Bakan Yardımcısı Birpınar: Poşet kullanımı geçen yıla göre yüzde 75 azaldı

Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Prof.

İSTANBUL, (DHA) - Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Emin Birpınar, kendi nesillerinin havayı, toprağı ve suyu kirlettiği için gençlere özür borcu olduğunu söyleyerek, "Her sene Türkiye'de toplam 35 milyar poşet tüketiliyor. Geçen yıl 5 büyük zincir marketin ocak ve şubat aylarında tüketilen poşet miktarı 600 milyon adetti. Poşet paralı olunca bu sene ocak ve şubat aylarında aynı marketlerde 150 milyon adede düştü" dedi.

İstanbul Okan Üniversitesi Çevre ve İklim Zirvesi gerçekleştirdi. Bekir Okan Konferans Salonu'nda düzenlenen zirveye, Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Emin Birpınar, Çevre ve Şehircilik Eski Bakanı Erdoğan Bayraktar, TÜSİAD Genel Sekreter Yardımcısı Nurşen Numanoğlu, İstanbul Okan Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Bekir Okan, Rektör Prof. Dr. Mustafa Koçak, Çevre Yönetimi Genel Müdürü Muhammet Ecel, Öğretim Görevlisi Ediz Hun ve öğrenciler katıldı. Etkinlikte, Temiz çevre ve sağlıklı toplum, Türkiye'nin çevre ve iklim politikaları, ilklim değişikliği gibi konular tartışıldı.

Reklam
Reklam

Çevre kirliliği ve iklim değişikliğinin ülke bazlı olmaktan çıkıp küresel bir hal aldığını söyleyen Prof. Dr. Birpınar, "Dolayısıyla küresel problemlerin çözümü de küresel olmalıdır. Dünyadaki okyanuslarda bulunan plastik miktarı, Avrupa kıtasının yüzey alanı kadar. Bu kadar alan plastikle dolu. Bunlar aslında denize atılan plastikler değil, yere atılan plastikler yağmur sularıyla denize ulaşıyor" ifadelerini kullandı.

"POŞET KULLANIMI GEÇEN YILA GÖRE YÜZDE 75 AZALDI"

Prof. Dr. Birpınar, "Poşete yönelik çıkardığımız kanunla hedefimiz kimseye para kazandırmak değil kullanımı düşürmekti. Geçen yıl 5 büyük zincir marketin ocak ve şubat aylarında tüketilen poşet miktarı 600 milyon adetti, bunlar resmi rakam. Her sene Türkiye'de toplam 35 milyar poşet tüketiliyor. Geçen sene 600 milyon adet olan rakam poşet paralı olunca bu sene ocak ve şubat aylarında aynı marketlerde 150 milyon adede düştü. Yani yüzde 75'lik bir azalmayı millet olarak başardık. Bu kanuna destek oldukları için Türk milletine teşekkür ediyorum. Böyle tedbirleri sadece ulusal değil uluslararası düzeyde de almak zorunda olduğumuzu biliyoruz" dedi.

Reklam
Reklam

"KÜÇÜKÇEKMECE GÖLÜ ÇARPIK YAPILAŞMAYLA ÖLDÜ"

Çevre kirliliğinden insanoğlunu sorumlu tutan Prof. Dr. Birpınar, "İstanbul öyle bir şehir ki, Küçükçekmece diye bir göl var. Tabanından beslenen dünyanın en endemik göllerinden bir tanesidir. Buranın en önemli misafirleri Meksika körfezinden çıkan bir yılan balığı var ismi 'anguilla anguilla', bu balık körfezden çıkıp Atlantik'i, Akdeniz'i geçiyor Ege Denizi'nden Marmara'ya geliyordu. Küçükçekmece Gölü'nün içerisine gelip oradaki Sazlıdere'de besleniyor ardından Meksika Körfezi'ne gidip yumurtluyordu. 1980 yılından sonra Küçükçekmece Gölü'nün etrafını çarpık yapılaşmaya açtık ve bütün atıkları o göle vermeye başladılar o göl de öldü. Balıklar da misafir olarak gelmez oldu. Bunları hep biz, insanoğlu yapıyor. İstanbul'u bu hale maalesef biz getirdik" diye konuştu.

"İSTANBUL BOĞAZI'NDAN GÜNDE 200'E YAKIN GEMİ GEÇİYOR"

Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Emin Birpınar, "1936 yılında İstanbul'un nüfusu 900 bindi şimdi 16 milyon oldu. Şu anda İstanbul Boğazı'ndan geçen gemi sayısı günde 200 adede dayandı. O dönemde boğazdan geçen gemilerin boyları maksimum 50 metre, şu anda ise 350 metreye çıktı. Karadeniz'den giren bir gemi Marmara'ya geçinceye kadar en az 12 kez rota değiştirmek zorunda kalıyor. UNESCO'nun koruması altında olan boğazda bir sürü sarayımız, bahçemiz,villamız, yalımız var. O yüzden buna alternatif çözümler bulmamız gerekiyor. Her şeye karşı gelmek değil işte onun alternatifi Kanal İstanbul projesi ise onun çevresel açıdan bakılması gerekiyor.Türkiye'de 2014 yılı rakamlarıyla boğazdan geçen tehlikeli yakıt taşıyan gemilerin miktarı 144 milyon ton civarında. İstanbul'un burada yaşayan insanların sağlıklarını düşünüyorsak. Buna mutlaka alternatif bir yolun üretilmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.

Reklam
Reklam

"GENÇLERE ÖZÜR BORCUMUZ VAR"

Çevre Kanunu'nun 2006 yılında çıkarıldığını söyleyen Prof. Dr. Birpınar, " Bütün dünyada bizim nesil ve bizden önceki neslin siz gençlere ve sizden sonraki nesle özür borcumuz var. Çünkü dünyayı, havayı,suyu ve toprağı biz kirlettik. İnşallah sizler daha çevreci olursunuz. Bizleri uyarırsınız, daha uyanık hale gelmemize yardımcı olursunuz. Her şey insanda bitiyor" diye konuştu.

"SOKAĞA ATILAN PET ŞİŞE SOFRAYA ULAŞIYOR"

İç Anadolu Bölgesi'ndeki tarlaların plastikle dolu olduğunu söyleyen Prof. Dr. Mehmet Emin Birpınar, "Şunu unutmayın sokağa attığınız pet şişe bir gün sofranıza ulaşıyor. Sokağa bırakılan bir poşetin ekmeğinizin içerisinden çıkacağını unutmayın. Neden bunu söylüyorum, İç Anadolu Bölgesi'ne gidiyoruz, Konya,Niğde ve Aksaray'da bütün tarlalar poşet dolu. Buğday hasadı yapıldığı zaman bu poşetler de mikro plastik halinde önce buğdayın sonra unun içerisine giriyor. Dolayısıyla da ekmeğinin içerisine giriyor" dedi.

"İKLİM DEĞİŞMEYE DEVAM EDERSE KÜLTÜRLER DE YOK OLACAK"

Reklam
Reklam

İklim değişikliğini değiştirmenin mümkün olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Birpınar, "İklim değişiyor ve bunu da dünya görüyor. Uluslararası toplantılarda konuşulan raporlarda yer alan şey 'dünya son yüz yılda 1.1 derece ısındı. Bu şekilde biz iklimi değiştirmeye devam edersek, denizlerdeki yükselme 5 ile 6 metre olacak. Örneğin, Çengelköy'de oturuyorsanız 5 metre kot farkındaki evler, yalı olacak. Şu andaki yalıların tamamı su altında kalacak demektir. Bütün ada ülkelerinin tamamı sular altında kalacak aynı zamanda oradaki kültürlerin de yok olması demek.Su kaynaklarımız, havamız,toprağımız sabit bu kaynakları doğru kullanacağız. Mümkün olduğu kadar kullandığımız kaynakları geri dönüştüreceğiz ve iklimi değiştirmemeye çalışacağız" dedi.