankara, İstanbul, Türkiye’deki şehirlerde değil, örneğin New York’a gittiniz, havaalanında indiniz, bir taksi çağırdınız, sizi karşılayacak olan taksinin bir Türk modeli, bir Türk tasarımı, markası olması kuvvetle muhtemel. Yani biz küresel bir başarıyı hedefliyoruz, bütün dünya için bunu yapmayı düşünüyoruz.”“TÜBİTAK’ta ve Bakanlığımız bağlı ilgili kuruluşlarında FETÖ yapılanmasıyla ilgili aşağı yukarı o süreci tamamladık”Bakan Özlü, TÜBİTAK’ta FETÖ yapılanmasına ilişkin, “Bu FETÖ yapılanmasının en çok etkin olduğu ve en çok zarar verdiği kurumların başında TÜBİTAK geliyor. Gerçekten TÜBİTAK’ta ciddi bir örgütlenme olmuş, ciddi bir yapılanma olmuş. Ben zaman zaman söylüyorum, burada da ifade edeyim, 2011’le 2013 yılları arasında, yani yaklaşık 2 yıllık bir sürede TÜBİTAK’a toplam bin 707 personel alınmış. Şimdi bakın TÜBİTAK’ın bu kadar işi yok, bu kadar iş hacmi büyümüş değil, ama alınan personel sayısı aşağı yukarı neredeyse TÜBİTAK’ta çalışanların yarısı. Yani TÜBİTAK’ın toplam personel sayısı 4 bin 500-5 bin dersek, bin 707 rakamı yaklaşık yarısı. Şimdi burada ciddi bir yapılanma olduğu açık. Özellikle bu 17-25 Aralık sürecinden sonra işten çıkarılanlar oldu, ciddi bir işten çıkarma, temizlenme oldu ve fakat 15 Temmuz’dan sonra da biz ciddi bir analiz yaptık, hem Bakanlığımızda, hem TÜBİTAK’ta hak yemeden adil bir şekilde iyi analizler yaparak, iyi istihbarat toplayarak bu çalışmayı sürdürdük. TÜBİTAK’ta ve Bakanlığımız bağlı ilgili kuruluşlarında FETÖ yapılanmasıyla ilgili aşağı yukarı o süreci tamamladık. Yani işten çıkarmalar, açığa almalar, araştırmalar, bu süreci biz tamamladık diye düşünüyoruz” diye konuştu.Özlü, FETÖ yapılanmasına ilişkin tasfiyelerde 440 kişinin 15 Temmuz’dan sonra işten çıkarıldığını vurguladı.50 bin TL KOSGEB kredisiKOSGEB kredisinde 250 bine yakın başvuru olduğunu belirten Bakan Özlü, başvuruların tamamının şartları sağlamadığına dikkat çekerek, “Mesela daha önce bankalara borcu varmış ödeyememiş, yani uzun hadiseler olmuş veya işte FETÖ yapılanmasına takılmış başvurular var, bunları eledikten sonra ve 15 bini de verdikten sonra yaklaşık 206 bin kişi kalıyor vereceğimiz, bunlardan da şartları sağlayan herkese, Sayın Başbakanımızın açıklaması bu konuda oldu, herkese vereceğiz şartları sağlamak kaydıyla” değerlendirmesinde bulundu.Antarktika’ya ‘Bilimsel Araştırma Üssü’Bakan Özlü, Türkiye’nin Antarktika’da ‘Bilimsel Araştırma Üssü’ oluşturacağı yönündeki tartışmalara değinerek, “Şimdi bu konuda hem bir üniversitemizde, hem de Cumhurbaşkanlığımız bünyesinde bir çalışma yapıldı. En son gelinen noktada Cumhurbaşkanlığımız bu görevi Bakanlığımıza tevdi etti, biz yeni sorumluluk aldık. Dolayısıyla Bakanlık olarak kutuplarda, özellikle Antarktika’dan bahsediyoruz, Antarktika’da bir bilim üssü kurmayı, bilimsel projeler yürütmeyi programımıza aldık. Bu daha yeni bir konu, bizim Bakanlığa girişi yeni. Şöyle bir çalışma yapıyoruz: Kutuplarda biliyorsunuz Antarktika’da 15 Kasım-15 Şubat arası yaz dönemi, 15 Şubat’tan sonra kış dönemi geliyor ve çok ciddi bir eksi 80’lere varan bir soğuk söz konusu. Dolayısıyla biz bu yıl içerisinde 15 Kasım tarihi itibariyle kutuplara, Antarktika’ya bir heyet göndermeyi, bir bilim grubu göndermeyi ve bu bilim grubunun bir fizibilite analizi yapmasını öngörüyoruz. Bir çalışma grubunu Antarktika’ya göndereceğiz, orada bir fizibilite etüdü yapacaklar” dedi.