DİYARBAKIR (İHA) - Çeşitli temaslarda ve açılışlarda bulunmak üzere 12 Ağustos Cuma günü Diyarbakır'a gelecek olan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ziyaretine ilişkin Diyarbakır Barosu basın toplantısı düzenledi.
Başbakanın henüz yapmadığı bir geziye dair hiçbir yerde bu kadar haber yapılmadığını söyleyen Baro Başkanı Sezgin Tanrıkulu, "Bunun tek nedeni var, o da, Diyarbakır'ın temsil ettiği misyondur" dedi.
Diyarbakır Barosu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kritik bir dönemde Diyarbakır'a yapacağı ziyareti değerlendirdi. Eğitim Merkezi'nde konuyla ilgili düzenlenen basın toplantısında konuşan Baro Başkanı Sezgin Tanrıkulu, Başbakan'ın Diyarbakır'a gelişini çok önemsediklerini vurgulayarak, "Kentin temsil ettiği misyon nedeniyle birçok delegasyon Diyarbakır'a gelmekte ve Diyarbakır Barosu ile de görüşmektedir. Başbakan, başka hiçbir yere gittiği zaman bu kadar çok haber olmamıştı. Diyarbakır'a gelmesiyle ilgili bu kadar haber olmasının nedeni, Diyarbakır'ın temsil ettiği misyondan dolayıdır. Bu nedenle, Başbakanın Diyarbakır'a gelişini çok önemsiyoruz. 3 Kasım seçimlerinden sonra iktidara gelen AK Parti hükümeti, Türkiye'nin tüm sorunlarının yanında hala temel sorun olma özelliğini koruyan Kürtler'in temel hak ve özgürlükleri konusunda, gerek seçim sırasında, gerekse iktidarın ilk dönemlerinde iyimser bir hava oluşturmuştu. Aradan geçen süre içerisinde, bir yandan bizzat Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın dile getirdiği bazı görüşleri, diğer yandan hükümetin konuya ilişkin politikaları, bu iyimser atmosferin giderek karamsarlık ve geleceğe ilişkin kaygılara dönüşmesine yol açmıştır. AK Parti iktidarı, demokratikleşme ve Kürtler'in hak ve özgürlükleri konusunda ürkek, çifte standartlı ve günü kurtarmayı esas alan bir politika izleyerek, Avrupa Birliği (AB) uyum sürecinin gereği yapılan reformlar çerçevesinde bile Türkiye'nin bu temel sorunlarının çözümünde iktidar sahibi olamamıştır" şeklinde konuştu.
Bir gazetecinin, Başbakandan beklediği bir açıklamanın olup olmadığı yönündeki sorusu üzerine Tanrıkulu, Başbakanın Kürt sorunu noktasında açık ve net cevaplar vermesini beklediklerini söyleyerek, "Sayın Başbakanın, bu sorunu görmezden gelen, sorunu yok sayan bir yaklaşım göstermesini değil, sorunu tanımlayarak ve sorunun adını koyarak, buna uygun mesajlar vermesini bekliyoruz. Böyle bir mesaj, toplumda yeniden bir umut doğuracaktır, toplumu bir beklenti içerisine sokacaktır. Aksi halde, sorunların çözümsüzlüğüne yönelik umutsuzluk daha da derinleşecektir. Başbakan, çok kritik bir dönemde Diyarbakır'a geliyor. Çatışmaların yoğunlaştığı, 3 Ekim görüşmelerinin yaklaştığı bir dönemde Diyarbakır'a gelmesi ve zamanlaması, çok uygun bir zamandır. Bu nedenle, vereceği mesaj, bundan sonraki süreci fazlasıyla etkileyecektir. Bize göre, Diyarbakır'dan doğru mesajların verilmesi gerekir" açıklamasında bulundu.