Bir bebeğin hayatını kurtarmak.
1860’lı yıllarda, bebekler için devrim niteliğinde çocuk maması geliştiren bir eczacı, dünyanın en büyük markalarından birinin temellerini attığının farkında değildi. Emzirilemeyen bebekler için geliştirilen ve patenti alınarak korunan bu mama, dönemin en büyük sorunlarından biri olan, bebek ölümlerinin önüne geçmek için tasarlanmıştı. Bebeklerin ihtiyaç duyduğu ana besin maddelerinin, iyi kalitede süt, buğday unu ve şeker olduğu fikri, Farine Lactée adında bir ürüne dönüştü. 1867 yılındaysa satışa çıkarıldı. Kısa sürede bu ürünün ünü, 5 kıtaya ve 18 ülkeye ulaştı. Şimdi de dünyanın en büyükleri arasında yer alan bu markayı biz Nestlé olarak biliyoruz...
Dahiyane bir pazarlama stratejisi...
Amerika’da, her geçen gün satışları düşmekte olan ve piyasada tutunması gittikçe zorlaşan bir tütün şirketi, bulunan dahiyane bir fikirle ayağa kalkar ve dünyanın en büyük markalarından olmayı başarır. İşlerin kötüye gittiğini bilen birisi, şirket yöneticilerine bir teklifle gelir. Ellerindeki tüm boş paketleri kendisine verilmesini isteyen adam, şirketi 1 ayda ayağa kaldıracağını söyler. Fabrikadaki milyonlarca boş sigara paketini tek tek ezmeye başlarlar ve ezdikleri tüm paketleri Amerika’nın çeşitli bölgelerinde uçaktan atarlar. Amerikalılar sabah kalktıklarında “Bu kadar çok içilmişse denemeye değer bir şey olmalı.” diyerek şaşırmışlardır. O günden sonra satışlarını 5’e katlayan Marlboro, dünya devi bir sigara markası olmayı başarmıştır. O dahiyane fikri verenin ise Philip Morris olduğu bilinmektedir.
Radikal marka, radikal pazarlama...
‘Motor eklenmiş bisiklet’ fikrinin taslaklarının çizilmeye başlanmasıyla doğan, efsanevi bir marka... 1902’de, çizdikleri taslakları projeye dönüştüren ve daha sonra tescilleten iki kardeş, dünya motor piyasasına isimlerini altın harflerle yazdıracak fikirlerini ancak 2 yıl sonra hayata geçirmeyi başardılar. İlk olarak bir barakada çalışmaya başlayan kardeşler, ilginç motor tasarımları ve sıra dışı çizgileriyle, radikal bir marka olmayı başardılar. Tasarımlarını, buluşlarını, fikirlerini ve patentlerini bir sır gibi korumayı başaran kardeşler, şimdi dünya devleri arasında yer alan Harley Davidson’un kurucularından başkası değil...
Gerçek bir lovemark!
Yeryüzünde hemen hemen herkes tarafından bilinen bir markanın hikâyesi ise; gerçek bir başarı öyküsünün ta kendisi. Atlanta-Georgia’da, 1886 yılında doğan markayı, asıl mesleği eczacılık olan Dr. John Stith Pemberton dünyaya getirdi. Başlangıçta bir şurup olan bu “Ferah ve serinletici...” şey, Jacob’s eczanesinin bahçesinde bardağı 5 cent’ten satışa sunulmuştu. İçeceğin günlük ortalama satışı 5 bardak gibi mütevazi bir rakamdı. 1888’de kurucusunun ölmesinin ardından şirketi devam ettirenler ise; bu içeceğin sırrını, özel kasalarında muhafaza ettiler. Hâlâ sırrını çok az kişinin bildiği, dünyanın en çok tanınan lezzetleri arasında yerini alan bu marka; dünyanın her yerinde, herkes tarafından, bilinen Coca Cola’nın ta kendisiydi.
Buluşların, fikirlerin ve markaların korunmasının ne kadar önemli olduğu su götürmez bir gerçek.
Siz de buluşunuzu, isminizi, sloganınızı, tarifinizi veya markanızı koruyup, kendi öykünüzün kahramanı olmak istiyorsanız mutlaka fikrinizi saklayın ve fikrinizin patentini alın.
Deneyimli ekibi, yılların getirdiği birikimi ve profesyonel iş ortaklarıyla, www.istanbulpatent.com kendi öykünüzü yazmanız için size destek olmaya her zaman hazır.