Başbakan Ahmet Davutoğlu çeşitli incelemelerde bulunmak üzere geldiği Şanlıurfa'nın Ceylanpınar ilçesinde toplanan halka hitap etti.
Davutoğlu, "Bir selamla dahi Ceylanpınar'ın bizi böyle karşılaması gurur verici. Askerlerimizle konuştum. Suriye tarafında baktım. Oradan buraya saldırarak, dinimize ihaneti yapan DAEŞ'e karşı bir kez daha seslendik. Şehidimiz Yalçın Nane'nin şehit düştüğü yerdeydim. Onu andık. Bir daha olursa tepelerine biner, cezalarını veririz. 1 buçuk yılda 4 kez suikast yaptılar Belediye Başkanınız Menderes Bey'e. İki kilometre yol yürüdük. Yolda selam verenlere teşekkür ediyorum. Türk, Kürt, Alevi, Sünni kim olursa olsun bu vatanın evlatları birdir. Buraya şehitlerimizi anmak için geldik. Bir şehidimizin kanına girenlerden hesabını mutlaka sorarız. Polise, askerimize ve vatandaşımıza uzanan eller kırılacak. DAEŞ istiyor ki bu kardeş kavgası Türkiye'ye de yansısın. DAEŞ öyle istiyor ki Suruç'ta bomba patlattı. PKK da öyle istiyor ki DAEŞ'ten 3 gün sonra hiç bir zaman unutmayacağımız şekilde iki kardeşimizi ensesinden vurdu. DAEŞ de PKK da arasında fark yoktur. Biz de DAEŞ'i nasıl cezalandırdıysak bilsinler ki polislerimizi şehit edenleri de öyle cezalandıracağız. Kardeşi kardeşe kırdıranlar kahrolsun” dedi.
"HDP SESSİZ KALDI”
Başbakan Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Burada bir caddemizin bir tarafına Şehit Feyyaz, diğer tarafına Şehit Okan adını vereceğiz. Polislerimizden yanlış gördünüz mü? HDP sessiz kaldı. Ceylanpınar hep barış diyarı olacak. Kimse bizi Suriye'deki gibi kardeş kavgasına götüremeyecek. Aramıza fitne sokamayacaklar. Devlete uzanan, millete uzanan eller kırılsın. Gidiyorlar Brüksel'den yardım istemeye gidiyor, oralarda konuşuyorlar. Çünkü Ceylanpınar'ın yüzüne bakmaya yüzleri yok. Allah şahit olsun ki kıyamete kadar buradayız. Kamu düzenini bozan mutlak suretle cezalandırılacaktır. Bir daha kamu düzenini ozan kim olursa olsun, mutlak suretle cezalandırılacaktır. Ceylanpınar'da bugün gördüğümüz tablo, 'Okan bizim kardeşimiz, Feyyaz bizim kardeşimiz'. Allah şahit olsun ki biz bu kardeşliği yaşatacağız. Bu ülkede özgürlükleri hep yaşatacağız. Herkes kendi ana diliyle konuşacak. Kimse kimseye zulüm etmeyecek,"
(İHA)