Bakan Soylu'dan flaş açıklama: Dağlarda 700 terörist kaldı

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, terörle mücadeledeki başarıya dikkat çekerek, "Son 2 yılda biz bir yöntem kurduk. Kurduğumuz yöntem; terör örgütüne katılan 1000 kişinin ailesiyle temas kurduk, 'Sabah, akşam, gece, gündüz; çağırın onları buraya, adalete teslim olsunlar' dedim. Şu ana kadar 350'si geri döndü. Terör örgütü, 15 bin adam vardı dağlarda, şu an 700 kişi kaldı" dedi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, sabah saatlerinde geldiği Diyarbakır'da, Polis Özel Harekât Şube Müdürlüğünü ziyaret etti. Bakan Soylu, burada güvenlik güçleriyle sohbet edip, AK Parti İl Başkanlığınca bir düğün salonunda düzenlenen 'Muhtarlar, Sivil Toplum Kuruluşu Temsilcileri ve Kanaat Önderleri Buluşması'na katıldı. AK Parti milletvekilleri Mehdi Eker, Oya Eronat ve Ebubekir Bal, Büyükşehir Belediye Başkan Vekili ve AK Parti Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Cuma Atilla ve AK Parti İl Başkanı Süleyman Serdar Budak'ın da katıldığı buluşmada konuşan İçişleri Bakanı Soylu, kentteki zenginliğe dikkat çekip, bunun değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. Terör örgütü PKK'nın hendek ve çukur eylemleri sırasında kentteki tarihi dokuya zarar verdiğini anlatan Bakan Soylu, "Bu işleri ortaya koyanlar, yani terör örgütü PKK ve onun uluslararası destekçileri, bizi bütün medeniyet kodlarımızdan, bütün medeniyet birikimimizden ve zenginliğimizden uzaklaştırmak istiyorlar. PKK'nın kendisi zaten ladinî (din dışı) bir örgüttür. Bunu herkes bilmektedir. PKK, bizi farklılıklarımızı bir arada tutan tüm değerleri yok etmek, oradan ayrışma elde etmeye çalışmaktadır" diye konuştu.

Reklam
Reklam

'DOĞU'NUN VE GÜNEYDOĞU'NUN MAKUS TALİHİ YENİLMİŞTİR'

Bakan Soylu, çocukluğunda Doğu ve Güneydoğu ile batı arasındaki gelişmişlikle ilgili duyduğu olumsuzlukların 17 yıllık AK Parti iktidarı ile ortadan kaldırıldığını söyledi. Soylu, şunları kaydetti:

"Biz insanız, eksiklik üzere yaratılmışız. Noksandan münezzeh sadece Allah'tır. Eksikten yoksun olan sadece Allah'tır. Ama Türkiye, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinden bugüne kadar 2002'den beri, samimi bir kalple, anlayışla ülkeyi topyekûn kalkındırmaya, bölgesel gelişmişlik farklarını sıfırlamaya, demokrasiyi her noktada hakim kılmaya dönük bir gayret içerisindedir. Önemli mesafeler alınmış ve güzel işler yapılmıştır. Türkiye'nin her tarafında; yol yapısından üniversiteye, havalimanlarından hastanelere kadar pek çok hizmetler götürülmüştür. Benim ülkem sadece yol ağını 3 katına, havalimanlarını 2 katına, üniversitelerini 3 katına çıkarmadı. İhracatından kişi başı milli gelire kadar bütün büyüklükleri olumlu taraflara birkaç kez katlamadı. Başka bir şey daha yaptı. Belki gelecek nesillerimize bırakabileceğimiz en büyük devrimi gerçekleştirdi. Yapılamaz, gerçekleştirilemez denilen bir devrimi gerçekleştirdi. 'Ben' demekten Allah'a sığınırım. Neredeyse buralı insanlar kadar gelip gidiyorum. Türkiye 21'inci asrın başında Allah'a şükür şu noktaya gelmiştir; doğunun batıdan, batının doğudan kalkınma, gelişme olarak bir eksikliğinin bulunmadığı, okulunda öğretmen, hastanesinde doktor olduğu, mezralarına kadar asfaltlarının gittiği, kadın, gençlik, kültür merkezlerinin, spor salonlarının, batıda ne varsa Doğu ve Güneydoğu'da da onun olduğu bir hale tam 17 yıl içerisinde getirilmiştir. Bu çok büyük bir devrimdir. Çocukluğumuzda duyduğumuz Doğu'nun ve Güneydoğu'nun makus talihi yenilmiştir, mağlup edilmiştir. Allah'ımıza hamdolsun. Bunu çok daha ilerilere götürmek bizlerin elindedir. Bizlerin ortaya koyacağı iradedir. Biz bunları samimi bir iradeyle ortaya koyduk."

Reklam
Reklam

'TESLİM OLUP DÖNENLERDEN SADECE 5'İ PKK'YA KATILDI'

Süleyman Soylu, yapıcı devrimler ortaya koyan iradenin karşısında ipleri ve kumandası başkalarının elinde olan bir irade de bulunduğunu ifade etti, konuşmasına şöyle devam etti:

"Bir de karşımızda farlı bir irade var. Saklı olmayan, gayreti, milleti, burada yaşayanlar için olmayan, ipleri, kumandası başkalarının elinde olan bir irade var. Artık hep beraber bunu da tartışmanın zamanı gelmiştir. 40 yıldır PKK bu bölgede terör yapıyor. Asker, polis, sivil şehitler veriyoruz. Çatışmayı sürekli körüklüyorlar. 40 yıldır bölgede yaşayan kardeşlerimizin yarına umutla bakmaya engellemeye, onları mağdur, onları mazlum olma noktasında ortaya koyduğu çatışma kültürüyle sürekli bunu körüklemeye çalışıyor. Kardeşlerimizi sürekli birbirine kırdırmaya çalışıyor. Buradaki ailelerin evlatları ya kandırılarak ya kaçırılarak dağlara götürülüyorlar. Eline silah veriliyor, örgüte dahil ediliyor. Bir şey ifade etmek istiyorum. Oraya gidiyorlar ve hayatları heba oluyor. Size burada resmi bir rakamı açıklayacağım. Dağdan teslim olup gelenlerden, yıllardan beri ancak 5 kişi terör örgütüne tekrar ittihat etti ve katıldı, binlercesi katılmadı. Oradaki bedbahtlığı, o yalan dünyayı, onun bizlere neler yaptığını; 5 kişi, resmi rakam veriyorum."

Reklam
Reklam

'BUNLARIN SİYASİ KOLU HDP, ÇARKIN MAKİNİSTLİĞİNİ YAPMAKTA'

Yaptıkları çalışmayla, terör örgütü saflarından ayrılıp dönenlerden hiçbirinin yeniden terörle irtibat kurmadıklarını belirlediklerini kaydeden Bakan Soylu, şunları dedi:

"Arkadaşlarımıza aylarca çalışma yaptırdım. 'Nedir bu, bu işin sonu nereye gitmektedir? Acaba oradan dönenler, teslim olanlar ailelerinin yanına gidenler, tekrar terör örgütü ile iç içe olmaktadırlar mı?' Karşımıza koskoca bir 'Hayır' çıkmıştır. Aslında çıplak gerçek orada, net bir şekilde anlaşılmaktadır. Oraya gidenlerin 10- 15 gün içerisinde pişman oldukları ama artık işin işten geçtiği ve bir şey yapamadıkları, oradan gelenlerin anlattıkları bizim yüzümüze vurulan çıplak gerçeklerdir. Belki mühendis, doktor olacaktı. Herkesin kabiliyeti olmayabilir, belki namuslu bir esnaf olacak, yuva kuracak, iş yapacak, çoluk çocuğa karışacak insanlar, 3- 5 ahlaksızın sebebine, HDP'deki 3- 5 işgüzarın aracılığıyla dağlarda, mağaralarda heba olmaktadırlar. Bunların siyasi kolu HDP, bu çarkın makinistliğini yapmaktadır. Yine size resmi bir rakam söyleyeceğim. Son 2 yılda biz bir yöntem kurduk. Kurduğumuz yöntem; terör örgütüne katılan 1000 kişinin ailesiyle temas kurduk, 'Sabah, akşam, gece, gündüz; çağırın onları buraya, adalete teslim olsunlar' dedim. Şu ana kadar 350'si geri döndü, son 2 yılda. Bu, aslında herkesin yavaş yavaş bu 11 bin yıllık tarihin, 5 bin yıllık büyük bir medeniyetin herkesin zihnine nasıl işlediğini, artık her birimizin gerçeğe dönmeye başladığını."

Reklam
Reklam

'HİÇBİR VATANDAŞIMIZI TERÖRÜN İNSAFINA BIRAKMAYIZ'

Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde, terör örgütü PKK'nın çukur ve hendek eylemleri dönemi ile şu andaki dönemde gelen turist sayısını da açıklayan Bakan Süleyman Soylu, şunları aktardı:

"Biz tehdit mektuplarını unutmadık. Her yerde anlatıyorum. Bir Diyarbakırlıdan daha fazla anlatıyorum. Biz devlet olarak görevimizi yerine getiriyoruz. Avrupa 1944'te İkinci Dünya Savaşı'nı bitirdi, milyonlarca insan hayatını kaybetti. Ama 1957'de Avrupa Birliği'nin ilk temellerini attılar. Artık böyle işlerle uğraşmıyorlar. PKK 40 yıldır bu millete kandan ve gözyaşından başka ne vermiştir? Koskoca Diyarbakır tarihinin o çukur olaylarında hak ettiği tablo, Diyarbakır'ın tarihiyle, medeniyetiyle, bizle hiç örtüşüyor mu? 2014 seçimlerinde HDP Diyarbakır'a 2015- 2016'daki manzaraları mı vadetmişti. Dünya bu işlerle oyalanmıyor. Bizim koskoca Diyarbakır'ımıza 2015'te 221 bin 129 turist geldi. Peki eylemlerin tırmandığı anlarda ne oldu? 2016'da 221 binden geldik, düştük geldik 122 bin 545'e eylemlerden sonra. İşte koskoca Diyarbakır'a bunu yaptılar. Biz belediyeyi devraldık, yeniden Diyarbakır'ı ayağa kaldırdık. Bugün 2018 sonu itibarıyla Diyarbakır'a gelen yerli yabancı turist sayısı 421 bin 380 kişi olmuş. Bu az rakam değil. Son 16 yılda böyle bir rakama ulaşılamamış. Peki yeterli midir? Hayır. Aynısı Mardin'de, biraz önce verdiğim tarihlerde 800 bin turist gelmişti. Mardin'e 2018'de 3 milyon turist geldi. Bugün Tunceli'de çevirin telefonları, otel arayın 2019'un tamamı için, bulamazsınız. HDP'li bir genç iş için belediyeye gittiği zaman ona sadece Kandil'de iş buluyorlar. Biz sabah akşam terör operasyonlarıyla gündeme gelmek niyetinde değiliz. Hiçbir vatandaşımızı terörün insafına bırakmayız."

Reklam
Reklam

"Bu terör örgütünün taşeronluğunu yapan HDP'yi yakamızdan atmamız lazım" diye sözlerini sürdüren Soylu, şunları dedi:

"Silvan Barajı, Atatürk Barajı'ndan sonra Türkiye'nin sulama maksatlı en büyük ikinci baraj olacaktır. Toplam 235 bin 123 hektar alanın sulanması hedeflenmektedir. Tamamen bittiğinde yaklaşık 305 bin kişiye iş imkanı, yılda 1,1 milyar lira ekonomiye katkı sağlayacaktır. Ayrıca buradan elektrik de üretilecektir. Ama inşaat başladığından bu yana PKK buraya 24 kez saldırdı, 1 askerimiz çıkan çatışmada şehit oldu. Bir olayda da kepçe operatörünü kaçırıp şehit ettiler. Sen barajdan ne istersin? Hizmetse al sana hizmet, neden engelledin? Hakkari'de havalimanına neden saldırırsın? Tam 507 kez. Ben hatırlıyorum, 'Havalimanını kullanmayın' diye broşür dağıttılar. Şimdi Pervin Buldan kendisi VIP'ten girerek havalimanını kullanıyor. Peki yakın tarihe dönüp bakarak utanmıyor mu? Havalimanına karşı putlaştırma yapan bir anlayış Diyarbakır'ı ne hale getirir? Madem havalimanını kullanacaktınız buna niye karşı çıktınız? Hakkari gelişecek, insanlar gelip gidecek, öğretmenler, profesörler oradaki çocuklarımızı geleceğe hazırlayacaklar diye mi?"

Reklam
Reklam

'15 BİN ADAM VARDI DAĞLARDA, ŞU AN 700 KİŞİ KALDI'

Dünyanın en korkak terör örgütünün PKK olduğunu vurgulayan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 15 bin olan terörist sayısının bugün 700'e düştüğünü açıkladı. Bakan Soylu, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Ölüm bir keredir. Biz bu dünyaya imtihan için, sınav için geldik. Bugün birlik, beraberlik zamanıdır. Takke düşmüş, kel görünmüştür. PKK sadece bir terör örgütü değildir, dolandırıcı bir örgüttür. Dünyanın en korkak örgütü PKK'dır. Hafif bir gözaltına alındıkları zaman herkesi satma özelliklerine sahipler. Bu kadar korkak bir örgüte, burada 50 gramlık oy pusulasıyla gerekli cevabı hep birlikte verebilme kabiliyetine sahip olalım. Güçlü bir adım ortaya koyalım ve tarihi değiştirelim. Bu seçim Türkiye için başka, Diyarbakır için başka bir seçim. Terör örgütü, 15 bin adam vardı dağlarda, şu an 700 kişi kaldı. Siz kafanızı bunlarla meşgul etmeyin, gelişmeyle meşgul edin. O işle biz ilgileniyoruz. Siz 'Diyarbakır'ı, Orta Doğu'nun parıldayan yıldızı haline nasıl getireceğiz, nasıl cazibe merkezi haline getireceğiz?' Siz onu düşünün. Biz diğerlerini yaparız. Sizi rahatsız eden hiçbir şeye nefes aldırmayız, bu kadar açık ve nettir."

Reklam
Reklam

(DHA)

Anahtar Kelimeler: