Balkan Savaşları'ndan Balkan Barışına Uluslararası Konferansı

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, “Balkanlar adına 20. yüzyılda yaşanan acılardan çıkarılacak dersler var. O tecrübelerden...

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, “Balkanlar adına 20. yüzyılda yaşanan acılardan çıkarılacak dersler var. O tecrübelerden dersler çıkarmak zorundayız ki, 21. yüzyılda benzer acıları görmeyelim, yaşamayalım'' dedi.

İstanbul Hilton Otel'de düzenlenen Balkan Savaşları'ndan Balkan Barışı'na Uluslararası Konferansı'nda konuşan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Balkanlardaki bir çok kent olduğu gibi İstanbul'un da ''birlik sembolü'' kentlerden birisi olduğunu dile getirerek, konuk ülke temsilcilerini İstanbul'da ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti söyledi.

Reklam
Reklam

Balkanlar'da 20. yüzyılda yaşanan ilk acının Balkan Savaşları olduğunu belirten Davutoğlu “Balkanlar adına 20. yüzyılda yaşanan acılardan çıkarılacak dersler var. O tecrübelerden dersler çıkarmak zorundayız ki, 21. yüzyılda benzer acıları görmeyelim, yaşamayalım. Ancak maalesef yeni bir travmayla karşı karşıya geldik. Yine etnik ve dini bağnazlıklar, mezhebi bağnazlıklar bir anda Balkanları büyük bir kan gölünün ortasına düşürdü ve Balkan milletleri bir anlamda 20. yüzyılın başında yaşadığı acıları 20. yüzyılın sonunda bir kez daha yaşadı. Bunun en büyük şahidi Saray Bosna şehri oldu. Şimdi 21. yüzyılı birlikte şekillendireceğiz. 21. yüzyılda, 20. yüzyılda yaşadığımız acıların benzerlerinin yaşanmaması için, 4 ana yöntemde anlaşmamız gerektiğini düşünüyorum. Birincisi: 'Bölgesel sahiplenme ve kapsayıcılık.' Artık bölgemizin parçalanmış kimliklerden ayrışarak, uzaklaşarak, kendi meselesini çözer niteliğe kavuşması lazım. Bu noktada son 10 yılda ciddi mesafeler aldık. Güneydoğu Avrupa Ülkeleri Platformu, 15 yıl önce kurulmuştu, son yıllarda gittikçe kurumsallaştı ve ortak meseleleri konuştuğumuz bir platform haline geldi. Balkan milletleriyle ilgili yanlış algıyı değiştirecek olan yine Balkan milletleridir. Çözüm halklardadır. Siyasiler arasında ihtilaflar olsa bile, halkların birliktelikleri ve ortak kültürleri bu ihtilafları aşacak bir şekilde devreye sokulmalıdır. Bölgesel sahiplenme Bosna Hersek, Kosova ve birçok benzer konularda, sorunları aşmanıza yardımcı olacak ama her şeyden önce hepimiz birbirimize bu çerçevede, ortak bir bölge kimliği etrafında yaklaşmalıyız” dedi.

Reklam
Reklam

Anlaşılması gereken bir diğer konunun da ''Bölgesel sahiplenmeye ve kapsayıcılık'' anlayışına paralel olarak ''Bölgesel entegrasyon'' fikrinin yaygınlaştırmak olduğunu kaydeden Davutoğlu, şöyle devam etti:

''(Bölgesel entegrasyon), 'bölgesel sahiplenme' ile beraber, kültürel, ekonomik ve siyasal olarak bölge insanının, daha yoğun bir şekilde iletişime geçmesini sağlayacak, temel politika önceliği olmalıdır. Ulus devlet sınırlarına, tümüyle saygı göstererek, ulus devlet sınırlarının kültürel ve ekonomik etkileşim ile aşılmasını ve bir büyük coğrafyanın ortak bir zemin olarak, ortaya çıkmasını sağlamamız lazım. Nasıl bugün, Almanya ve Fransa, sınırlarını herkes bilir ve karşılıklı olarak birbirine saygı gösterir; aynı şekilde, Bosna Hersek, Karadağ, Hırvatistan arasında, Arnavutluk ile Makedonya arasında, Türkiye ile Bulgaristan, Yunanistan arasındaki sınırlar yine bilinmeli, ama nasıl Almanya ve Fransa arasında bugün insanlar seyrüsefer ederken sınırları fark etmiyorlar bile, aynen Balkanlarda da bu sınırları aşan bir ortak ekonomik ve kültürel etkileşim alanı kurulmalı. Burada da eğitim başta olmak üzere, benzer bir anlayışın yerleşmesine çaba göstermeliyiz.''

Reklam
Reklam

Ortadoğu gibi Balkanların da bugüne değin hep krizlerle anıldığını belirten Ahmet Davutoğlu, ''Balkanlarda akla ilk gelen çağrışım hep kriz. Balkanlar ve Ortadoğu hep krizlerle anıldı. Biz bu makus talihi değiştirmek zorundayız. Aslında bugün Dışişleri Bakanları arasında öylesine yakın bir diyalog, yakın bir işbirliği var ki, bu kriz çağrışımını ortadan kaldıracak bir potansiyel mevcut. Biz yeni bir dönemi başlatırken, ortak bir vizyondan hareket etmek zorundayız. Krize odaklandığınızda o kriz kendi kısır döngüsü içinde zihinlerimizi de esir alır. Yapılması gereken ortak bir Balkan vizyonu altında bir araya gelmek ve bütünleşmek. İkincisi, tarihi bilmek zorundayız. Ancak tarihin içindeki ayrılıkları abartmadan, tarih içindeki ortak hafızamızı güzel örneklerle tekrar inşa ederek geleceğe yönelmek durumundayız. Geçmişin önyargılarına dayalı bir yaklaşım, bir dış politika, bir kültür, ekonomi anlayışı, Balkanların bütünleşmesine engel olacaktır. Balkanların bütünleşmesini sağlayacak olan tarihten dersler çıkararak ortak hafızamızı harekete geçirip ama mutlaka bir gelecek perspektifiyle hareket etmektir. Üçüncüsü ideoloji merkezli değil, 'değer merkezli' bir yaklaşımı benimsemek. Ortak değerlerimiz ne ise, bunları öne çıkarmak. Yoksa ideolojik, etnik ya da mezhebi, dini farklılıkları öne çıkaracak olursak, Balkanlarda yeni yaraların açılmasına sebebiyet veririz. Farklı olmak tarihin bir zaruretidir. İnsanların hepsi tek tip olmuş olsaydı, aynı görüşleri savunmuş olsalardı, tarihin akışında, herhangi bir özgünlük ortaya koyabilmek mümkün olmazdı. Farklılıklar aslında bir zenginlik, büyük bir dinamizm kaynağıdır. Bu sebeple aslında bu kadar küçük bir coğrafyanın bu farklı kültürleri, dilleri, barındırıyor olması aslında büyük bir dinamizmin de kaynağıdır. Bizim yapmamız gereken ortak değerlerimizi, kültürümüzü, ortak tecrübelerimizi bu farklılıklarla bütünleştirerek, geleceğe yeni bir vizyonla bakmamızı sağlamak'' şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

Makedonya, Arnavutluk, Bosna Hersek balkan coğrafyasındaki ülkelerin hemen hepsini, en küçük detaylarına kadar gezdiğini kaydeden Davutoğlu, “Benim gördüğüm, farklılıklarımızın ortak yönlerimize göre çok daha az olduğu. Ortak şarkıların, ortak kavramların, ortak yemek kültürünün, ortak şehir kültürünün yaşadığı bir Balkanlar, barış güvenlik ve istikrar havzası olacaktır. Şehirlerimiz tarihte olduğu gibi bundan sonra da hep barışın ortak kültürün yankılandığı sokaklara sahip olacak. Bu güçlü siyasi iradeyi, bir kez daha burada gösterme imkanı verdikleri için değerli bakan arkadaşlarıma teşrifleri nedeniyle teşekkür ediyorum. 21. yüzyılın Balkanlarda bir barış, güvenlik ve istikrar yüzyılı olacağının müjdesini hep birlikte bu toplantıdan tüm dünyaya iletmek ümidini taşıyorum” ifadelerini kullandı.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: