Bakanlar Kurulu toplandı

ANKARA (İHA) - ANKARA (İHA) - Anavatan Partisi (ANAP) Genel Başkanı Erkan Mumcu'nun, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a, türban sorununun çözümü konusunda "Anayasa'yı birlikte değiştirelim" teklifine hükümet sıcak bakmadı. Hükümet Sözcüsü ve Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Mumcu'nun muhatabının siyasi partiler ve TBMM olduğunu söyledi.

Bakanlar Kurulu toplantısının ardından gazetecilerin sorularını cevaplandıran Çiçek, Mumcu'nun Başbakan Erdoğan'a türban sorununun çözümü konusunda "Anayasa'yı birlikte değiştirme" teklifi yapmasını değerlendirdi.

Reklam
Reklam

Hükümetin bu konuda bir görüşme yapmadığını, yapmasının da mümkün olmadığını belirten Çiçek, "Bunun muhatabı hükümet değildir. Anayasa'ya göre Anayasa değiştirmek TBMM'nin görevidir. Anayasa değişikliği için 184 ve daha fazla milletvekilinin imzası gerekiyor. Hükümette bu konuda görüşme yapılmamıştır. Bu konudaki görüşü siyasi partiler ve parlamento ile alakalıdır" şeklinde konuştu.

Bir gazetecinin Edirne Tıp Fakültesi'nde yaşanan bebek ölümleriyle ilgili Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın kurula bilgi sunup sunmadığına ilişkin sorusu üzerine Çiçek, "Bu bir bakanlık tasarrufudur. Bakanlar Kurulu'nda görüşülmedi. İlgili bakanımız, kendi açısından değerlendirir ve yapılması gerekeni yapar. Açıklama yapılması gerekiyorsa yapılır" karşılığını verdi. Çiçek, 1 Temmuz'da tatile girmesi beklenen Meclis'in çalışma takviminde herhangi bir değişiklik olup olmadığı konusunda da, "Bizim gündemimizdeki konuları 1 Temmuz'a kadar yetiştirme konusundaki kararlılığımız sürüyor" dedi.

Çiçek, son olarak, Alman Parlamentosu'nda kabul edilen Ermeni soykırım tasarısının ardından Türkiye'nin muhataplarına bir güvensizlik duyup duymadığının sorulması üzerine ise, Türkiye'nin üzerine düşeni yapmaya çalıştığını vurguladı. Bu süreçte hem Türkiye'nin hem de AB'nin atması gereken adımlar olduğunu vurgulayan Çiçek, "Biz kendimize güveniyoruz. İşin başında güven-güvensizlik üzerine tartışma açmak yerine, üzerimize düşeni yapma noktasında hassasiyet taşımamız lazım. Bunları Türkiye kendi insanı için yapmak zorundadır. Bunlar AB hatırına yapılacak şeyler değil, çağdaş, modern devlet olmanın şartlarıdır. Meseleye o zaman doğru bakarız" değerlendirmesini yaptı.

Reklam
Reklam