Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Çankırı Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitingde yaklaşık 10 bin kişiye hitaben yaptığı konuşmada, "Sizlere 12 Eylül'den kalma teşekkür borcum var. Sizler yüzde 76.5 gibi çok büyük bir oranda Anayasa değişikliğine 'evet' dediniz'.
Sizler demokrasiye, temel hak ve özgürlüklere sahip çıkıtğınız için sizlere teşekküre ediyorum. Üstünlerin hukukuna değil, hukukun üstünlüğüne 'evet' dediğiniz için sizlere teşekkür ediyorum" dedi. Erdoğan, Türkiye'nin büyük bir ülke olduğunu belirterek, "El pençe divan duran bir Türkiye yok" diye konuştu.
Başbakan Erdoğan'ın Çankırı mitingi öncesinde kentin girişinden itibaren alınan olağanüstü güvenlik önlemleri dikkat çekti. İl sınırında jandarma, şehir merkezinde ise trafik ekipleri araçları aradıktan sonra giriş izni verdi. Öğlen saatlerinden itibaren helikopterler havada uçuş yaparken, belediye meydanındaki miting için saat 15.00'ten itibaren güvenlik nedeniyle belediye çalışanları da binadan ayrıldı. MHP'nin Çankırı'ya hiçbir yatırım getirmediğini belirten Erdoğan, kendilerinin memba su kalitesinde suyu Çankırı'ya getirdiklerini, Ayşe Nine'nin su sevincini duyduğunda ise ağladığını söyledi.
Halka hizmet, hakka hizmet için yola çıktıklarını belirten Erdoğan, "Çankırı inanıyorum ki 12 Haziran'da bir kez daha demokrasi diyecek, özgürlük diyecek, büyük Türkiye diyecek. Çetelerin işbirlikçilerine gereken cevabı verdiyse, 12 Haziran'da da verecektir. MHP ne diyor?, 'ben milliyetçiyim' diyor. Allah aşkına siz milliyetçiyseniz, sizin CHP gibi milleti aşağılayanlarla ne işiniz var. CHP çetelere avukatlık yapıyor, MHP de kucak açmaya çalışıyor. CHP lokomotif, arkasında vagon olarak MHP var. Bir vagon daha var, o da BDP. Bakın Sayın Bahçeli Diyarbakır'da konuşuyor, PKK'yı eleştiriyor. Onun siyasetteki uzantısı BDP'ye niye laf söylemedi? Niye konuşamıyorsun. Çünkü Elazığlılar onu destekleyecek, onun için. Ortaklığı görüyor musun?" dedi.
**MUTFAK YANIYORDU**
Konuşmasında iktidarı MHP'den aldıklarını belirten Başbakan Erdoğan, "Bakın ben size örnekler veriyorum. Böyle değilse, bize oy vermeyin, böyleyse gelin şu temsilcilerinize oyunuzu verin ve bizi güçlü kılın. Kardeşlerim, MHP, iktidarı ne kadar milli gelirle aldı biliyor musunuz?, 280 milyar dolarla aldı. Bize 230 milyar dolarla devretti. Şimdi milli gelirimiz 740 milyar dolar oldu. Görüyor musunuz 3 kat artırdık. Bitmedi, devletin borçlanma faizi yüzde 63 idi ve 9 ay vade. Şimdi yüzde 7, yüzde 8. Benim Çankırılımın işçinin, köylünün cebinden çıkıyordu. Bakın nerden nereye geldik. Bitmedi, enflasyon neydi, yüzde 30. Mutfak yanıyordu değilmi, şimdi enflasyon ne oldu, yüzde 7. aradaki fak yüzde 23. Bu fark mutfakta sizin cebinizde kalıyor. İşte bunu başaran biziz. Devletin borç stoku milli gelire oranı yüzde 71, şimdi yüzde 27. Nerden nereye düşürdük. Bir başkası, bakınız, IMF'nin kapısına dayandı MHP, borç istediler, iflas ediyoruz, battık dediler Ve Kendilerine IMF 30 milyar dolar borç verdi. Bize 23,5 milyar dolarla borç devretti. Ödedik, ödedik, 5 milyar dolar borç var. Eyy Bahçeli, sen ödemedin, biz ödedik biz. Onlar borçlandı, biz ödedik, milliyetçiyiz diyorlar değil mi? Bunlar kafatası milliyetçi, bunlar ırkçı ırkçı. Biz milletimizi Türkü de, Kürtü de, Lazı da, Çerkezini, Gürcüsünü, Romanını, Arnavutunu da seviyoruz, Neden. biz yaradılanı yaradandan ötürü seviyoruz. Bizde ayrım yok, birlik, beraberlik burada" dedi.
**EL PENÇE DİVAN DURAN TÜRKİYE YOK**
Ak Parti'nin 780 bin kilometrenin, 74 milyonun partisi olduğunu belirten Başbakan Erdoğan, "Merkez Bankası bizim milli bankamız. Göreve geldiğimizde kasasında 27,5 milyar dolar vardı. Yarıdan fazlası da yurt dışındaki vatandaşlarımın parası. Şimdi Merkez Bankası'nın kasasında 97 milyar dolar var. Artış 70 milyar dolar. Bu Türkiye büyük Türkiye'dir. El pençe divan duran bir Türkiye yok. Biz üç kıta 7 iklime hükmetmiş bir ecdadın torunlarıyız. Bize düşmek yakışmak, onursuz yürümek yakışmaz, adam gibi adam olacağız. Bizde etnik milliyetçilik yok, hepsine eşit mesafedeyiz, hepsi kardeşimiz , ayrım yok, bölgesel milliyetçilik yok, 780 bin kilometrekare hepimiz biriz. Birilerinin bölmesine izin, prim vermeyeceğiz" diye konuştu.
**MAVİ MARMARA'DA ÖLDÜRÜLEN 9 TÜRKÜ GÖRMEZLER**
Konuşmasında ana muhalefet partisinin genel başkanının dediğini de hatırlatan Erdoğan, "Uluslararası siyasette diyor ki, ben olsaydım mavi marmarayı yola çıkarmazdım, buna izin vermezdim. Ben olsaydım İsrail ile ilişkilerinin bozulmasına izin vermezdim. Biz bunların politikalarını biliriz. Sayın Kılıçdaroğlu'nun zihniyeti, Hitler'in doğum gününü kutlayan zihniyettir. Bunlar Almanya'ya heyet gönderirler. İsrail'in kuruluşunu hemen kabul eden zihniyettir. Mavi Marmara'da öldürülen 9 Türk'ü görmezler. Ancak Tel Aviv'i görürler. Bizi birbirimizden ayıran bu. Sayın Bahçeli'ye de sormak lazım. 3,5 sene Başbakan yardımcılığı yaptın, dünyada kaç ülkeye gittin. Parmak sayılarını bulmaz. Devlet adamı bu mudur? Bizi birbirimizden ayıran bu. Şu 6 günde kapı kapı dolaşacağız.
Nasıl ittifak kurarlarsa kursunlar, ne yaparlarsa yapsınlar çetelere tekrar can suyu veremeyecekler. Kastamonu'da Ilgaz'da konvoyumuza saldırdılar. Bir polisimizi şehit ettiler. Benim otobüsümde olan koruma polisi ağır yaraladılar. Ve rabbim onu da bize bağışladı, başarılı ameliyattan sonra iyi durumda" dedi.
**SİGORTA HASTANELERİNDE ANAMIZI AĞLATTILAR**
"Emeklinin intibak sorunun çözececeğiz" diyenlere inanmamalarını da isteyen Başbakan Erdoğan, 8,5 yılda Çankırı'ya yaptıkları hizmetleri anlattı, derslikler yaptıklarını, kitapları ücretsiz verdiklerini anlattı. MHP'nin üniversitelli öğrencilere 45 lira verdiklerini belirten Erdoğan, "Biz 240 lira veriyoruz. Aramızdaki fark bu. Bu MHP hangi yüzle Çankırı'ya gelip oy istiyor" dedi. Erdoğan, Çankırı'ya bir yataklı, 3 yataklı yurt yaptıklarını da belirtirken, "Öğrencilere müjdem var. Okullarda kara tahtayı kaldırıp, akıllı tahta uygulaması başlatıyoruz. Sizlere birer tane elektronik kitap vereceğiz. Bunları da ücretsiz vereceğiz. Fakir zengin ayrımı yapmaksızın bütün öğrencilere vereceğiz. Bütün müfredat bunun içinde mevcut. İster bununla gitsin, ister kitaplarını yanına alsın, kendisi bilir. Benim Çankırılım sağlıkta istediği hastaneye gidip, istediği eczaneden ilacı alıyor mu? Ben SSK'lıydım 90'lı yıllarda. Kılıçdaroğlu SSK'nın genel müdürüydü. Sigorta hastanelerinde ne çile çektirdiler, anamızı ağlattılar. Gidersin hastaneye, gel muayeneye. Ver parayı muayene olur, reçeteyi al, hastanede ilacın yarısı yok. Şimdi böyle bir şey var mı? Bizden önce Bahçeli'nin iktidarında Sağlık Bakanı da ondaydı. Genelgemiz var, bir hastayı kapıdan çevirdiğiniz anda kendinizi kapıda bulursunuz" dedi. Erdoğan, evlenecek gençlere de destek vereceklerini söyledi.
Başbakan Erdoğan, kale'nin içeriden fethedileceğini belirtirken, oy pusulasının birinci sırasındaki ampülün altına oy vermelerini istedi. 12 Haziran'da Ak Parti ile patlatmaya var mıyız? diye konuştu.
**KÜÇÜK SATI BAŞBAKANDAN BİLGİSAYAR İSTEDİ**
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Çankırı mitinginin ardından Belediyeye çıkarak Belediye Başkanı İrfan Dinç ve partililerle görüştü.
Beraberinde Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek ve kızı Sümeyye Erdoğan’la birlikte Belediyeye geçen Başbakan Erdoğan Belediye Başkanı İrfan Dinç, eşi Zeynep Dinç çocukları Fatih ve Enes Dinç tarafından karşılandı. Çankırı Ak Parti Milletvekilleri Nurettin Akman ve Suat Kınıklıoğlu’nun yanı sıra Ak Parti İl Başkanı Salim Çivitçioğlu ile Milletvekili Adayları İdris Şahin ve Hüseyin Filiz ile çok sayıda partilinin de katıldığı ziyarette Başkanlık Makamında bir süre dinlenen Başbakan Erdoğan daha sonra Başkanlık makamına oturarak belediyenin özel defterini imzaladı.
**KÜÇÜK SATI BİLGİSAYAR İSTEDİ**
Başbakan Erdoğan Çankırı Belediyesi’nden ayrılırken İsmet İnönü İlköğretim Okulu 5. sınıf öğrencisi Satı Danacı, uzun süredir beklediği Başbakan’la görüşmeyi başardı ve kendisinden bilgisayar istedi. Başbakan Erdoğan’da bir süre sohbet ettiği küçük Satı’ya kartını verdikten sonra “Karneni aldığında Belediye Başkanı İrfan Dinç’e getireceksin, karnen iyiyse sana bir tane laptop verecek” dedi.
DHA