Bartın’da karşıt görüşlü üniversite öğrencileri arasında yaşanan olaylar, Bartın Barosu tarafından düzenlenen toplantıda masaya yatırıldı.
Bartın Ticaret ve Sanayi Odası’nda düzenlenen toplantıya parti ve sivil toplum örgütü temsilcileri katıldı. Bartın Baro Başkanı Avukat Kamil Altan yaptığı konuşmada, “Bartın’da yer alan sivil toplum kuruluşları adına bu olaylarla ilgili basın bir açıklama yayınlayalım hep birlikte, hepimizin imzası olsun. Başında sevinilmez ama ben bu üniversite olaylarıyla ilgili kira itilafı vardı. Öyle ortaya çıktı. Sevinilmez ama sevindiydim en azından başka bir olay yok diye. İkinci olayda kız meselesi olduğu söylendi. Sevinilmez ama buna da sevindik. Siyasi bir içeriği olmadığını düşündük. Bu tür olayların Bartın’da yeni olması önünün baştan alınmasını daha doğru olması sebebiyle böyle bir toplantı yaparak, bu tür hareketleri kabul etmediğimizi hep birlikte deklare edelim istedik. Bu öğrenciler çünkü bir süre sonra şimdi 7 bin 500 civarı 10 bine çıkacak. Bartın’a emanet edilen hepimizin evlatlarıdır. Böyle bir çatışmanın çıkması, yoğunlaşması, üniversite huzursuzluk çıkması Türkiye’nin işine gelmez. Ortalığı sakinleştirmek varken, daha alevlendirmenin anlamı yok diye düşünüyoruz. Çünkü bunlar gençtir. Bununla ilgili Türkiye’de geçmişte bir sürü olaylar yaşandı. Hem bu süreç daha belirli bir şeyde yok. Çocukların önünü açmanın şiddete yöneltmenin, ne Bartın’a ne Türkiye’ye faydası var. Bu şartlarda şimdiden şiddetin her türlüsüne karşı olduğumuzu belirtmek isterim” dedi.
Bartın Çevre Meclisi Üyesi Ayşe Sevtap Uzun ise, “Bartın gerçekten barışçıl bir kent böyle şeylere alışkın olmayan kavgayı dövüşü sevmeyen bir yapımız var. Bu olayların tohumu atılırsa, arkası mutlaka hepimize değer. Şiddet şiddeti doğurur. İletişimin yaygın olmadığı 1977 yılında yaşanan olaylarda anneler o kadar hızlı iletişim sağladı ki, canı yanan anneler anında olay yerine geldi. Eğer burada birilerinin canı yanarsa, burada iki çocuğun canı yanmış. Bu kötü sonuçlar doğurabilir. Arkası gelebilir. Bir taraf bir şey yaparken öbür taraf seyretmez. Bu uzayıp gider. Bütün Türkiye’ye sarar. Anaların önünde de durulmaz. O analar Bartın’ı basarsa hepimizin canı yanar. O analarda tarafsız olamaz. Kimin canı yanarsa ben onun yanında olurum” dedi.
Eğitim-Sen Bartın Şube Başkanı Firuzan Özen, olaylar sonrası karşılıkla yürüyüşler yapıldığı, birbirini tetikleyen durumlar olduğunu, sendikaların sağduyu çağrısı yaptığını fakat bitmediğini ifade etti.
MHP Bartın İl Başkanı Sezai Bilgin, “Biz gençleri yatıştırmak için elimizden gelenden fazlasını yaptığımıza inanıyorum. Kürt kökenli öğrencilerimizin bizim kardeşlerimizdir. Ama iş bir bölücü terör örgütünün propagandasını yapmaya görüşlerini ifade etmeye geldiğinde Türk milliyetçilerini karşılarında bulacaklardır. Yaptığımız basın açıklamasında bölücü terör örgütü liderinin, flamaları ve bayraklarıyla çekilmiş olan fotoğraflarını biz Emniyet Müdürlüğü'ne teslim ettik” dedi.
Eğitim-Sen Bartın Şube Sekreteri Eran Dönertaş ise, "En fazla yapılan şey, Dünya Kadınlar Günü'nde yazılan Kürtçe yazılar olabilir. Bugün eğer siz Kürtçe'nin bir yazı dili olarak, bir ulusun dili olarak görmüyorsanız, bir şey diyemeyiz" dedi.
Daha sonra toplantı basına kapalı olarak devam etti.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz